Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Başkanı Phumzile Mlambo Ngcuka, 25 Kasım Uluslararası Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Gününe ilişkin bir açıklama yaptı. “Topluma tahammül edilemez ölçüde zarar veren tecavüzü durdurun” başlığıyla yayınlanan açıklamada, tecavüzün yıkıcı etkilerine karşı alınabilecek bir dizi önlem sıralanırken dünya toplumlarının tüm kesimlerine harekete geçme çağrısı yapıldı.
TECAVÜZ SONA ERSEYDİ…
Geçen hafta , BM Kadın Biriminin resmi internet sitesinden İngilizce, Rusça, Fransızca, Arapça ve Çince dillerinde yayınlanan açıklamada, Başkan Ngcuka, “Eğer tek bir dilek hakkım olsaydı, bu tecavüzün tümden sona ermesi olabilirdi. Böylelikle savaşın önemli bir silahı devreden çıkar, kız çocukları ve kadınlar her gün kamusal ve özel alanlarda risk analizi yapmazlar, şiddetli bir güç iddiası ortadan kalkar ve toplumumuzda geniş kapsamlı bir değişme meydana gelirdi” dedi.
Tecavüzün kısa süren bir eylem olmadığı, etkilerinin “beden ile hafızaya aksettiğinin” vurgulandığı açıklamada, cinsel saldırının yoğun travma, cinsel hastalıkların bulaşması, hamilelik gibi hayat boyu devam edebilecek sonuçlarının olduğu ifade edilirken, saldırıların uzun süren ezici etkilerinin, aile, arkadaşlar, partnerler ve iş arkadaşlarına da ulaştığı belirtildi.
Açıklama, şu şekilde devam etti:
“Hem savaş hem barış zamanında kadınlar, saldırıya uğrama korkusundan dolayı toplumlarını terk ediyor. Tecavüz çok yaygın olmasına rağmen, vakaların büyük çoğunluğu bildirilmiyor. Çünkü dünyanın pek çok yerinde cinsel tacize uğrayan kadınlar olayı bildirdikleri takdirde inanılmaktan çok suçlanma ihtimalleri olduğunu biliyor.
Kadınların yasa uygulayıcılar tarafından kötü bir şekilde karşılanması, aşağılanması ve bir sorun muamelesi görmeleri, hatta bazı durumlarda aileleri tarafından reddedilme ihtimali daha yüksek.
ATILMASI GEREKEN ADIMLAR
Yapılması gerekenler; tecavüzü evrensel olarak yasadışı yaparak ve tecavüzcüleri sorumlu tutarak hesapverebilirliği artırmak, Emniyet görevlilerinin bu suçları soruşturma kapasitesini artırmak, tüm zararlı kültürel pratikleri sona erdirmek ve homofobiyi yok etmek, polis güçlerindeki kadın sayısını artırmak, kurbanı suça verilen karşılıkta merkeze koymak ve olayzedenin tüm yasal yardım ile gerekli temel hizmetlere erişimini sağlamak.
Tecavüzcüler yaptıkları saldırının kadınları ne kadar derinden sarsıntıya uğrattığını ve seslerini nasıl bastırdığını biliyor. Bu tüm kadınlara ve topluma tahammül edilemeyecek ölçüde zarar veriyor. Hiçbir gelecek nesil geçmişten miras kalan tecavüz ile baş etmek için çabalamak zorunda kalmamalı. Tecavüz şimdi sona ermeli. Hepimiz bu savaşa dahil olmalıyız. Biz Cinsel Eşitlik’iz. Tecavüzü durduracağız.”
BM’nin ürkütücü verileri
• Her 3 kadın ve kız çocuğundan biri yaşamının bir noktasında, çoğunlukla bir yakını tarafından olmak üzere, fiziksel ya da cinsel saldırıya uğruyor.
• Evli veya bir ilişkisi bulunan kadınların sadece yüzde 52’si cinsel ilişkileri, doğum kontrol hapı ve sağlık sağlık hizmetleri hakkında kendi kararını verebiliyor.
• Dünya genelinde neredeyse 750 milyon kadın ve kız çocuğu 18 yaşının altında evlilik yaptı; 200 milyon kadın veya kız çocuğunun “sünnet edildiği” savunularak vücutları kesildi.
• 2017’de dünya çapında öldürülen her iki kadından birinin cinayeti aile üyeleri veya partnerleri tarafından işlendi; aynı sayı erkekler için 20’de birdi
• İnsan kaçakçılığı kurbanlarının yüzde 71’i kadın veya kız çocuğu. Bunlardan her 4’ünden 3’ü cinsel istismara uğradı.
• Erkek şiddeti, kanser ve benzeri ciddi sağlık sorunları ve trafik kazaları ile birlikte kadınlar için en ciddi ölüm sebeplerinin ilk sıralarında yer alıyor.
■ Kaynak: United Nations “International Day for the Elimination of Violence against Women 25 November”, Erişim: 24 Kasım, https://www.un.org/
(Bir Yol, 25.11.2019)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN