Tweet

Özlem ŞAHİN

Pandemi döneminde en çok da ruh sağlığı tedavisi gören hastaların olumsuz etkilendiğini dile getiren Manisa Tabip Odası Başkanı Şahut Duran, “Şuanda kontrol edilemeyen, ciddi ataklar geçiren, ağır ruhsal bozukluğu olan hastalarımız maalesef dışarıda. Hastalarımıza yer bulamıyoruz. Bu durum tedavilerine yansıyor. Dolayısıyla onlarda kendilerine ve çevrelerine zarar verme eylemi içerisine giriyorlar. Bu dönemde intihar vakalarında ve madde kullanımında artış yaşandı. Bu hastaların tedavisinin aksaması, Covid-19 kadar tehlikeli bir durum” diye konuştu.

Türkiye Psikiyatri Derneği Medya Çalışma Koordinatörü ve Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Şahut Duran, ruh sağlığı bozukluğu yaşayan hastaların, pandemi döneminde maruz kaldıkları sıkıntılara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bu dönemde hastanenin fiziki koşullarının yetersizliğinden dolayı hasta tedavilerinin çok büyük ölçüde kısıtlandığını söyleyen Duran, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu anda normal bir hizmet veremiyoruz. Günlük 700-800 olan poliklinik sayısı 100-150’ye düşmüş durumda. Sadece Manisa için değil tüm bölge hastanesi olan ruh sağlığı hastaneleri hastalarına tedavi veremiyor. Biz Manisa’ya Antalya’dan Balıkesir, Çanakkale’ye kadar 13 ile hizmet veren hastane şuanda işlevsiz durumda diyebiliriz. Buna neden olan şey de, hastanenin fiziki koşullarının yetersizliği. Bölgede başka bir alternatif yok. Şimdi geçici olarak birkaç devlet hastanesinde yatak kullanılıyor, onlar da yetersiz. Şuanda dışarıda kontrol edilemeyen, ciddi ataklar geçiren, ağır ruhsal bozukluğu olan hastalarımız var. Hastalarımıza yer bulamıyoruz, bu durum tedavilerine yansıyor. Dolayısıyla onlarda kendilerine ve çevrelerine zarar verme eylemi içerisine giriyorlar.” 

“COVİD-19 KADAR TEHLİKELİ BİR DURUM”

Ruh sağlığı bozuk olan hastaların tedavisinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle ailelerin çok zor durumda kaldığını kaydeden Psikiyatri Uzmanı Şahut Duran, “Bu hastaların tedavisinin aksaması, Covid-19 kadar tehlikeli bir durum. Aileler çaresiz, biz de çaresiziz. Bu dönemde intihar girişimlerde artış olduğunu görüyoruz. Kontrol edilemeyen bir durum söz konusu. Sadece Manisa’nın değil, bu bölgenin ortak sorunu bu durum. Bölgeden her gün sevk talebi var buraya, biz hastaları kabul edemiyoruz. Daha önceleri günde 30-40 kadar hasta alıyorduk dışarıdan şuan 3-4 hasta alabiliyoruz” dedi.

“GÖZDEN ÇIKARILAN İLK ALAN PSİKİYATRİ OLDU”

Muayene olmaya gidemeyen hastaların, uzatılan sağlık raporları sayesinde ilaçlarına devam edebildiğini belirten Duran, şunları söyledi:

“Bu pandemi aslında en fazla mevcut ruh sağlığı bozukluğu olan hastaları etkiledi. Çünkü ilk gözden çıkarılan psikiyatri bölümü oldu. Bu dönemde ilk kapatılan servis psikiyatri bölümü oldu. Ruh sağlığı uzmanları bu dönemde Covid-19 bölümüne yönlendirildi. Neyse ki hastaların raporlarının geçerlilik süresi uzatıldı. Bu da bizdeki yükü hafifletmiş durumda. Raporların uzatılması hastalarında ilaca ulaşmasını biraz rahatlattı ama bu da yeterli olmadı.”

“HASTALAR TAKİP EDİLEMEZ HALE GELDİ”

“Toplumla iç içe olan, hastaların toplumdan izole olmadığı, bizim de desteklediğimiz ruh sağlığı merkezlerinin kapatılması, hastaların takibini de etkiledi. Hastalar takip edilemez hale geldi. Hastalar bir nevi sokakta kaldı” diyen Duran, 1 Haziran’da başlayan normalleşme süreciyle birlikte eskiye göre hastalarla daha fazla irtibat halinde olabildiklerini belirtti. Duran, “Şimdi yeni yeni ruh sağlığı merkezlerindeki işler normal akışına dönmeye başladı ama bunlar yeterli değil. Ruh sağlığı bozuk hastaların ihtiyacını karşılayacak, yeterli kapasite ve sayıda hastanelerin olması şart” diye konuştu.

“İZMİR’DEKİ HASTALAR ORTADA KALDI”

“Özellikle aileler perişan durumda” diyerek ailelerin yaşadığı sıkıntılara bir kez daha değinen Duran, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kendi imkanlarıyla buraya kadar gelip hastalarını yatıracak yatak ve tedavi ettirecekleri bir hastane bulamamaları onlar için büyük bir eziyet. Türkiye’deki ruh sağlığı hastaneleri ile ilgili daha önce bir plan vardı; her şehrin içinde her hastane içinde yataklı birim kullanılmasıyla ilgili. Bu hayata geçirilemedi. Bütün bölgenin hastalarını bir merkezde toplama fikrinden vazgeçilmiş durumdaydı. İzmir’in ağır ruhsal bozukluğu olan yüzde 90 hastalarına Manisa hizmet veriyordu. Buradaki hizmet kısıtlamalarıyla birlikte İzmir’deki hastalar ortada kaldı. İzmir ve Antalya büyük sıkıntı yaşıyor.”

“BU DÖNEMDE MADDE KULLANIMI DA ARTTI”

Koronavirüs döneminde intihar girişimlerinin yanı sıra madde kullanımında da büyük bir artış yaşandığını söyleyen Duran, “Ayrıca bu dönemde madde kullanımı arttı. AMATEM’ler hizmet veremedi. Şimdi yeni yeni AMATEM’ler hizmet vermeye başladı. Önümüzdeki süreçte bu şekilde devam ederse daha büyük patlama yaşanacağını düşünüyorum” diye konuştu.

(Manisa’da Denge Gazetesi, 11.08.2020)