Üsküdar Üniversitesi her yıl Psikoloji Günleri Konferansı düzenliyor…
Bu yıl ki, yani 6. Psikoloji Günleri’nin teması “Dijital Dünyada İnsan ve İnsanlık”tı…
İki gün süren konferans boyunca konuşmacılar, dijitalleşme ve insanlığı her çok yönüyle ele alıp, irdeledi…
Konuşmalardan en ilginçlerinden biri de Üniversite’nin Kurucu Rektörü Prof. Nevzat Tarhan’a aitti…
Tarhan hoca, “Dijital Narsisizm” başlıklı konuşmasında; 2019 yılında Davos’ta dünyayı bekleyen üç büyük tehlikenin iklim değişikliği, küresel eşitsizlik ve yalnızlık olarak gündeme alındığına dikkat çekti…
Narsisizm insan yaşamının en büyük sorunlarından biri ki; son yıllarda da gördüğümüz gibi, küresel narsisizmin artması insanı yalnızlaştırıyor…
Prof. Tarhan’a göre; günümüzde insanın yalnızlaşmasında dijitalleşmenin de çok önemli bir etkisi bulunuyor…
Modernizmin insanın yaşam felsefesini değiştirdiğinin altını çizen hoca, “Yaşam amacı olarak insanın kendini aşan idealler yerine hedonizm, yani hazcılığı seçmesi modernizmin küresel öğretisi haline geldi. İnsanoğlu sadece bedenini tatmin etmesi gelişmemişlik seviyesini gösterir. Gelişmişlik seviyesi yüksek olan insan zihinsel tatminleri önemser. Sanat, müzik, felsefe, din gibi yüksek değerlerle hakikat aramaya çalışır. Modernizim, insanı soyut değerler yerine somut değerlerle tatmine götürdü. Sonuçlarını da yaşayacağız ve yaşamaya başladık” diyor…
Hazcılığı seçen kişilerde ikinci aşama olarak narsisizm, üçüncü aşamada da sosyal sorumluluklarından kaçınmaya ve yabancılaşmaya neden olan yalnızlığın ortaya çıktığını belirten Üsküdar Üniversitesi Rektörü’ne göre, dördüncü aşamada da mutsuzluk, depresyon ve kendine zarar verme gibi durumların salgın halinde yayıldığını söylüyor…
Araştırmalara göre genç yaşlarda narsist üzelliklerin daha yoğun olduğunu ifade eden Prof. Nevzat Tarhan, çocuk ve gençlere özgüven eğitimi vermeye çalışırken özgürlüğün sınırsızlık ve sorumsuzluk olarak algılanmasının insanlıkta küresel olarak benmerkezileşme ve narsistik kişilik özelliklerini ön plana çıkarttığını sözlerine ekliyor…
Sonuç mu?
“Sınır ve sorumluluk öğretmeyen, serbest bırakan, çocuk ne kadar özgürse o kadar yeteneği ortaya çıkar diyen ve denetimi kısıtlayan ‘açık sınıf politikaları’ bireyselleşme adı altında bencilleşmenin yaygınlaşmasını” beraberinde getiriyor ve bu da Tarhan hocaya göre “narsisizm salgınına” sebep oluyor…
Nevzat Tarhan, bu noktada; “Çocuklar özgür olsun derken sorumsuz olmaya başladılar. Bu politikalar sosyal hayata zarar vermeye başladı” açıklamasında bulunuyor…
Sanırız günümüzde bu pek çoğumuzun sorunu ki…
Narsist biriyle konuşurken şaka yapılmamasını öneren Prof. Tarhan, konuşmasında narsist kişilerle karşılaşanlara ise şu önerilerde bulunuyor:
“Eleştirel düşünün, kendi amacınızı bilin. Hemen karar vermeyin. Narsistler kendi egolarından daha büyük bir şeyin olmadığı bir dünyada yaşamak zorundalar. Narisisti çok överseniz egosu şişer. Gerekçeleriyle övün, yanlışlarını da gerekçeleriyle anlatın. Kendi sınırlarınızı korumazsanız narsist size hükmeder. Alan kazanmada çok ustadırlar. Söze göre değil, davranışa göre hareket edin. Empatiyi anlayamazlar ama onları kendi çıkarları ile yüzleştirip, empatik davranmalarını sağlayabilirsiniz. Öfkeli narsiste saldırgan davranırsanız birden mazlum olabilmek konusunda inanılmaz bir potansiyel gösterirler. Kendi sınırlarınızı belirleyin. İşler sarpa sarınca mutsuzlaşır ve hemen yakalarını kurtarmaya çalışırlar. Narsist beklediği övgü ödülünü zor bir şey başardığı zaman almalıdır. Eleştiri, narsist bir kişi için kolayca kötüye kullanılabilecek silaha dönüşebilir…”
İyi haftalar
Umut Vakfı
YORUMLAR(2)
SİZ DE YORUM YAZIN