Tweet

Asya YAŞARİKİZ

İzmir’de 2022 yılında karnından vurularak ölen iki çocuk annesi Özlem Eryakşi davasında sanık Cemal Kusuvoğlu’na verilen indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, şüpheli kadın ölümlerine ışık tutacak.

Türkiye’de mart ayında 48 kadın öldürüldü. Bunlardan 30’u şüpheli kadın ölümü olarak kayıtlara geçti. Geçtiğimiz gün İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi’nde gerçekleşen Özlem Eryakşi davasının duruşmasında şüpheli kadın ölümlerine emsal olacak bir karar alındı. Mahkeme heyeti sanığa oy çokluğuyla “kadına karşı kasten öldürme” suçundan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.

Konak ilçesinde 25 Kasım 2022’de Atilla Mahallesi 465 Sokaktaki evinde Özlem Eryakşi (37), birlikte yaşadığı erkek arkadaşı Cemal Kusuvoğlu’nun ruhsatsız tabancasıyla vurularak yaralanmış, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı.

“ÇOK ÖNEMLİ BİR KARAR”

Tutuklanan sanık Kusuvoğlu hakkında 5. Ağır Ceza Mahkemesi, haksız tahrik indirimi uygulayarak sanığa 26 yıl hapis cezası vermişti. Geçtiğimiz gün İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi’nde gerçekleşen duruşmada ise mahkeme heyeti Eryakşi’nin ‘şakalaşırken’ öldüğünü iddia eden sanığa oy çokluğuyla “kadına karşı kasten öldürme” suçundan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.

Davanın avukatı Nevraz Sığın ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları kararı gazetemize değerlendirerek kararın şüpheli kadın ölümlerinde emsal bir karar olduğuna dikkat çekti.

Avukat Sığın, kararın çok önemli olduğunu söyleyerek “Bu dosya bize ilk etapta beraatle sonuçlanacağını gösteriyordu. Ama istinaf mahkemesi önceden verilen kararın gerekçelerine inanmadığı için dosyayı ilk derece mahkemesi gibi ele aldı. Sonuçta da haksız tahrik indirimini kaldırıp çok güzel bir şekilde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmetti” dedi.

Kararın gelecek davalar için emsal niteliğinde olduğunun altını çizen Sığın şöyle konuştu; “Şüpheli kadın ölümlerinin hepsinde söylediğimiz gibi, sanıklar ‘Ben yapmadım, kendi kendini vurdu, kendisini balkondan attı’ gibi savunmalara sığınıp ‘şüpheden sanık yararlanır’ ilkesi uyarınca beraat alma yoluna gidiyorlar. Çünkü o an kapalı bir kutu. O odada, evde neler yaşandığını bilmiyoruz.”

MAHKEME DELİLLERİ TOPLADI

Sığın, hakimin vicdani kanaat oluşturmasının çok önemli olduğuna dikkat çekerek “Sanığın cezalandırılma yoluna gitmesi çok kıymetli. Bu karar bizi gelecek için umutlandırdı. Yerel mahkeme sanığın Özlem’i öldürdüğünü ancak aralarında bir şekilde haksız tahrik indirimine konu olabilecek bir eylem yaşandığını tespit etti ve haksız tahrik indirimi uyguladı. İstinafta mahkeme çok iyi çalışarak delilleri topladı ve bu eylemi Cemal’in yaptığını kanaat getirdi. Haksız tahrik indirimi uygulamadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Sanıklar artık anlamalıdır ki; cinayetler artık şüphede kalmayacak. Bu emsal bir karardır” diye konuştu.

“KARAR ŞÜPHELİ ÖLÜMLERDE KULLANILMALI”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları da, şüpheli kadın ölümlerinde bu kararın uygulanmasının çok önemli olduğunu söyledi. Osmanoğulları, “Bu ülkede her ne hikmetse kadınlar hep şakalaşırken ölüyor ya da kendilerini yüksekten aşağı atıyor, hepsinin psikolojisi bozuk, hepsi intihar ediyor. Artık bu ülkede kadın katilleri ‘intihar etti’, ‘yanlışlıkla düştü’ diyemeyecek. Bu karar emsaldir. Tüm şüpheli kadın ölümlerinde uygulanmalıdır” diye konuştu.

(Yeni Asır, 11.04.2025)