Tweet

Osman Çallı…

Çallı soyadına bakıp hemen farklı yorum yapmayın…

Ünlü ressam Çallı ile hiçbir ilgisi yok…

Bu Çallı; hayatına giren tüm kadınları katleden bir adam, bir internet sitesinin yorumuna göre…

Osman Çallı; Belçika’nın Gent kentinde 11 Kasım 2004 gecesi, 25 yaşındaki eşi Teslime ile hamile olan 19 yaşındaki kız kardeşi Hacer Çallı’yı bir sandalyeye bağlayıp kurşunladıktan sonra, üzerlerine yorgan atıp ateşe vererek katletmiş…

Bununla da yetinmemiş… Bu katliamın ardından eski eşinin evine giderek; eski eşi ve eski kayınvalidesi ile evde bulunan erkeği de kurşun yağmuruna tutmuş… Eski eşi ve kayınvalidesi de olay yerinde yaşamını yitirirken Belçikalı erkek ağır yaralanmış…

İşlediği bu cinayetlerin ardından tekrar Gent’e geri dönmek için yola çıkan Çallı, otomobilinin arıza yapması üzerine bir kadın sürücüyü silah zoruyla rehin almış… Döndüğü Gent’te eşiyle ilişkisi olduğuna inandığı Biçer Erbil’in evine giderek bu kez de onu kurşun yağmuruna tutmuş…

Dört ölü, iki ağır yaralı… Anne karnındaki cenini de sayarsanız beş ölü…

Beş kişinin katili Çallı, sonra polise giderek teslim olmuş ve art arda işlediği katliamlarına “ailesinin namusunu temizlediği”ni gerekçe göstermiş…

Belçikalı eşinden olan çocuğunu kaçırmak suçundan da, 18 ay hapis cezasına çarptırıldığı ortaya çıkan Osman Çallı, bu katliamları sonrası yapılan yargılamada “ömür boyu hapis” cezasına mahkum edilmiş…

Mahkumiyetten 5 yıl sonra, cezasının geri kalanının Türkiye’de çekmek için başvuru yapmış… Ve 28 Haziran 2013 yılında; cezasını buradaki konulacağı cezaevinde çekmek üzere Türkiye’ye iade edilmiş…

Belçika’da dört kadını ve bir anne karnındaki cenini öldüren, iki kişiyi yaralayan Osman Çallı, cezasının geri kalanını çekmek üzere iade edildiği Türkiye’de şimdi serbest, elini kolunu sallayarak aranızda dolaşıyor…

Yarın belki bir başka kadınla evlenecek… Ve yine “namusumu temizledim” diye elini kana bulamayacağının teminatını kim verebilir…

Osman Çallı’nın tahliyesinin gerekçesi, cezaevlerindeki pek çok suçlunun tahliyesini sağlayan son “af” düzenlemesi mi?

Çallı’nın tahliye edilmesi üzerine Belçika Adalet Bakanlığı, Türk makamlarından açıklama talep etmiş…  Mağdur yakınları ve mağdurlar da, ‘tahliye’ kararına tepki gösteriyor.

28 Haziran 2013’te Türkiye’ye iade edilmesi nedeniyle 2014 yılından itibaren Belçika ulusal adli sicilinden silindiği belirtilen Çallı’nın serbest bırakılmasıyla ilgili Belçika medyası, Çallı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın affıyla salıverildiği öne sürüyor… Çallı’nın avukatı Ergun Top’a göre ise bu doğru değil…

Top, “Türkiye’de cezanızın beşte ikisini çektikten sonra serbest kalabilirsiniz. Tahliyenin Cumhurbaşkanı affıyla değil, Türk hukuk sistemi ile ilgisi var” diyor…

Pardon da avukat bey; adı üstünde cezanın: “Ömür boyu…”

“Af” olmadan beş kişiyi öldürüp, kesinleşmiş “ömür boyu” cezası olana da; “beşte iki” sistemi uygulanıyorsa adaletten söz etmek mümkün mü bu ülkede… Eğer af ile katillerin kısa sürede aramıza dönmesi sağlanıyorsa Çallı kadar onlar da mağdurları, mağdur yakınlarını daha da mağdur etmiyorlar mı?

Ama maalesef Türkiye’de cezasızlık almış başını gidiyor… Cezaevlerinde yatanlar azaldı, demek için neredeyse tüm suçlular ortalıkta gezecek… Bakın daha 5 gün önce Samsun Canik’te Belediyeevleri Mahallesi’nde EK. adlı şahıs silahlı saldırıya uğradı. Mahkemece; onu yaralayan adam, elektronik kelepçe takılarak serbest bırakıldı.

Cana kastın cezası bu kadar mı ucuz? Bu cezasızlık değil de ne?

Ayrıca; uzaklaştırma cezası verilip bir elektronik kelepçe takılan adamın karısını öldürdüğünü hatırlatmak isteriz…

Ve bakın size başka bir olay: Antalya Manavgat’ta adam “kasten öldürme” suçundan hükümlü… Ve cezaevinden izne yolluyorlar… Burada da bir parantez açalım; cezaevinden izinli çıkan pek çok kişinin cinayet işlediğinin polis ve jandarma kayıtlarına geçtiğine dair…

Bu kasten öldürmeden yatarken izne yollanan şahsın ayrıca beş adet suç kaydı varmış… Tüm bunlara rağmen izne çıkabilen söz konusu adamı; Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı KOM Timi ve Merkez Jandarma Komutanlığı ekipleri “silah ticareti ile mücadadele” kapsamında yürüttükleri operasyon sırasında av tüfeği ve tabancayla ele geçirmişler…

Hiçbir fikir suçlusunun ya da benzer bir suçlunun siz cezaevinden izinli çıktığını hatırlıyor musunuz?

Ama kasten yaralama, kasten öldürme suçlarında karakolun ön kapısından girenler ya arka kapıdan ya da adliyelerden elini kolunu sallayarak “tutuksuz yargılanmak” gerekçesiyle serbest kalıyor…

Dikkat çekmek isteriz ki; Cezasızlık, katliamları, vahşeti artırıyor, pervasız insanlar daha da pervasız oluyor…

Bu durum da; yurttaşın adalete olan inancını, güvenini tamamen yitirmesine neden oluyor…

Adalete olan güvenin yeniden tesisi, hukukun üstün kılınması için yasalar titizlikle uygulanmalı… Gerçek suçlular, hele de bu kadar bariz bir şekilde katliam yaptıkları ortada olan suçlular cezasını çekmeli… Şiddet cezasız kalmamalı…

İyi haftalar

Umut Vakfı