San Francisco’daki California Üniversitesi’nde epidemiyoloji uzmanı Andrew Anglemyer ve bir grup arkadaşının yaptıkları araştırma, “evde silah bulundurmanın intihar riskini üç, cinayet riskini ise iki kat arttırdığı”nı bir kez daha ortaya koydu.
San Francisco’daki California Üniversitesi’nde epidemiyoloji uzmanı Andrew Anglemyer ve bir grup arkadaşının yaptıkları araştırma, “evde silah bulundurmanın intihar riskini üç, cinayet riskini ise iki kat arttırdığı”nı bir kez daha ortaya koydu.
Silaha erişimin en kolay olduğu ülkelerden olan ve yaşanan okul katliamlarıyla bilinen Amerika’da Anglemyer ve arkadaşları “silah mülkiyeti ile şiddet sonucu meydana gelen ölümler arasındaki ilişkiyi saptamak” amacıyla bir araştırma yaptı. Araştırmada, “silah erişimi olan ve olmayan kişiler arasında intihar etme riskini ele alan” 14 araştırma ile “silah erişimi ve cinayete kurban gitme riskini irdeleyen” beş araştırma analiz edildi. Hazırlanan raporda, 1988 ve 2005 yılları arasında yayımlanmış söz konusu araştırmalardan biri hariç tümünde, ateşli silahlara erişimin, kişilerin intihar veya cinayetten ölme risklerini arttırdığı sonucunun ortaya çıktığı belirtildi.
Araştırmacıların 20 Ocak 2014 Pazartesi günü yayımladıkları raporda, nüfusun üçte birinden fazlasının ateşli silahlara sahip bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri’nin dünyada silah mülkiyetinin en yaygın ülke olduğu belirtilerek “İç hastalıkları kayıtlarında intihar ve cinayetlerin çoğunluğunun ateşli silahlarla işlendiği” vurgulandı.
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin (CDC) verilerine göre, ABD’de intihar olayları ölüm nedenleri arasında 10. sırada geliyor. Araştırmacılara göre, her yıl her 100 bin kişiden yaklaşık 12’si intihar ediyor. Ancak incelenen 14 araştırmada, insanların silaha erişmeleri halinde intihar etme olasılıklarının 1.5 ile 10 kat arttığı ortaya çıkıyor.
Cinayet olaylarının incelendiği araştırmalarda, insanların silaha erişmeleri halinde kendilerin öldürme ihtimallerinin iki ile üç kat daha fazla olduğunun tespit edildiği belirtiliyor
İç hastalıkları kayıtları baz alınarak yapılan değerlendirme sonucu yayımlanmış raporda, “Amerika Birleşik Devletleri’nde ateşli silahlar nedeniyle yılda yaklaşık 31 bin kişinin öldüğü” kaydediliyor. Şiddet Olayları Sonucu Ölüm Bildirimi Sistemi’nden alınan ve 16 eyaleti kapsayan veriler, 2009 yılında intihar olaylarının yüzde 51.8’inin ve cinayetlerin yüzde 66.5’inin ateşli silahlarla gerçekleştirildiği ortaya çıkarıyor.
Araştırmacı Anglemyer ve meslektaşları, analiz ettikleri araştırmalarda, “intihar ve cinayet oranlarının silah mülkiyetinin yaygın olduğu alanlarda daha yüksek olabileceğini, çünkü bu suçları işleyenlerin silaha kısa sürede ve kolaylıkla erişebildiklerinin” ileri sürüldüğünü de özellikle belirtiyorlar.
Philadelphia’daki Pennsylvani Health System Üniversitesi’nde Travmatoloji Bölümü öğretim üyesi Brian Smith ve Penn’de Ateşli Silahlar ve Yaralanmalar Merkezi’nde müdür olan Rose Cheney de, bu konudaki yazılarında, kısa süreli sinirlenme, öfke ve depresyon anlarında bile ateşli silahların kullanılabildiğine ve ölümlere neden olunduğuna dikkat çekerek “Silahların boş olarak (mermi olmadan) ve ev dışında tutulmasının cinayet ve intihar riskini en aza indireceğini” vurguladı.
Harvard Kamu Sağlığı Okulu’ndan David Hemenway ise bu konudaki makalesinde, “Ateşli silahlara ulaşmak yalnızca evde yaşayanların hayatını tehlikeye atmıyor, aynı zamanda topluma faturası ağır oluyor” diyor.
Amerika silahların yüzde 50’sine sahip
BM Suç ve Uyuşturucu ile Mücadele Bürosu’na göre ABD’deki silahlı cinayetler Fransa ve Avustralya’dakinin 30 katı ve diğer gelişmiş ülkelerin ortalamasından 12 daha yüksek. İngiltere ve Galler’de ise yılda yaklaşık 50 silahlı cinayet işleniyor. Bu 100 bin kişi için ABD’deki oranın yüzde 3’ü…
İngiltere’deki gençlerin Amerika’daki kültürel etkilere maruzlar kaldıklarına dikkat çeken Newsweek dergisinin editörü Ferit Zekeriya, “Yine de silahlı cinayetlerin oranı bizimkinin küçük bir parçası. Japonlar bilgisayar oyunları dünyasında en ilerideler. Yine de silahlı cinayet sıfıra yakın. Neden? İngiltere’de katı silah kanunları var. Japonya sanayileşmiş dünyada belki de en sıkı silah yönetmeliğine sahip” yorumunu yapıyor. Ferit Zekeriya’ya göre, aslında sorun karmaşık değil ve çözüm tüm çıplaklığıyla ortada:
“İnsanlar Newtown Cennecticut’taki gibi olaylardan bahsederken üç tip sebebe dikkat çekiyorlar. İlki katilin psikolojisi, ikincisi popüler kültürdeki şiddet ortamı ve üçüncüsü de silahlara erişimin kolay olması…
Sosyal bilimlerdeki veriler nadiren bu kadar nettir. ABD’de diğer ülkelerdekinden daha fazla silahlı şiddet olayı olduğunu, çünkü silah satışı ve bulundurma konusunda diğer ülkelere nazaran çok daha müsamahakar kanunlarımız olduğu izlenimini güçlü biçimde uyandırıyorlar. Dünyadaki nüfusun yüzde 5’ini oluşturan Amerika silahların yüzde 50’sine sahip.
Kanunları sıkılaştırmanın silahlı şiddeti azalttığı yönünde açık kanıtlar var. Avustralya’da 1996’da tüm otomatik ve yarı-otomatik silahların gerçek anlamda yasaklanmasıyla sonraki 10 sene içinde silaha bağlı cinayetlerde yüzde 59’luk düşüş oldu. Tabii bu bizim 1994’te yürürlüğü soktuğumuz ve 600’den fazla istisna içeren yasaktan farklıydı. Silahlı intiharlarda ise yüzde 65’lik bir düşüş oldu. Yılda yaklaşık 20 bin Amerikalı silahla intihar ediyor ve bu diğerine nazaran çok daha barışa ulaştıran bir yöntem.”
Yaşamda her zaman kötü ve dengesiz insanların olabileceğini belirten Zekeriya’ya göre, Newtown katliamına sebep olan sorunlar karmaşık değil, çözümler de. Silah lobisine karşı Amerika’nın yoksun olduğu tek şey “cesaret”…
Gözler Kongre’de
Evet, pek çok silahlı toplu katliamın yaşanmasıyla dikkat çeken Amerika’da, 20’si ilkokul çocuğu 26 kişinin öldüğü Newtown saldırısının hemen ardından ateşli silahlar konusunda sınırlamalardan yana olduğunu açıklayan Başkan Barack Obama, 16 Eylül 2013’te, saldırgan dahil 13 kişinin öldüğü, Washington’daki donanma binasına yapılan saldırıdan sonra silah kontrolü tartışmalarını yeniden gündeme getirmiş, bundan sonra sorumluluk alması gereken yerin Kongre olduğunu söylemişti.
Ancak Amerika’da yayınlanan Mother Jones dergisinin son araştırmasına göre, ülkedeki 43 eyalette son 1 yılda sadece 12 yaş altı 194 çocuk ateşli silahlarla öldürüldü.
Ülkede silah karşıtları, bireysel silahsızlanmayı savunanlar boş durmuyor. 2013’ün son günlerinde Beyaz Saray önünde eylem yapan bir grup silah karşıtı, “Çocuklarımız için isteğimiz bu”, “ABD Senatosu’nun ayıbı” pankartları açıp 1982 ile 2012 arasında ateşli silahlarla çoklu ölümlerde hayatını kaybedenlerin isimlerini yerde sergiledi.
Connecticut eyaletinde bir federal yargıç, otomatik silahlarla ilgili yasağı onayladı. Wall Street Journal’de 30 Ocak 2014 günü yayımlanan habere göre, ABD Bölge Yargıcı Alfred V. Covello 1993 yasası kapsamında silah tanımını genişletti. Covello, yarı otomatik silahlarla ilgili yasağın Anayasa’ya uygun olduğunu belirtti.
Bireysel silahlanmanın önlenmesi konusunda Başkan Obama topu Kongre’ye atarken silah lobisinin çalışmalarına karşın Kongre’nin ne yapacağı merakla bekleniyor.
Dünyada savaşlar nedeniyle 1 yılda 300 bin kişi ölürken barışın hakim olduğu bölgelerde bireysel silahlanma nedeniyle 1 yılda 200 bin kişinin yaşama veda ettiğini ve bireysel silahlanma sorunun çığ gibi büyüdüğünü düşünürsek Amerikan Kongresi’ne büyük iş düşüyor. Bu konuda Kongre’nin silah lobisine rağmen atacağı olumlu adım ülkedeki toplu katliamların, her yıl 10 binlerle ifade edilen cinayetlerin önüne geçilmesinde önemli rol oynayacaktır mutlaka…
Ateşli silahların fütursuzca alınıp satılabildiği pek çok ülkede de bireysel silahsızlanma konusunda örnek olacaktır böyle bir karar…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN