Kardelen YÜKSEL
Türkiye’nin dört bir yanında hemen her gün yaşanan silahlı yaralama ve cinayetler vatandaşlarda korkuya neden oluyor. Son bir yılda 2 bin 607 silahlı şiddet olayı yaşanırken, Türkiye’de ruhsatsız silah taşıyanların sayısı ise ruhsatlı silah sayısının 4,5 katı olarak ifade ediliyor.
Bireysel silahlanma ve silahlı şiddet olaylarının artması endişelere neden oluyor. Artan şiddet olayları Umut Vakfı’nın son verilerine de yansıdı. Vakfın son raporuna göre 2023 yılının ilk 9 ayında 2 bin 607 silahlı şiddet olayı basına yansırken, bu olaylarda bin 616 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 675 kişi de yaralandı. 2023 yılında silahlı şiddetin en çok yaşandığı iller İstanbul, Samsun, Adana, İzmir, Bursa, Kocaeli, Sakarya, Urfa, Antalya, Diyarbakır, Ankara olarak sıralandı.
SADECE 80 BİN YAKALAMA
Ortaya çıkan bu tabloya karşı neler yapılması gerektiği merak konusu olurken, Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Ayhan Akcan ise bireysel silahlanmanın büyük şehirlerde hayatı tehdit eder duruma geldiğini söyledi: “Silahın ruhsatlı ya da ruhsatsız olması önemli değil. Burada en önemli kriter yaygın ve ulaşılabilir olması. Devletin bunu yasaklaması ve cezaları artırması gerekiyor. Bizim projeksiyonlarımıza göre Türkiye’de ruhsatlı silah sayısının 4,5 katı ruhsatsız silah olduğu yönünde. Bir yılda ele geçirilen toplam ruhsatsız silah sayısı 80 bin. Yakalanan sayı çok az.”
EĞİTİM EKSİKLİĞİ
İnsanların en ufak bir tartışmada bile silaha sarılmasının altında öfke problemi olduğunu dile getiren Akcan, “İnsanların hem eğitim hem de gelişim dönemlerine baktığımızda çok fazla uzlaşmacı, hukuka inanan ya da iletişime açık olduklarını görmüyoruz. Demek ki, eğitim verememişiz, kentte yaşamayı öğretememişiz. Caydırıcı cezalar olmalı” diye konuştu.
20’Lİ YAŞLARA DÜŞTÜ
Türkiye’deki silah şiddetinin yüzde 60’ının 28 yaş altında olduğuna dikkat çeken Akcan, “Dizi ve filmlerde sigara ve alkol ile ilgili buzlama yapıldı, ama silahlarla ilgili böyle bir şey yok. Diziler ve sosyal medyada silah ve şiddetle ilgili görüntülerle beraber bu işler kuralsız ve sınır tanımaz hale geldi. Mutlaka kamu spotu yapılması lazım. Şu an için bu problem çözülmedi ve sosyal bir yara olarak orada duruyor” dedi.
“BAŞKALARI ÖLMESİN”
Bireysel Silahlanmaya Hayır Platformu Başkanı Gazeteci Bülent Çavuş ise kendi başına gelenleri anlatırken, şöyle konuştu: “2015 yılında oğlum yolda yürürken, maganda kurşunu isabet etti. Ben buna ‘katil kurşun’ diyorum. Maalesef evladım yaşam mücadelesini kaybetti. O zamandan bu yana, eşim ve küçük oğlumla birlikte başka Ahmet Emreler ölmesin diye mücadele ediyoruz. Türkiye’de son 10 yıldır herkesin belinde silah var. Neden 16,17 yaşında bir çocuğun belinde silah var ya da bu silahı nasıl temin edebiliyorlar?”
HERKESİN SORUNU
Çavuş, bireysel silahlanmanın önüne geçilmesi için 1980’de çıkan yasanın acilen değiştirilmesi gerektiğini de sözlerine eklerken “Bu mesele sadece çocuğunu, yakınını kaybetmiş ailelerin değil, tüm ülkenin meselesidir. Ülke olarak bireysel silahlanmanın önüne geçmeliyiz” uyarısında bulundu.
KOLLUK TAŞIMALI
Eski Emniyet Müdürü Mutlu Çelik ise bireysel silahlanma konusunun mecliste yapılacak yasal bir düzenleme ile çözülebileceğini söylerken şunları ekledi:
“Ruhsatsız silah taşımanın yasal karşılığı var. Ancak bu insanları korkutmuyor. Tecil ediliyor, paraya çevriliyor. Ama ruhsatlı silah almaya kalktıklarında maliyet çok yükseliyor. Bu konuda cezai yaptırımlar artırılmalı, belli mesleklerin dışında silah verilirken de çok ince eleyip sık dokumak lazım.”
(haberglobal.com.tr, 26.01.2024)
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN