Henüz 17 yaşındaydı…
Kocaeli’nin Gebze İlçesi Pelitli Mahallesi’ndeki evinin yakınındaki ormanlık alanda, yol kenarında ağır yaralı olarak bulunmuştu 12 Temmuz 2021 tarihinde…
Ayşegül Aydın…
Genç kız dershaneden çıkmış evine dönüyordu…
Halk otobüsünden indikten sonra evine doğru yürüyen genç kız, arkadan saldıran bir şahıs tarafından ormanlık alana götürülerek cinsel saldırıya maruz kalmıştı… Saldırganın, genç kız cinsel istismara direnince boğazını sıkıp, taşla başına vurarak yaraladığı öne sürülüyordu…
Ve 12 Temmuz’dan bu yana aylardır hastanede yaşam mücadelesi veren Ayşegül hayatını kaybetti…
Mersin’de üniversite öğrencisi Özgecan, Ordu’da yine üniversite öğrencisi Ceren Özdemir olayını anımsatıyor Ayşegül’ün yaşadıkları da…
Olaylar arasındaki tek fark Ayşegül’ün katilinin bir Afgan olması…
Ki, bu olay bir kez daha ülkemizde bulunan göçmenlerle ilgili ya da göçmenler arasında yaşanan asayiş olaylarını gündeme getirdi…
Her yıl asayiş olayları artarak süren ülkemizde; son yıllarda karşı karşıya olduğu “yoğun göç”ün de asayiş olaylarındaki artışa etkileri görülüyor…
Gerek göçmenlerin kendi aralarında yaptıkları kavgalarda hunharca birbirlerini katlettikleri dikkat çekerken ülkemizde artan kadın cinayetlerinin içerisinde göçmen kadınların katledilmesi de sayının artmasına neden oluyor…
İşte size son günlerde yaşanan olaylardan birkaç örnek:
-Kırşehir’de Afgan uyruklu şahıs, tartıştığı kadını öldürdü. Kırşehir’de eski Atatürk Caddesi üzerinde ikamet eden Z.H. adlı kadının kendini kandırdığını ileri süren B.M.A adlı kişi, Z.H’yi bıçaklayarak öldürüldü.
-Düzce’de evinde sırtından aldığı 13 bıçak darbesiyle öldürülen Uğur Ay‘ı (35) öldüren Afgan uyruklu A.N. İstanbul’a kaçarken yakalandı. A.N., alacak verecek meselesi nedeniyle kavga ettiği Uğur Ay’ı öldürdüğünü itaraf etti…
–Ankara Altındağ’da 2 gün önce kaybolan Suriyeli Muhammed Hattabi’nin (11) cesedi boş bir gecekonduda bulundu. Güvenlik kameralarından Muhammed’in olay yerine gelirken yanında aynı ülke vatandaşı Enzavi B.‘nin (15) de olduğu belirlendi. Cinayeti itiraf eden katil zanlısı, Muhammed’in 2 bin liralık cep telefonunu almak için metruk gecekonduya soktuğunu, küçük çocuğun direnmesi üzerine başına taşla vurduğunu söyledi…
-İstanbul Küçükçekmece’de Pakistan uyruklu bir kişi, kaldığı evde kafası kesilmiş olarak ölü bulundu. Kanarya Mahallesi Florya Caddesi’nde bir bodrum katında yaşayan beş kişi çalıştıkları ayakkabı atölyesinden öğle arasında eve geldi. Ve aralarında çıkan tartışma sonucu olayın yaşandığı, olay sonrası dört kişinin kaçtığı belirtiliyor…
Neden, niçin insan birlikte yaşadığı insanı katleder böyle canice… Mesele para mı? Yoksa başka bir şey mi?
Ki; göç dalgasıyla gelenlerin (belki yaşadıkları vahşice şeyler nedeniyle, belki de para biriktirip bir an önce ve her nasıl olursa olsun hedef batıya doğru gitmek olduğu için) birbirlerine bile acımadıklarına tanık oluyoruz yaşanan birçok olayda…
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne göre; Türkiye son yıllarda 191 ülkeden göç alan konumda ve eminiz ki; tarihinin hiçbir döneminde böylesine göç dalgasıyla karşı karşıya olmadı…
Yani hemen her yerden göçmenler şu an ülkemizde ve her alanda çalışıyorlar…
Son yıllarda uygulanan “göç politikası” nedeniyle, özellikle de en büyük göç dalgasının yaşandığı İstanbul’da özellikle bazı semtlerde pek çok insanın, yürüdüğü yolda, bindiği toplu taşıma aracında, kısacası kendi ülkesinde kendisini “yabancı” hissettiğine dair sözlerine tanık olduk, oluyoruz… Ki doğru… Kabataslak ve resmi rakamlara dayanarak yapılan hesaplamalara göre bugün ülkemizde her dokuz kişiye bir sığınmacı düşüyor… Ne dersiniz? Dünyada sınırlarını tamamen açmış, güvenlik koridorları oluşturmadan bu kadar sığınmacı alan başka bir ülke var mı sizce…
Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan savaş, iç çatışmalar ya da sefalet nedeniyle ülkelerini terk eden çok sayıda insanın, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere göç ederken ve kabul edilmeyi zorlarken, Batı’ya ulaşma hedefindeki pek çoğunun da Akdeniz ve Ege sularında kaybolduğu, boğulduğu da bir gerçek… Göç ettikleri ülkelerde “göç politikası” ne kadar iyi yönetiliyor, ne kadar insanca yaşama kavuşuyorlar konuları da tartışılır tabii ki…
Tabii ki tartışılacak konulardan birisi de yoğun göçün; her gün insan ilişkilerinin kirlendiği, geriye doğru gittiği ülkemizde asayiş olaylarını nasıl etkilediği…
CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Afganistan’da yaşananlar sonrası Afgan göçünü Meclis gündemine taşıdığında; Türkiye’de halen 600 bin kaçak Afgan olduğuna dikkat çekerek “Ülkemizdeki Afganların sayısı 47 ilin nüfusundan fazla. İktidar göçmenleri pazarlık unsuru yapıyor. Ülkemizin toplumsal barışı çok büyük tehdit altında” dedi…
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ise Türkiye’deki göçmenlerin yaşanan olayların yüzde 2’sine değil, yüzde 50’sine karıştığını öne sürdü. 18 Eylül 2021 tarihinde düzenlediği basın toplantısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Türkiye’deki asayiş olaylarının yarısı göçmenler tarafından gerçekleştiriliyor, bunun yarısı da kendi içlerinde küçük yaşta evlilikler” şeklindeki ifadesinin yer aldığı videoyu izleten Özdağ, videonun yayımlanmasının ardından Anadolu Ajansı ile bakanlığın ve kendisinin sosyal medya hesaplarından silindiğini ifade etti…
“Asayiş olaylarının yarısı göçmenler tarafından gerçekleştiriliyor mu”yu bilemeyeceğiz, ama bir gerçek var ki; her gün taradığımız üçüncü sayfa haberlerinde göçmen olarak bu ülkeye gelen insanların karıştıkları olayların, kadın cinayetlerinin sayısı da azımsanmayacak kadar çok… Ve de cinayetlerin hunharca işlenişi dikkat çekici… O nedenle bu konuda ciddi politikaların oluşturulması gerekirken çıkar amaçlı vatandaşlık verilirken de, “bin” düşünülmeli, deriz… Ki yanlış politikalar gün olur herkesi vurur…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN