Post image
SUÇLUSUNUZ…

 

Evet, evet siz suçlusunuz…

İsmi Necati Akpınar

Kimi gazeteler soyadının sadece baş harfini yazmışlar…

Oysa onu herkesin tanıması, bilmesi lazım…

Olay; Manisa’nın  Saruhanlı ilçesinde yaşanıyor…

Tam anlamıyla bir seri kadın katili38 yılda üç eşini öldürdü, beş çocuk babası…

Daha önce iki eşini katletmiş… Hakimlere, savcılara çok masum görünmüş sanırız (Aslında böyle bir canavarı sokağa salanların da, o kararların altında imzası olanların da ismi bilinmeli, unutulmamalı). Asla bir canlıyı öldürmeyecek insanlar çeşitli gerekçelerle suçlanıp cezaevinde yatarken içeride olması gereken iki kadın katili (1984 yılında ilk eşi Emine Akpınar’ı bıçaklayarak, 2003 yılında ise ikinci eşi Fatma Akpınar’ı ütüyle yakarak öldürmüş)  Necati Akpınar son olarak 2 yıl önce  Covid-19 tedbirleri kapsamında şartlı tahliye edilmiş…

Televizyonda haberi ilk duyduğunda insan kulaklarına inanamıyor. İlk eşini, yani Emine Akpınar’ı bıçaklayarak öldürdükten sonra sadece 7 yıl 6 ay hapis cezası almış… Ne olacak ki, topu topu 3,5-4 yıl yatıp çıkmıştır…

Dıştan bakınca katil olduğunu kim anlayabilir ki? İsmi de gazetelerde N.A. diye yazınca, çevresindekiler bile kim olduğunu bilmez. Sonuçta o da ikinci kez evlenmiş ve 9 Ekim 2003’te tartıştığı ikinci eşi Fatma Akpınar’ı da ütüyle yakarak katletmiş… Müebbet hapis cezası almış… Hakkındaki karar 20 Eylül 2006 tarihinde kesinleşen kadın katilinin ayrıca başka suçlardan 4 yıl 28 ay 15 gün de kesinleşmiş cezası varmış. Yani bu kararlar sonucu 3 Mayıs 2046 tarihinde tahliye edilmesi gerekiyormuş. Koşullu salıverme tarihi de 3 Mayıs 2024’müş… İki kadını katleden birisi için ne koşuluysa!

Gel de adalete inan… Bir yanda 85 yaşında, demans hastası, kalp dahil pek çok hastalığa sahip Avar paşa Adli Tıp Kurumu’nın “değerli doktorlarının” onayıyla (onu yargılayanlar FETÖ’cü savcı ve yargıçlar) salıverilmeyip, adeta içeride ölmesi sağlanırken iki kadın katili için cezaevi yan gelip yatma yeri… Ömür boyu hapis cezasına rağmen zatı muhteremi Manisa Açık Cezaevi’ne nakletmiş birileri…

Muhakkak ki haklı gerekçeleri vardır…

Sonra da; sicili suç dosyalarıyla dolu, iki kadın katilini salgın hastalık kapsamında 20 Nisan 2020 tarihinde “izinli” sayarak tahliye etmişler yine birileri…

Tebrikler…

Tüm kararların altında imzaları olan herkesi tebrik ediyoruz…

Evet, evet siz kararların altında imzaları olanlar söz konusu iki KADIN KATİLİNİ, üçüncü eşini de öldürdüğü haberini televizyonlardan duyunca ne hissettiniz? VİCDANLARINIZ var ise sızladı mı?

E yani; demans hastası bir insan doktor raporlarıyla içeride tutulup adeta ölümüne davetiye çıkarılırken bir seri katil salıverilip özgürce dışarıda gezmesi sağlanıyorsa pervasızlığı tavan yapmasın mı? Boş mu dursun? Tabii ki, sayenizde boş durmuyor hiç…

Gazetelerde çıkan haberlere göre; salıverildikten sonra sosyal medyadan kendisini zengin olarak gösterip -malum artık ilişkiler sosyal medya aracılığıyla kuruluyor- 20’ye yakın kadınla tanıştığı ve bu kadınların hepsinin gördüğü şiddetten kaçtığı belirtiliyor… Ayrıca işyeri için kadın elaman ilanları verip, onları taciz ediyor, vs. vs…

Son olarak da, 48 yaşındaki Afyonlu Mutlu Menekşe ile bir ay önce dini nikahla birlikte yaşamaya başladığı belirtilen NECATİ AKPINAR (58), ÜÇÜNÇÜ KADIN CİNAYETİNİ İŞLEDİ…

Evet duyun AKPINAR’ı iki kadını katletmesine rağmen serbest bırakanlar, varsa vicdanlarınız sızım sızım sızlasın: Önce açık cezaevine nakledip beslediğiniz, sonra pandemi gerekçesiyle serbest bıraktığınız Necati Akpınar şimdi de Mutlu Menekşe’yi boğarak ve başına sert bir cisimle vurarak öldürdü… Sonra da, katlettiği ikinci eşinden olma kızı A.S.’yle birlikte metruk bir eve götürüp gömdü.

Annesini de katleden babasını ihbar etmeseydi A.S., belki de bu olay hiç ortaya çıkmayacaktı… O yine sosyal medyadan; “Benimle bir ömür boyu bu hayatı paylaşıp, bir dağ gibi yanımda duracak hayat arkadaşı arıyorum” diye mesajlar yayınlayıp, ofisinde çalışmak üzere kadın eleman ilanları vermeye devam edecek. Gelenlere tacizde,  şiddette bulunmayı sürdürecekti…

Emin olun yine yalanları hazırdır… Adaleti uyguladığına inanan bir takım savcı ve yargıçlar da; öncekiler gibi onun karşılarında elpençe durmalarına kanıp ya birinci eşini öldürmesinin ardından olduğu gibi az ceza verebilir ya da ikinci eşini öldürmesinin ardından açıkcezaevine gönderip, kısa sürede de yeniden özgürlüğüne kavuşmasına neden olan meslektaşları gibi bir uygulamaya kararlarıyla yol açabilirler ki; UMARIZ BU YAŞANMAZ… ARTIK ACIMASIZ BİR SERİ KADIN KATİLİ OLDUĞU GÖRÜLÜR…

ADALET denilen nedir ki? Bir kadın katilinin ikide bir cezaevinden salınmasına neden olan kararlar verip yeni cinayetler işlemesine neden olmak mı? Yoksa hiç kimseyi öldürmemiş bir demans hastası 85 yaşındaki adamın, doktorların da imzasıyla içerde tutulup “hukuk cinayeti” işlenmesi mi?

Maalesef 2022’yi bu korkunç olayla kapatıp, 2023’ü açtık… Umut Vakfı olarak diyoruz ki; bu vahşetten; yetersiz ceza veren ve bu seri katilin özgürce dolaşmasına neden olan herkes sorumlu…

Hukukun üstün kılınmasını sağlayacak, adalete olan güvensizliği ortadan kaldıracak uygulamalara ve kararlara çok, ama çok ihtiyacımız var…

İyi haftalar

Umut Vakfı

 

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN