Güngör Uras
guras@milliyet.com.tr
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıklamalarına göre, 77.6 milyon nüfusun 15-24 yaş arasında olanların sayıları 12.8 milyon. Bunların yarısı erkek, yarısı kadın. Toplam 12.8 milyon genç nüfusun sadece 1 milyonu köy ve beldelerde, kalan çoğunluğu şehirlerde yaşamını sürdürüyor.
Gene TÜİK’in belirlemelerine göre 19 – 24 yaş arası gençlerde işsizlik oranı yüzde 17.9’a ulaştı. Gençlerde işsizlik oranı devamlı artıyor.
Genç nüfusu besleyen, bu nüfusun ardındaki çocuk nüfus. 0 – 14 yaş grubu çocuk nüfus sayısı 19 milyon. Her yıl çocuk nüfustan genç nüfusa en az 1 milyon geçiş oluyor.
Genç işsiz ne yapar? Nasıl yaşar? Ailesi var ise aile gelirini paylaşır. Ne var ki Türkiye’de aile gelirleri arasında büyük uçurum var. Gelir dağılımı çarpık. Düşük gelir grubundaki 15 milyon insan milli gelirden sadece yüzde 6 pay alırken, üst gelir grubundaki 15 milyon, milli gelirin yüzde 46’sını paylaşıyor.
Aç işsiz ne yapar?
Türkiye’de terörü besleyen ve besleyecek olan, varlıksız kesimdeki genç işsizlerdir. Genç işsizlik sorunu, işsiz gençlerin farklı terörist hareketlere katılmalarına yol açıyor.
Önceki yıllarda lise mezunu olmak, üniversite bitirmek, iş bulma ümidi verirdi. Şimdilerde üniversitelere devam eden gençler, daha üniversiteye başlarken iş bulamayacakları endişesi duyuyor.
Adıyaman doğumlu Suruç bombacısının üniversite öğrencisi olması bu kötü tablonun bir göstergesidir.
Bizim işsiz gençlerimize bir de 2 milyonluk Suriye sığınmacılarını ekleyiniz.
İşte sizlere yurt içindeki potansiyel terörist kaynağı.
Genç işsizler sorununun önem kazanmasının arkasında son yıllarda üretimi önemsememiz yatıyor.
Türkiye inşaat ile, toprak rantı ile, belediye müteahhitliği ile, kamu varlıklarının dağıtımı ile büyüyemez. Gençlere iş imkânı sağlayamaz.
Üretim yoksa…
Tarım ve imalat sanayiinde üretimden nasıl uzaklaştığımız milli gelir rakamlarından açıklıkla görülüyor.
Cari fiyatlarla milli gelirde tarımın payı 2000 yılında yüzde 10.2 idi. 2005’te yüzde 9.4 oldu. 2010’da 8.4’e geriledi. 2014 yılında 7.1 oranında…
İmalat sanayiinin payı 2000 yılında yüzde 19.9 idi. 2005 yılında 17.1 oldu. 2010 yılında 15.5’e geriledi. 2014 yılında yüzde 15.8 oranında.
Üretime dayalı istihdam imkânları yok olunca, gençler sadece hizmetler sektöründe iş bulabiliyor. Koruma, şoför, otopark bekçisi, garson, ayakkabı boyacısı, temizlik işçisi olabiliyor. Sokaklardan gazete kağıdı, pet şişe topluyor. Hiç bir meslek küçümsenemez. Alın teri ile yapılan her hizmet, alın teri gerektiren her iş saygıya layıktır. Ne var ki, bir ülkede istihdam sorunu ancak ve ancak tarımda ve sanayide üretim artışı ile çözülebilir. Hizmet sektörünün gelişmesi de üretim artışına bağlıdır.
Büyüklerim “Aç kalan, fırın duvarını yıkar” derdi. İşsiz gençler şu veya bu terör örgütünün potansiyel üyeleridir. Unutmayalım.
(Milliyet, 22.07.2015)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN