Dünya Ekonomik Forumu’nun 2018 Cinsiyet Eşitliği Raporu açıklandı. Türkiye kadın-erkek eşitliği konusunda 149 ülke arasında 130. sırada yer alıyor. Türkiye; Senegal, Burkuna Faso, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerinde gerisinde kaldı. Raporda, kadınların erkeklerle eşit kazanca ve iş fırsatlarına sahip olmaları için 202 yıl beklemeleri gerektiği bilgisi yer aldı.
Bu sayı geçen yıl 217 olarak açıklanmıştı. Çalışan kadın sayısının bu yıl düştüğü kaydedilirken, üretimde robotların artışı ile çocuk bakımı konusundaki eksikliklerin buna neden olduğu belirtildi. Rapora göre, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında çalışan kadın sayısında ise artış gözlendi.
Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından her yıl açıklanan Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’nun 2018 sayısı, siyaset, ekonomi ve eğitim gibi bir dizi alanda kadın haklarının durumuna ilişkin oldukça karamsar bir tablo ortaya koyuyor.
Bu hafta içinde açıklanan rapora göre, araştırmanın yapıldığı 149 ülkenin 88’inde maaş ve siyasi temsildeki eşitsizliğin giderilmesi gibi konularda ilerleme kaydedildiği ortaya çıkmış olmasına karşın cinsiyet eşitsizliğine dair genel görünüm olumsuzluğunu koruyor.
Raporda, her alanda küresel cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinin 100 yıldan uzun zaman alacağı belirtiliyor. Ve bazı belli başlı durumlarla kıyaslandığında aslında 100 yıl oldukça iyimser bir zaman tahmini olarak kalıyor.
CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİN EN VAHİM OLDUĞU BEŞ ALANIN DERLEMESİ
1-Ücret eşitsizliğinin giderilmesi için gereken süre 200 yıl
Dünya çapında ekonomik faaliyetlere katılım ve fırsat açısından eşitsizlik çok ciddi boyutlarda olsa da siyasi güç söz konusu olduğunda durum daha da fena.
Bununla birlikte siyasetteki fark çok daha hızlı bir şekilde kapanıyor.
Siyasette eşit katılıma ulaşmak için 107 yıl geçmesi gerekiyor. Ücretlerden varlıklar üzerinde mali kontrol sağlamaya kadar birçok alanı kapsayan ekonomik faaliyetlere katılımda eşitliğin sağlanması için gereken süre ise 202 yıl.
Uluslarası Çalışma Örgütü’nün kısa bir süre önce yayımladığı bir raporda, küresel çapta kadınlar ile erkekler arasındaki gelir farkının yaklaşık yüzde 20 olduğu belirtildi.
Kadınların işgücüne katılımıyla ilgili bir dizi farklı alanı inceleyen raporun bulguları arasında dünya çapında yönetim kademelerindeki kadın oranının yüzde 35’in altında olması da bulunuyor.
Cinsiyet Eşitsizliği endeksi sıralamasında en iyi durumdaki ülke İzlanda olurken, kadınların ekonomik hayata katılımı ve fırsat eşitliği konusunda ise 1 üzerinden 0.915 puan alan Laos birinci sırada yer aldı.
WEF ayrıca, ücretsiz işleri kadınların üstlenmesi olasılığının çok daha yüksek olduğunun da altını çizdi.
Raporda, “Veri alınabilen 29 ülkede, ev işleri ve karşılığında ücret alınmadan yapılan diğer işlere kadınların erkeklere kıyasla ortalama olarak iki kat daha fazla zaman harcadığı görüldü” denildi.
Araştırmada, değerlendirme kapsamındaki ülkelerde kadınların finansal servislere erişimi erkeklerinkinin yüzde 60’ı, mülk aidiyeti de yüzde 42’si olduğu ortaya çıktı.
2- Kamu kurumlarında ‘cam tavan’
Küresel Cinsiyet Raporu’nda incelenen 149 ülkenin yalnızca 17’sinin lideri kadın. Bu da yaklaşık yüzde 11’lik bir oranda denk geliyor.
Raporda, “Son 50 yıl içerisinde, 149 ülkede devlet ya da hükümet başkanı olan kadınların ortalama görev süresi yalnızca 2,2 yıl oldu” denildi.
Kabine düzeyinde ise durum biraz daha iyice. Dünya çapında kadın bakanların toplama oranı yüzde 18.
Parlamentolarda da kadın vekillerin oranı yüzde 24.
Bu alanda ortalamanın çok üzerine çıkan ülkelerden birisi olan Ruanda, yüzde 61,3 ile dünyada parlamentoda en yüksek kadın temsiline sahip ülke konumunda bulunuyor.
Bu durum, ülkenin cinsiyet eşitliği endeksinde altıncı sıraya yerleşmesine neden oldu.
3- Bazı ülkelerde eğitime erişimde sıkıntılar sürüyor
WEF’e göre, 44 ülkede kadınlarda okuma yazma bilmeme oranı yüzde 20’nin biraz üzerinde.
Bu alanda en kötü performansı, okur-yazarlık oranının yalnızca yüzde 13 olduğu Çad gösterdi.
Ancak, küresel ölçekte eğitim alanındaki cinsiyet eşitsizliği, daha önce sanılandan çok daha kısa bir sürede, 14 yıl içerisinde kapatılabilir.
Bununla birlikte, genel anlamda eğitim olanaklarına erişim konusunda ise kaygılar sürüyor. Dünya genelinde orta öğretime geçen çocukların ortalama oranı kızlarda yüzde 65, erkeklerde ise yüzde 66.
Yükseköğretim söz konusu olduğunda ise bu oran sert şekilde düşüyor. Kızların yüzde 39’u, erkeklerin ise yüzde 34’ü üniversiteye gidiyor.
Raporda, “Bu durum, hem kadınlar hem de erkekler için daha iyi insan sermayesi geliştirmek adına daha iddialı hedefler belirlenmesi gerektiğini ortaya koyuyor” denildi.
4- Sağlıklı bir denge
Rapor, küresel çapta sağlık ve hayatta kalma konusunda cinsiyet eşitsizliğinin azaldığını belirtti.
Bu endeks, beklenen yaşam süresi ve sağlık hizmetlerine erişim temel alarak hazırlanıyor.
Kuveyt, Bhutan ve Bahreyn haricinde araştırma kapsamında incelenen ülkelerin tamamında kadınlar artık erkeklerden daha uzun süre yaşıyor.
5- Eşitsizliği kapamak için tek gereken para değil
Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’nin en tepesinde İzlanda, Norveç, İsveç ve Finlandiya olmak üzere dört gelişmiş ülkeler olmasına karşın endeksin genel eğilimi beklenebileceği gibi zengin ülkelere doğru yönelmiyor.
Beşinci Nikaragua, altıncı Ruanda, sekizinci Filipinler ve 10’uncu Namibya olmak üzere ilk 10’da dört tane gelişmekte olan ülke de yer alıyor.
Dünyanın en büyük ekonomisi ABD, 51’inci sırada yer alırken, İtalya ise 70’inci sırada yer aldı.
Rusya 75, Brezilya 95, Çin 103 ve Japonya 110’uncu sırada bulunuyor.
(Hürriyet, 20.12.2018)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN