Gökçe DOĞU
İster ilkokul öğrencisi olun, ister üniversite sınavlarına hazırlanan bir genç, matematik hayatınızın bir döneminde mutlaka korkulu rüya olmuştur.
Çocuk yazınının çok satan üretken yazarlarından Toprak Işık, Doğan Egmont Yayıncılık’tan çıkan ilk romanı “Rüyanda Çözersin!”’de tamda böyle bir dönemden geçen on bir yaşındaki Meriç’in hikâyesini anlatıyor.
Meriç, hayal gücü kuvvetli, ancak endişeli bir çocuk. Okula, derslerine uyum sağlayamıyor; ailesinin not beklentilerini karşılayamamanın altında eziliyor. Üstelik okul stresi bu baskıdan kaçmak için kullandığı hayallerine ve rüyalarına da sızmış durumda. Rüyalarında kimi zaman Nasreddin Hoca’nın matematik sorularına cevap veremeyen kedisi olarak görüyor kendini, kimi zaman da dev bir bardağın içine hapsolmuş olarak. Onu uykularından eden bu hali, anne ve babasının da gözünden kaçmıyor ve Meriç kendini önce bir motivasyon koçunun ofisinde buluyor, sonra da annesinin psikiyatr arkadaşı Taktık Bey’in karşısında.
Bütün macera da işte bundan sonra başlıyor. Taktık Bey’in koyduğu teşhis Meriç’i korkularıyla yüzleştiriyor: ‘’ Sen de yurdumuzda çok yaygın olan, ama ilk defa bendeniz tarafından keşfedilmiş bir hastalığa yakalanmışsın.’’
HAYALLER İLE DERSLERİ BİRLEŞTİR!
‘’Adı biraz uzun: ‘Ben matematikten hiçbir şey anlamıyorum. Ondan ödüm kopuyor’ hastalığı.” Yüreklendirmeleri de ona gerekli cesareti veriyor: “Top Meriç’te. O bu işi çözer… Öyle değil mi Meriç?’’ Ve Meriç, hayalleri ile derslerini birleştirmeye karar verip matematik tarihini araştırmaya başlıyor. Artık rüyalarına matematik tarihinin ünlü isimleri olarak görüyor kendini ve araştırmalarıyla rüyaları birleşerek matematiğe olan bakışını tamamen değiştiriyor.
EZBER DEĞİL, ARAŞTIRMA…
Toprak Işık’ın büyük bir hayal gücüyle matematik ve tarihi bir araya getirerek yazdığı Rüyanda Çözersin! Her yaştan çocuğun yüreklendirildiğinde ve desteklendiğinde her zorluğu ve tabii ki dersi başarı ile yeneceğinin altını bir kez daha çiziyor.
Meriç, Taktık Bey’den aldığı destekle değişip bambaşka bir çocuk olmuyor, sadece kendi içinde hâlihazırda olan yeteneğin farkına varıyor. Ders çalışmanın yolunun kitabı önüne koyup ezberlemekten geçmek zorunda olmadığını, kendi ilgi alanları ve yöntemleriyle de, yani araştırarak ve hayal kurarak da başarıya ulaşabileceğini keşfediyor. Ve tüm bunlar, sadece bir yetişkinin ona doğru bir üslupla yaklaşması ve ona güvendiğini hissettirmesi sayesinde gerçekleşiyor. Matematiğin bir sorun değil, aslında sorunlarının çözümü olabileceğini fark ediyor Meriç; onun sayesinde rüyalarıyla barışıyor, sınıf arkadaşı Bengü ile güzel bir dostluğun temellerini atıyor, okula ve derslerine keyifle sarılıyor.
Toprak Işık’ın kaleminin olduğu kadar Rüyanda Çözersin’i resimleyen Doğan Gençsoy’un da çizimlerinin hakkını vermek gerek. Gençsoy’un dinamik tarzı ile Işık’ın kalemi bir araya geldiğinde ortaya hep çok keyifli işler çıkıyor, ancak Rüyanda Çözersin’de ortaya çıkan sonuç öncüllerinin bir gömlek üstünde olmuş kanımca. Rüyanda Çözersin’in her çiziminde ayrı bir muziplik, okuru gülümsetecek bir ayrıntı var. Özellikle Nasreddin Hoca’yı ve kendisini gördüğümüz çizimler okurun ilgisini çekecektir diye düşünüyorum.
Rüyanda Çözersin /Toprak Işık /Doğan Egmont / 184 s. /2018
(Cumhuriyet Kitap, 20.06.2019)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN