Mustafa SOLAK
Rennan Pekünlü kitabında, sorular sorarak din-bilim çatışması enine boyuna irdeleniyor.
Bilim çevrelerinde uzun yıllardır uzaybilim ve evrim konusundaki bilimsel makaleleriyle tanınan Prof. Dr. Rennan Pekünlü’nün Din-Bilim Çatışması, evrenin kökeni ile evrim üzerine yazılan makalelerden hareketle, bilimsel bulguların ışığında tartışan kapsamlı bir inceleme. Pekünlü, açıklanmayan doğa olaylarının “tanrısal kaynaklı” olduğu fikrini çürüten bilimsel gelişmelere Avrupalı bilim adamlarından örnekler sunuyor; evrenin evriminin, bilimin, eleştirel aklın gelişmesinin ekonomik bir temele dayandığını vurguluyor. Yazara göre yeni düşünceler, otoriter gücün alaşağı edilmesi çabasında kullanılan güçlü birer politik silaha dönüşmüştür.
Pekünlü, bilimin gelişmesinin laikliğin gelişmesiyle yakından ilgisini açık ve net bir şekilde açıklıyor. Bilimin, sanatın, edebiyatın gelişmesi, skolastik düşüncenin gerileyip laikliğin gelişmesi sayesindeydi. Eleştirel düşünce ve aklın referans alınması, sermaye sınıfının kral ve din adamları ittifakının otoritesini yıkarak “özgür emek”i yaratacaktı. Köylüler sermayenin ihtiyaçlarına uygun olarak sermayenin hizmetinde çalışan Pekünlü’nün tabiriyle “özgür emek”e dönüşüyordu. Dinin ve geleneğin yaşamın her alanı saran bağlarından kurtulan insan böylece “özgür”leşiyordu.
Batı Avrupa ortaçağ karanlığından kurtulmaya çalışırken binli yıllarda Arap uygarlığı doruk noktasına ulaşmıştı. Yazar bu noktada İslam dünyası ile Hıristiyan dünyasının bilime bakışlarının farklılaşmasının altında yatan nedenleri ortaya koyuyor. Yazar, Avrupa’da bilimin, laikliğin gelişiminin önemli etkenlerinden biri olarak özgür emeğin gelişmesine işaret ediyor.
Avrupa’da kiliseye karşı bilimin egemenliğini savunan insanların karşılaştığı sıkıntıları da özel olarak ele alıyor. Örneğin yedi yıl suren mahkûmiyeti boyunca Bruno, “sonsuz sayıdaki dünya” görüşünden vazgeçmesi için Bellarmine tarafından birçok kez uyarıları dikkate almamış ve 1600 yılında yakılmıştır. Yazara göre Bruno sanıldığı gibi, “bilim yolunda düşmüş bir şehit” değildir. Bruno, Kopernik öğretisine inandığı için değil, “Baba”, “Oğul” ve “Kutsal Ruh” şeklindeki üç ayrı simgeyi tek bir olguda toplayan Hıristiyan inanışına karşı çıkan görüşleri nedeniyle yakılmıştır.
“NASA ‘Afyon’ Dağıtıyor!”
Pekünlü, “iyi” ve “kötü” kavramlarına dair görüşlerini de belirtiyor. O’na göre bu kavramaların dinle veya mistik vicdanla bir ilgisi yoktur. “İyi” ve “kötü” kavramları zekâ düzeyi ve kazanılan bilgi düzeyine göre de değişir.
Din-Bilim Çatışması’nda anarşizmden de bahseden yazar, “Aşk ve nefretin özgürce gelişiminin önündeki engelleri; devleti, kiliseyi, sömürüyü, hâkimleri, din adamlarını, hükümeti ve sömürgenleri ortadan kaldırmak” için anarşizmden yana tavrını koyuyor. İlkesini de şu cümlesiyle belirtiyor:
“Anarşistler olarak yüreğimizi sızlatan tüm aldatmacalara, kurnazlıklara, sömürüye, yoksulluğa ve çürümüşlüğe karşı savaş ilan ettik.”
Din-Bilim Çatışması adlı kitabın, “NASA ‘Afyon’ Dağıtıyor!” başlıklı kısmında NASA’ya yöneltilen önemli eleştiriler göze çarpıyor. “Büyük Patlama’yla yaradılış gerçeğine daha da yaklaşılacağı” tezi buna örnek olarak gösterilip bu tez sorgulanıyor.
Kitabın dikkat çekici kısımlarından biri de Osmanlı’da Rasathanenin yıkılmasıyla ilgili. Şeyhülislam Kadızade Ahmet Şemsettin Efendi’nin fetvası ve Padişah III. Murat’ın emriyle Rasathane 1580 yılında Kılıç Ali Paşa’ya yıktırılıyor. Rasathanenin yıkılma gerekçesi, Takiyüddin ve Rasathane personelinin “meleklerin bacaklarını gözlediği” yolundaki söylentilerden ibaret…
Rennan Pekünlü’nün kitabında, “Din ile bilim çatışmak zorunda mıdır”, “İslam dünyasında ve Batı’da bilimin algılanışı nasıldır”, “Osmanlı’nın din anlayışı bilime yaklaşımını nasıl etkilemiştir”, “NASA komünizmi destekler mi”, “Dinin dogmaları bilimin gerçekliğine karşı durabilir mi” gibi sorularla din-bilim çatışması enine boyuna irdeleniyor.
DİN-BİLİM ÇATIŞMASI
Rennan Pekünlü
Kaynak Yayınları
2015, 300 sayfa, 24 TL.
(Radikal Kitap, 18.12.2015)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN