Maganda bu kez Ankara Elmadağ’da 13 yaşındaki Kiraz’ı, Samsun’da ise bir sokak düğününde 58 ve 76 yaşlarındaki iki kadını vurdu.
Kiraz Koç, Deliler Mahallesi’nde bir yakınının düğününe gitmişti ve halay çekenleri izliyordu. Nereden geldiği kesin bellidir de, gazeteye göre “Nereden geldiği belli olmayan kurşun” başına isabet etti ve küçük kız kanlar içinde yere yığıldı. Çevredekiler feryat figan hastaneye kaldırdılar, başındaki kurşun çıkarıldı, ama hayati tehlikesi devam ediyor…
Hep yazıyoruz, bazı illerde duyarlı mülkü yetkililer ve kurumlar da, “Mutluluğunuza gölge düşmesin”, “Düğün evi matem evi olmasın” vs. sloganlı çalışmalar yapıyorlar ve düğünlerde, asker uğurlamalarında ateşli silahların kullanılmaması için uyarılarda bulunuyorlar. Ancak nafile…
Toplum olarak şaşayı, etrafımıza rahatsızlık verdiğimizi bile bile gürültü-patırtıyla eğlenmeyi, konvoylar oluşturup, havaya silah sıkmayı seviyoruz. Hem havamız oluyor hem de toplumda adam yerine konduğumuzu, rağbet gördüğümüzü sanıyoruz!
Yaşanan ölümlü olaylar sonrası televizyonlarda da gördüğümüz gibi, kendine güven duygusu olmayan ancak elindeki silahla toplumda rağbet gördüğünü sanan tipler, düğünlerde ellerindeki tabanca ya da tüfek tutukluk yapsa da inatla çalıştırmaya, ateş etmeye çalışıyor… Ve yüzlerce insanın içinde magandanın silahını çalıştırmak için aşağı yukarı kaldırıp indirmesi sırasında bir kör kurşun hayatları söndürüyor…
Kiraz’ın vurulmasıyla birlikte son 20 günde (basına yansıyanlar) 21 maganda cinayeti yaşandı. Bu maganda cinayetlerinde 13 kişi öldü, 35 kişi de yaralandı…
Maalesef son günlerde yine kına geceleri, nişanlar, düğünler eğlenme yeri olacağına kontrolsüz magandalar sayesinde matem yeri oluyor. Bursa Osmangazi’de de, 15 Ağustos Cumartesi günü bir komşularının kına gecesine giden 16 yaşındaki Beyza Özer il babaannesi Hasena Sevinç (55) kutlama için havaya ateş açtığı iddia edilen bir magandanın tabancasından çıkan kurşunların hedefi oldu. Babaanne yaralı kurtulurken başından vurulan ve 7 gün hastanede yaşam savaşı veren liseli Beyza kurtarılamadı…
Ankara’dan düğüne misafir gelen dört çocuk babası maganda, düğün sırasında silaha mermi koyarken gören Beyza’nın halası Meliha Özer’in “Silahı ateşlemeyi düşünmüyorsun değil mi? Burada çocuklar var” diye uyarmasına rağmen ateş etmiş ve olaydan sonra da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Adam yaralamaktan sabıkalı olduğu bildirilen 50 yaşındaki Ahmet Ü., Beyza öldükten sonda basında çıkan tepki haberleri üzerine ancak tutuklandı…
Beyza’nın hastanede öldüğü gün Gaziantep’te de magandalar işbaşındaydı. Akraba ziyaretine giden dört aylık hamile Hülya Tilki (21) ile 2 yaşındaki oğlu Mustafa yakınlarının evinin önünde otururken kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen kurşunlara hedef oldu. Göğsünden yaralanan Hülya kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere rağmen yaşatılamadı. Karnından yaralanan Mustafa ise yoğun bakımda…
Magandalar her yerde. Trafikte, düğünde, sokakta oynarken, evinde, evin önünde ya da kahvede otururken her an bir “kör” kurşunun hedefi olabilirsiniz. Yılbaşından bu yana 67 maganda cinayeti basına yansıdı. Bu maganda cinayetlerinde 4 aylık ceninden 78 yaşındaki kadına kadar toplam 44 kişi yaşamını yitirdi. Bir kısmı ağır 76 kişi de yaralandı. Örneğin 19 Temmuz’da Ordu’da Fındık bahçesinde yemek yerken başına kurşun isabet etmesiyle ağır yaralanan 13 yaşındaki Ozan Bayer de bunlardan birisi. Ozan Beyza’ya göre şanslıydı, 1 ay sonra yoğun bakımdan çıktı, ama konuşma güçlüğü çekiyor, kendi başına yürüyemiyor…
Uyarılar maalesef sonuç vermiyor. İşte Tokat Erbaa’da daha geçtiğimiz hafta İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, okul bahçesinde yapılan düğüne bizzat giderek atılması yasak “silah, havai fişek vs.” konusunda düğün sahiplerini uyarıyorlar. Görüntülere göre ekibin ayrılmasından 1.5 saat sonra bizzat düğün sahibi Yaşar T., erkeklik bu ya, misafirlerine de hava atacak, bilenden silahı çıkarıyor ve dört el ateş ediyor. Uyarılar umrunda bile değil… Yaşar T. bir ara tutukluk yapan silahtan düşen mermileri yerden almaya çalışıyor. O sırada 12 yaşındaki Sedanur Temiz’i kalçasından vuruyor. Aynı kurşunun sektikten sonra parçalanması üzerine 3 yaşındaki Tuana elinden, 12 yaşındaki Nazlıgül de çenesinden yaralanıyor… Okul bahçesindeki düğünden geriye kalan: İnsanların telaşla kaçışmaları sonucu etrafa saçılmış sandalyeler…
Yani televizyon izleme oranının yüzde 94, gazete okuma oranının yüzde 22, kitap okuma oranının yüzde 4.5, dergi okuma oranının yüzde 4 olduğu bu ülkede, halk deyimiyle uyarı, muyarı hak getire…
Toplumsal şiddet sarmalı içerisindeki ülkemizde elbette ki, bizi yönetenlerin iyi nesiller yetişmesi için eğitimden-adalete almaları gereken ivedi önlemler bulunmakta… Ama bizlerin de birey olarak, anne-babalar olarak “çocuklarımızı iyi yetiştirmekten, onlara örnek olmaya giden süreçte” yapmamız gerekenler bir dolu şey var.
Her yıl binlerce insan kaza-kasti ateşli silahlarla ölüyor, emniyet raporlarına göre de cinayet ve yaralama olaylarının yüzde 82’si ruhsatsız silahlarla işleniyor. Türkiye’de bireysel silahlanma son 10 yılda 10 kat arttı. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Yumru’nun 2014 yılında yaptığı araştırmaya göre, bir evde silah bulunması o evdeki ölüm riskini 12 kat artırıyor. E tabi ki, düğündeki ya da bir eğlence sırasında belinizde, arabanızın bagajındaki silah da…
Yeni nesil filmler, diziler, kitaplar kısacası popüler kültürün her bir hücresi insanlarda silah aşkını körüklüyor. Her zaman söyleyip, yazdığımız gibi silah taşıyan insan kendini güçlü, güvende, havalı sanıyor. Ama bazen bir erkekliği kanıtlama isteği, bazen basit bir atışma ya da yanlış anlama bir hayatı karartıyor, silahı elinde bulunduranı ise katil yapıyor…
Okumak, sevmek, bilinçlenmek, keyif içinde etrafınızdakilerle eğlenebilmek hiç de zor değil. Lütfen bireysel silahlanmaya ve içimizdeki magandaya “dur” diyelim…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN