Depresyonun bir akıl hastalığı değil, beyin hastalığı olduğunu belirten Psikiyatrist Dr. Tanju Sürmeli, “Uzun vadeli çalışmaların gösterdiği, antidepresanla tedavi edilen ağır depresyonu olan insanların sadece yüzde 15’i tekrarlamadan iyileşme yaşıyor ve uzun zaman iyi kalıyor. Geri kalan yüzde 85’inde tekrarlamalar başlıyor ve depresyonları kronikleşiyor” dedi.
Türkiye Psikiyatri Derneğine göre ülkemizin 15-55 yaş arasındaki nüfusunda da en yaygın hastalıklar içinde depresyon ve anksiyete bozuklukları ilk beşte yer alıyor. Uluslararası Pazarlama Servisi (IMS) verilerine göre, Türkiye’de antidepresan tüketimi 2003 yılında 14 bin 238 milyon kutu iken 2008 yılında 31 bin 302 milyon kutu ile yüzde 120 oranında arttı. 2014 yılında antidepresan kullanan kişi sayısı 8 bin 179 milyona ulaştı. Ruh sağlığı ile ilgili kullanılan bu ilaçlarda Türkiye’nin önemli ölçüde yurtdışına bağımlı olduğu da dikkat çekici bir diğer nokta.
Psikiyatrist Dr. Tanju Sürmeli depresyonun bir akıl hastalığı değil, beyin hastalığı olduğunu, kadınlarda erkeklerden iki kat fazla görülen depresyon tedavisi için giderek daha fazla ilaç kullanıldığını söyledi. Dr. Sürmeli antidepresan kullanan hastaların ancak yüzde 15’inde tekrarı olmadan iyileşme görüldüğünü, yüzde 85’inde ilaç kullanılmasına rağmen hastalığın kronikleşerek tekrarladığını ifade etti.
Dr. Tanju Sürmeli, “Dünya Sağlık Örgütü tahminlerine göre depresyon 2020’de hayat kalitesini bozan ve yeti yitimi oluşturan hastalıklar arasında birinci sırayı alacak. Yaşanan savaş, şiddet, yoksulluk, işsizlik, kayıplar, işyerlerinde sorunlar teşhisi arttıran önemli faktörler olarak görünüyor. Türkiye’de SGK ilaç geri ödemelerini teşhis olmadan yapmadığı için hekimler, belirti düzeyinde olanlar için bile tanı yazmak durumunda. Nörolaglar ve aile hekimleri uyum bozukluğu, takıntılı hastalıklarda, romatizmal hastalıklarda, baş ağrılarında antidepresanları tercih edebiliyor. Bu ilaçların son derece yaygın kullanım alanı var ve bu açıdan da fazladan yazılıyor. Getirdiği ekonomik yük bir yana bu ilaçların ciddi yan etkileri de var” şeklinde konuştu.
Depresyon ilaçları uzun vadeli iyileşme sağlıyor mu?
“Uzun vadeli çalışmaların gösterdiği, antidepresanla tedavi edilen ağır depresyonu olan insanların sadece yüzde 15’i tekrarlamadan iyileşme yaşıyor ve uzun zaman iyi kalıyor. Geri kalan yüzde 85’inde tekrarlamalar başlıyor ve depresyonları kronikleşiyor” diyen Dr. Tanju Sürmeli sözlerini şöyle sürdürdü:
“Psikiyatride kanıtlanmış ilaç tedavilerinin meta analiz çalışmalarının hafif ve orta derece depresyonda istatistiksel olarak plasebodan farklı olmadığı ortaya çıkmıştır. Buna rağmen çok yaygın olarak kullanılmakta ve sigortalar ödemektedir. Amerikan Hükümetinin yaptığı antidepresanların etkinliğini ölçen STAR*D çalışmasının sonuçlarına göre kliniklerde görülen hastalarda kullanılan antidepresanların minimum derecede etkili olduğu ortaya çıktı. Psychiatric Times da çıkan yayında New Directions in Psychiatry (Psikiyatri de Yeni Yöntemler) psikiyatrik ilaçların etkili olmadığı tekrar ele alınmıştır.”
“Antidepresan kullanımı çocuklarda da artıyor”
0-6 yaş grubunda 2012’de 10 bin 406, 2013’te 10 bin 636 çocuğun antidepresan kullandığınına dikkat çeken Dr. Tanju Sürmeli, “Amerikan Hükümetinin yaptığı PATS (okul öncesi Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu) tedavisi çalışmasında 0-6 yaş grubunda 6 yıl sonraki takipte kullanılan ilaçların şikayetleri azaltmadığını tespit ettiler ve yayınladılar. En çok kullanılan ilaçlar amfetamin türü ve antidepresan ilaçlardı” şeklinde konuştu.
Sadece depresyon değil, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu tedavisinde de ilaç kullanımının 6 yaş üstünde arttığının altını çizen Dr. Tanju Sürmeli, Amerikan National Economic Bureau (Ulusal Ekonomik Büro) Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tedavisinde orta ve uzun vadede amfetamin türü ilaçların etkisinin olmadığından ve ciddi yan etkilerinden bahsedildiğini de sözlerine ekledi. Dr. Sürmeli çocuklardaki yan etkileri ise söyle sıraladı: Çocuklarda nadir de olsa ani ölüm, kalp büyümesi, uykusuzluk, boy atmada gerilik, iştah azalması, kilo kaybı, agresyon, psikoz gibi yan etkiler olabiliyor. Depresyon ilaçlarının yan etkisine bakarsak mide bulantısı, kilo alma, uyku hali, uykusuzluk, isal ve cinsel problemler. Ayrıca bu ilaçlar 24 yaş ve gençlerde intihar riskini arttırabiliyor.
“Depresyonda ilaç yerine uygun hastalarda kullanılabilecek yöntemler var”
Hafif derece depresyonda haftada üç gün spor, koşma ve hızlı yürüme gibi egzersiz yapmanın genel durumunu iyi hissetme, uykunun düzelmesi ile depresyonda ilaç kadar etkili bulunmuş. Depresyon tedavisinde Kognitif terapi ilaçlar kadar etkili. İlaçsız tedavi yöntemlerinden Neurofeedback de depresyon da etkili.
(İhlas Haber Ajansı.com, 31.12.2016)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN