Post image
Bir erkeğin ruhu ile bir kadının ruhu yer değiştirirse ne olur?

mavi gece

Ayça Varlıer ve Fırat Tanış; başrollerini birlikte paylaştıkları fantastik komedi “Mavi Gece” filminde, kadın bedenindeki ruh ile erkek bedenindeki ruhun bir kaza sonucunda yer değiştirmesi ve birbirlerinin bedenlerinde yaşamak zorunda kalan, iki karakteri canlandırıyorlar. Sosyoekonomik yapıları farklı iki karakter; hastane sahibi ulaşılması zor bir kadın olan doktor Emel (Ayça Varlıer) ile maço, küfürbaz, çapkın bir taksi şoförü Zeki’nin  (Fırat Tanış)  bedenlerindeki ruhların değişmesiyle, yaşamlarına farklı bir pencereden bakarak, yaşanan komik yaşam hikayelerini anlatan, fantastik-komedi filmi “Mavi Gece” 30 Ekim’de vizyona girdi.

Kültür Bakanlığı desteğiyle TELEYAPIM & 35 MM STÜDYOLARI’nın yapımını üstlendiği filmin öyküsü, yazar Nazan Şara Şatana‘ya, senaryosu Ahmet Hoşsöylere‘e ait. Kral Pop Medya’nın sponsorluğunu üstlendiği filmde Ayça Varlıer ve Fırat Tanış ile birlikte oyuncu Gökhan Mumcu Dr. Emel’in eşini, oyuncu Eda Bilgin taksici Zeki’nin karısı rolünde canlandırıyor.

mg1

ERKEK TAVRI İÇİN ERKEK ARKADAŞINDAN YARDIM ALDI

Temmuz ayında çekimleri İstanbul’da gerçekleşen filmde Ayça Varlıer, “Kadın bedeninde bir erkek ruhu taşımak, erkek tavrılarma sahip olmak ve bunu anlayabilmek için, çekimlere başlamadan önce sokakta yolda, takside bir çok erkeği gözlemlediğini, zaman zamanda erkek tavrı konusunda erkek arkadaşından ve yönetmen Ahmet Hoşsöyler’den yardım aldığını, ayrıca sosyoloji kitapları okuduğunu” söyledi. Çekimler sırasında Fırat Tanış ile birbirimize rollerin tavrı ve duruşları konusunda yardımcı olduklarını belirten oyuncu Ayça Varlıer, 70 metre yüksekliğindeki galata kulesinin en tepesinde gece yapılan intihar sahnesinde zor anlar yaşadığını “bir boşlukta hissetiğini, yükseklikten çok korktuğunu” belirtti.

Fırat Tanış ise “Hayatımın en entresan rolünü oynadım. Şimdiye kadar böyle bir rol oynamadım” dedi. Filmin senaryosunu ve yönetmenliğini yapan Ahmet Hoşsöyler,  “Kim olacağımızı, nasıl yaşayacağımızı seçerek doğmak bizim elimizde değildir. Herkes bir başkası olarak doğabilirdi. Ben, sen olarak doğabilirdik. Sende ben. İki farklı zıt kutuplara sahip karakterlerin birbirlerine farklı bir pencereden bakarak yaşamlarını ve düşüncelerini sorgulayan, hem güldüren, hem düşündüren bir film oldu” dedi.

(EGEMETRO, 29.10.2015)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN