Bir Ramazan ayını ve Şeker Bayramı’nı daha kazalar, cinayetler ve bu arada seçim sonrası koalisyon görüşmeleriyle geride bıraktık… Aile içi şiddet Ramazan ayında da dinmedi. Kadın Dernekleri Federasyonu’nun “Şiddet Durmadı” adı altında yaptığı çalışmaya göre, Ramazan ayında 17 kadın öldürüldü, 26 yaraladı. Acil Şiddet hattını 182 kadın aradı ve bunlardan 12’si sığınma evlerine gönderildi. Şiddet hattını arayanların yüzde 50’si barolara yönlendirildi. Kadınların yüzde 52.5’i fiziksel şiddet nedeniyle yardım istedi.
Umut Vakfı olarak bizim günü gününe tuttuğumuz istatistiklere göre ise Ramazan ayının her gününe bir kadın cinayeti düştü ve Şeker Bayramı’nda da cinayetler durmadı. Erkekler kâh döverek, kâh silahla vurarak, kâh bıçaklayarak kadınları öldürdüler. Başta Doğu ve Güneydoğu bölgesi olmak üzere bazı yerlerde ise erkek şiddeti kadınları, genç kızları intihara sürükledi…
Ramazan ayının başladığı 17 Haziran tarihinden itibaren üç günlük bayram da dahil toplam 31 kadın ve yakını erkek şiddetinin kurbanı oldu. 10 dolayında kadın yaralandı. Dokuz koca ise karısını çocuklarının gözleri önünde öldürdükten sonra intihar etti.
Şiddet şiddeti doğurdu
İstanbul’da cinnet geçiren bir işadamının oğlunu ve eşini öldürmesi gibi yaşanan olayları kadın cinayetlerine dahil etmedik. Ancak erkek şiddetinin sonu bu süreç içinde tersine kadın cinayetleriyle sonuçlandı. Son 10 gün içerisinde Adana’da art arda üç tersine kadın cinayeti işlendi…
9 Temmuz günü Adana Seyhan Yeşilyurt mahallesinde Çilem Karabulut, 2.5 yıl önce evlendiği ve hamile olduğu dönem de dahil kendisine şiddet uyguladığını söylediği kocasını öldürdü. Kocasının kendisini fuhuşa zorladığını anlatan genç kadının, tutuklanırken söylediği laflar ise dikkat çekiciydi: Hep kadınlar mı ölecek…
Bu olayın üzerinden tam bir hafta geçmişti ki yine Adana’da, bu kez Kozan ilçesinde Emine Yıldırım adlı kadın, sürekli şiddet gördüğü 45 yaşındaki kocası Halil Yıldırım’ı uyurken pompalı tüfekle tek el ateş ederek öldürdü…
Son tersine kadın cinayeti de yine bayramın ikinci günü Adana’da yaşandı. 23 yaşındaki ÖK., bayramda çocuklarını görmeye gelen ve boşanmak üzere olduğu 25 yaşındaki eşini tartışma sonrası bıçakla yaraladı.
İstanbul Milletvekili Dr. Sezgin Tanrıkulu kadın cinayetlerinin Ramazan boyunca da fren yapmaması üzerine bayramda da boş durmadı ve konuyu Meclis gündemine taşıdı. Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, “Türkiye’de 2013-2015 yılları arasında işlenen kadın cinayetlerinin sebepleri nelerdir, bu dönemde işlenen kadın cinayetleri dünya ortalamasının üstünde midir, hükümet Türkiye’de toplumun aile yapısını nasıl korumayı hedeflemektedir” diye sordu…
Her yıl 900 bin intihar
Ramazan ayında da ülkemizde kadın cinayetleri hız kesmeden sürerken Cenevre’de bulunan Dünya Sağlık Örgütü, dünya genelinde her 10 kişiden birinin ruh sağlığının bozuk olduğu açıklamasını yaptı. Ve bu araştırmadan çıkan sonuç; her yıl 900 bin kişi intihar ediyor…
Örgütün yayımladığı “2014 Ruh Sağlığı Atlası”na göre, az gelişmiş ülkelerde yıllık kişi başına yapılan ruh sağlığı harcaması 2 doların altında kalırken gelişmiş ülkelerde bu harcama 50 doların üzerine çıkıyor.
Bu konuyla ilgili Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Fahmy Hanna, dünya genelinde sağlık çalışanlarının sadece yüzde 1’inin ruh sağlığı hizmeti verdiğine dikkat çekti. Hanna, dünya genelinde ortalama her 10 bin kişiye, düşük ve orta gelirli ülkelerde ise 100 bin kişiye bir ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanının düştüğünü söyledi.
“2014 Ruh Sağlığı Atlası”nda her dört kişiden birinin hayatlarının belli dönemlerinde ruhsal bozukluk geçirdiği ve ruh sağlığı ciddi anlamda bozuk olan her dört kişiden üçünün ise hiçbir tedavi almadığına dikkat çekiliyor. Sonuç olarak ise “2030 yılına kadar depresyonun, getirdiği yük açısından ilk sıraya yerleşeceği ve küresel bir kriz olacağı” uyarısında bulunuluyor…
İlgililerin dikkatine…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN