Bugün tüm yerel ve ulusal gazeteleri tarayıp, dün yaşanan silahlı olayların çetelesini tutarken haberler arka arkaya düşüyor…
. Mersin’de de sahte alkol 5 can aldı…
. Elazığ’da magandalar rastgele ateş açtı, kurşunlar iki araca isabet etti…
. Kocaeli Kardepe’de asansör kurulumu sırasında yaşanan kazada iki mülteci işçiden biri yaşamını yitirdi…
. Çanakkale’de iki oğluyla birlikte çorba içmeye giden 46 yaşındaki baba, lokantada otururken mekanın önüne gelen ve uyuşturucu bağımlısı olduğu öğrenilen 18 yaşındaki EB. Tarafından bıçaklanarak öldürüldü…
. İstanbul Esenyurt’ta Fadi El Haddah tartıştığı eşini 4 yaşındaki çocuğunun gözleri önünde bıçaklayarak katletti. Anne mezara, baba cezaevine gitti. 4 yaşındaki çocuk koruma altına alındı…
. Antalya’da damat dehşeti. Serik’te Makbule Can (64) evine gelen damadıyla tartışma yaşadı. 42 yaşındaki damat, kaynanasına 8 kurşun sıkarak öldürdü…
. CHP Giresun Milletvekili Necati Tığlı’nın hazırladığı “Kadın Cinayetleri Raporu”na göre, 2020 yılının 9 ayında 369 kadın hayatını kaybetti. Rapora göre; 2003 yılında erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 83 idi. 17 yıldaki artış ise yüzde 344.5 oldu. Kadın cinayetlerinde işlenen suçları gerçekleştirenler iyi hal uygulamalarından yararlandı…
. “Resmi nikahlı değil diye cezası indirildi”… İstanbul Esenyurt’ta 8 yaşındaki çocuğunun annesini 10 Haziran 2019’da ellerini bağlayıp, işkence ettikten sonra bıçaklayarak öldüren ve çocuğuna da, “Sakın odaya girme, annen uyuyor, rahatsız etme” diyerek kaçan Erhan Taşlı, 18 yıl hapse çarptırıldı. Sanık, resmi nikahlı olmadığı için ‘eşini kasten öldürme’ suçundan ceza almadı.
. Şüpheli ölümde silahla vuruldu… Mardin Savur’da 3 Ekim günü balkondan düşerek yaşamını yitirdiği iddia edilen Nazlı Çan’ın şüpheli ölümüyle ilgili yeni bilgiler ortaya çıktı. Düşme sonucu değil, ateşli silahla vurulduğu, vücudunda saçma parçaları çıktığı belirtildi…
Ve daha niceleri…
Hepsi birbirinden önemli konular ki; sahte içki olayı en kolay çözülebilecek, en kolay çaresi bulunabilecek sorun bize göre…
Devlet, ilgililer biraz ciddiyetle ve cesurca bu konunun üzerine gitse sahte içki ölümleri bu ülkede yaşanmaz…
“Banane”ci bir durum mu söz konusu dersiniz?
Bilemiyoruz, ama bildiğimiz bir şey var; bir süre önce bir tanıdığımız, bu nedenle babasını kaybetmiş ve “Bir daha insanlar bu tür ölümler, acılar yaşamasın” diye mahkemeye başvurmuştu suçlular cezalandırılsın, diye…
Sonuç mu?
Sonuç; içkiyi satanlar şöyle dursun, neredeyse kendisi cezalandırılıyordu…
Ve bugün gelinen aşamada; sahte alkol ölümleri adeta hortladı… İzmir ve Kırıkkale’den sonra Mersin’de de, son bir hafta içerisinde hastaneye kaldırılan 5 kişi hayatını kaybederken, 10 kişinin tedavisinin sürüyor.
Maalesef yüksek kar amacıyla ve düşük maliyeti nedeniyle etil alkol yerine metil alkol kullanılarak üretilen sahte içkinin bedeli ağır oluyor…
Sahte içkiden ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor… Bu yazıyı yazarken bile ölüm haberleri gazetelerin internet sitelerine düşüyor:
Urla Devlet Hastanesi’nde tedavi gören Orhan Korkmaz (72), İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören Suat Yeşilyurt (48) ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne tedavisi süren Ahmet Karayiğit (58), doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Böylece, İzmir’de sahte içkiden ölenlerin sayısı 18’e çıktı.
İstanbul Kartal’da da 36 yaşındaki avukat Hakkı Oğuzhan Şahinoğlu sahte içkiden zehirlenerek hastanede hayatını kaybedenlerden. Aydın Nazilli’de de önceki gün bir kişi yaşamını yitirdi.
Bugün bir gazete; “Resmen cinayet” başlığını atmış art arda yaşanan sahte içki ölümleri nedeniyle…
Ki, 6 gün içerisinde Türkiye genelinde; İstanbul’da 7, İzmir’de 18, Kırıkkale’de 7, Mersin’de 6, Aydın’da 2, Muğla’da 2, Zonguldak, Karabük ve Trabzon’da da 1’er kişi olmak üzere toplam 45 kişi sahte içki sebebiyle hayatını kaybetmiş bulunuyor… Pek çok kişi de hastanelerde tedavi görüyor…
Üst üste yaşanan bu olaylar nedeniyle yapılan operasyonlarda piyasaya sürülmek istenen tonlarca sahte içki yakalanırken Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem, “Sahte içki satanlar adam öldürmekten yargılanabilir” diyor…
Erdem, “Bu tür maddelerin üretimini bırakın, tesislerinin kurulmasından başlayarak kullanımına bağlı olarak ölümün veya yaralamanın meydana gelmesine kadar her aşamada yaptırımlar söz konusu. Eğer bir ölüm olayı meydana gelmişse, imal edenler ve piyasaya sürenler ‘olası kastla adam öldürmek’ suçundan dolayı cezalandırılıyor” diyor. Prof. Dr. Erdem, ölen kişilerin sayısı kadar ayrı ayrı ceza alındığını da hatırlatıyor.
Üretiminden satışına kadar bu zincirdeki herkesin ceza alacağından bahseden Prof. Dr. Erdem, “Bu süreçte rol alan her kişi cezalandırılır. Hepsinde aynı suç söz konusu olur. Alkol kullanımına bağlı olarak ölüm meydana gelmemişse, kişi ömür boyu sakat kalmışsa, kör olmuşsa ‘neticesi ağırlaşmış yaralama’ ceza sorumluluğu ortaya çıkıyor. Bu suçun cezası da 5-20 yıl aralığındadır. Alkol ceza kanunu uygulaması bakımından bu gibi durumlarda, silah tanımındaki 6’ncı maddede zehirleyici nitelikteki kimyasallar var. Bu nedenle cezanın ayrıca ağırlaştırılması gerekiyor” diye konuşuyor.
Erdem, sahte alkolü piyasaya süren kişilerin ayrıca vergi kaçırması nedeniyle idari yaptırımlara da tabii tutulacağını söylüyor.
Yıllardır sahte içkiden ölümler yaşanıyor… Var mı, bildiğiniz böyle cezalandırılan…
Umarız üst üste yaşanan bu olaylardan sonra cezasızlığın yerini caydırıcı cezalar alır…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN