Post image
‘’ İşlerine gelince kadınsınız, gelmeyince askersiniz dediler‘’

 

Hülya ÇELİK
hlydgndmr@gmail.com

Emekli subay Figen Batak’ın ilk romanı Kadın Asker‘kadın‘ kelimesinin anlamını sorguluyor ve ‘’kadın isterse her şeyi başarabilir’’ diyor.

Emekli bir Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olan Figen Batak, gerçek olaylardan yola çıkarak kurguladığı ilk romanı Kadın Asker ile okurlarının karşısına çıktı. Kadın olmanın tüm halleri, gerçeklerini, zorluklarını anlatan bu hikayeyi asker bir kadının ağzından dinliyoruz.

Bu hikayeyi yazmaya nasıl karar verdiniz?

Pandemi döneminde hepimiz bir değişime uğradık. Ben de neler yapabilirim, gelecek nesillere, her zaman hassas olduğum kadın hakları konusuna, insan haklarına nasıl bir katkım olabilir, diye araştırırken karşıma Pınar Çelikel hocamın Yazı Atölyesi çıktı ve işte Kadın Asker’in hikayesi burada başladı. Bu sırada devre arkadaşlarımla tekrar tekrar konuşmalar yaptım, başka kadın subaylarla konuştum. Bilgi gerektiren konular için araştırmalar yaptım. Zorlu, ama zevkli bir süreçti.

 

 

Nelerle hesaplaştınız yazarken?

Elbette kurgularken gerçek olaylardan yola çıktım, ama burada bir değil bir çok kişinin yaşadıkları üç beş kahramana yüklenmiş durumda. Bazı olaylar bundan ne daha az ne de daha çok vahim, ama her şey bire bir yazılamıyor. Yıllar geçtikçe, değerli yazarları okuma ve anlama fırsatım oldukça anladım ki, her kahraman yazarından bir parça taşıyor. İnsanız ve duygulara sahibiz. Etkilenmemek ve kendinden bir parça koymamak zor. Olaylar, sebepler bire bir olmayabilir, ama hepimiz evliliğimizde, ilişkilerimizde, kök ailemizde, iş yaşantımızda, hastanede, okulda engellere, haksızlıklara, kısıtlamalara, şiddete, tacize uğramışızdır. Bu hikayeler bunların biraz askerliğe karıştırılmış hali sadece.

Sizce toplum neden bu kadar zorlanıyor kadını yalnızca bir birey olarak görmekte?

Tek cümleyle, işlerine öyle geliyor, demek istiyorum. Aslında Türk tarihine baktığımızda Orta Asya’daki başlangıçtan beri kadına önem verilmiş, ancak daha sonra savaşlar, göçler, başka kültürlerini ikmali, din istismarları, belirli bazı gurupların menfaat beklentileri gibi sebeplerle öğretilen bozulmuş, yozlaştırılmış kadın. Kadının ikinci planda olması belirli menfaat gruplarının işlerini kolaylaştırıyor. İşlerine gelince kadın olduğumuzu hatırladılar, işlerine gelince sen askersin dediler.

Biz de zaman zaman şaşırdık nasıl davranmamız gerektiğini. Kurumlar bu toplumun bireylerinden oluşuyor. Toplumun kafa yapısını değiştirmeden kurumları değiştiremezsiniz. Yalnız şunu da eklemeliyim ve hakkını teslim etmeliyim ki; Silahlı Kuvvetler ortamında erkeklerin kadına yaklaşımı toplumun geneline göre daha eşitlikçi. Ama kitapta da belirttiğim gibi çürük elmalar her yerde olabiliyor.

Okurlarınıza bu hikayeden geriye nasıl bir duygu kalsın istersiniz?

Sadece kitabı okuyan kadınların değil, erkeklerin kendilerinden birer parça bulacakları inancındayım. Yani kadınlara, bu kitabı erkeklere okutunuz, diyorum. Çünkü o kadar içimizden, o kadar gerçek ki, hepimizin bir duygusuna ya da bir yaşanmışlığına dokunacaktır, eminim. Okurlarıma, kadın erkek fark etmez, her şeyden önce insan haklarına saygılı olmanın önemli olduğu duygusunun kalmasını isterim.

KADIN ASKER
Figen Batak
Karakarga Yayınları, 2022
264 sayfa.

(Oksijen, 23-29.09.2022)

 

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN