Tweet

Evet, evet…

Aynen öyle…

Söz konusu düzenleme 13 Eylül günü pek çok gazetede yer buldu… Bazıları “Silah ruhsatı yönetmeliği değişti” başlığıyla haber yaparken pek çok yerel ve ulusal başında ise “SİLAH RUHTASINDA ‘KADINA ŞİDDET’ DÜZENLEMESİ”, “KADINA ŞİDDET UYGULAYANIN RUHSATI İPTAL” gibi başlıklarla yer buldu söz konusu düzenleme… Bu haberlerde; “kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin engellenmesi için yeni bir adım atıldı”ğı da iddia edilirken kadına şiddet nedeniyle hakkında tedbir karan alman kişinin ruhsatına el konulacağı, silahın emanete alınacağı duyuruldu…

Düzenlemeyle ilgili haberler; bu kapsamda bir iki paragrafla geçiştirilmişti…

Bu kısacık haberler bizim de ilgimizi çekti…

Gerçekten söz konusu düzenleme “kadına şiddet düzenlemesi” miydi? Artan kadına şiddet ve kadın cinayetlerinin engellenmesi, önlenmesi mi amaçlanıyordu da, bu amaçla ciddi bir çalışma mı yapılmıştı? Kısacası; silah ruhsatına “kadına şiddet” ayarı mı yapılmıştı?

Ki yapılmışsa; çok, ama çok önemliydi…

Sırf kadına şiddet değil, tüm bireylere şiddetin, her gün masum pek çok yurttaşımızın yaşam hakkını elinden alan maganda şiddetinin önlenmesini amaçlayan, bireysel silahlanmaya karşı olan bir vakıf olarak söz konusu düzenleme bizi de yakından ilgilendiriyordu…

Bu amaçla;  4503 sayılı kararla Resmi Gazete’de 10 Eylül tarihinde yayımlanarak yürürlüğe sokulan düzenlemeye bir göz attık…

Evet; “Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik“te değişikliğe gidilmişti. Ve Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren bu yönetmeliğe göre, Cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve kuruluşların en üst yöneticileri de artık silah ruhsatı alabilecek. Ayrıca; Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Başkanı, üyeleri ve bu görevde bulunmuş olan kişiler ile büyükşehir belediyesi genel sekreteri, il özel idaresi genel sekreteri ve yine bu görevde bulunmuş olanlar da silah taşıyabilecek. Yönetmelikte, demirbaş tabanca verilmesine ilişkin olan bölümde yer alan “subay”, “astsubay” ve “uzman jandarma çavuşlar” ibaresine, “uzman erbaş” da eklendi.

İnsan bu cümleyi okurken hemen aklına pek çok uzman subay vs.’nin kadın cinayeti ya da boşanma aşamasında beylik silahıyla yaptığı katliam geliyor ki; haberler, olaylar incelendiğinde bu çok iyi görülecektir…

Neyse… Biz gelelim yine düzenlemeye…

Ki; Adalet Bakanlığı’nın da bu düzenlemeyi “CTE PERSONELİNE SİLAH TAŞIMA HAKKI VERİLDİ” muştusuyla 11 Eylül 2021 günü bünyesinde duyurduğuna tanık oluyoruz:

“Adalet Bakanlığı bünyesinde çalışan Ceza İnfaz Kurumu ve Denetimli Serbestlik Müdürlüklerindeki bazı kadroda görevli personele Resmi Gazetede yayınlanan yönetmelik değişikliği ile silah taşıma hakkı verildi.

Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik Kapsamında Yapılan Değişiklik bugün Resmi Gazete’de yayınlandı.

Ceza Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personeli tarafından Danıştay’a açılan davanın kararı nedeniyle silah taşıma ruhsatı alamayan ceza infaz kurumu başkontrolörleri ve kontrolörleri, ceza infaz kurumu birinci ve ikinci müdürleri, idare memuru, denetimli serbestlik müdür ve müdür yardımcıları, infaz ve koruma başmemuru ile infaz ve koruma memurları silah taşıma ruhsatı alma imkanına idare memuru da dahil olmak üzere yapılan yönetmelik düzenlemesi ile tekrardan hak kazandı. Ayrıca aynı yönetmelik kapsamında, emekli olduktan sonra hiçbir personelin silah taşıma ruhsatı hakkı bulunmazken yapılan bu düzenlemeyle çalışırken silah ruhsatı alma hakkına sahip olan personelin, emeklilik sonrası da silah taşıma ruhsatı verilebilecek unvanlar arasına alındı.”

Daha hangi mesleklerde silahlanmaya izin verildiğini, silah taşımanın kolaylaştırıldığını merak ediyorsanız lüften yönetmeliği inceleyin… İnanın söz konusu düzenlemeyi incelediğinizde; “Ateşli Silahlar Yönetmeliği”nde yapılan değişikle silah ruhsatı kapsamının genişletildiğine tanık oluyorsunuz…

“SİLAHLA İLGİLİ SUÇLARI ARTIRABİLECEK BİR DÜZENLEME”

Yürürlüğe giren düzenlemeyi inceleyen ve irdeleyen Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan, “Ateşli Silahlar Yönetmeliği”nde yapılan değişiklikle silah ruhsatı kapsamının genişletilmesinin bireysel silahlanma açısından tehlike oluşturduğunu vurguladı…

Eskiden 57’ye yakın silah taşıma ruhsatı olan meslek grubu bulunduğunu belirten Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan, yapılan değişiklikle silah taşıma ruhsatı öncelikli meslek gruplarının genişletildiğine dikkat çekerek “Eskiden 57’ye yakın silah taşıma ruhsatı olan meslek grubu vardı, bu daha da günümüze uyarlanmış ve genişletilmiş. Gümrük muhafaza, infaz koruma memurları, cumhurbaşkanlığı çalışanları gibi tartışma konusu olan alanlar vardı, onlar da kapsama dahil edilmiş” diyor.

Akcan’a göre yapılan değişiklikte en önemli noktalardan biri, ateşli silahla işlenen suçlardan mahkum olanların infazın üzerinden 5 yıl geçtikten sonra ruhsat başvurusu yapabilecek olması. Ki Akcan; “5 yıl sonra bu kişilerin tekrar ruhsat alabilecek olmasının özellikle sakıncalı” olduğunu vurguluyor.

Sonuç olarak; Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Akcan’a göre; yapılan değişiklikler olumlu olmaktan uzak ve bireysel silahlanma açısından tehlike oluşturuyor: “Silah ruhsatının kapsamı daha da genişletilmiş ve kolaylaştırılmış. Keşke Türkiye’de polis ve jandarma dışında kimsede silah olmasa. Taşıma ruhsatını arttırdığınızda maalesef silahla ilgili suçlarda artış oluyor…”

Akcan, bireysel silahlanmanın önüne geçecek bir düzenleme yapılmasının önemine vurgu yapıyor ve buna ilişkin tedbirler alınması gerektiğini ifade ediyor. Yüzde 85’i ruhsatsız 25 milyon silahın bulunduğu Türkiye’de şiddet vakalarının son 4 yılda yüzde 69 arttığına dikkat çeken Akcan; yeni yönetmelik için “Cinayet, yaralama, gasp gibi olaylarda caydırıcı olan hiçbir madde yok. Bunu da vurgulamakta fayda var” diyor…

İyi haftalar

Umut Vakfı