Her geçen gün bunu daha da çok hissediyoruz…
Özellikle de kadınlar…
Bu arada İstanbul Bakırköy’de “pandemi nedeniyle cezaevinden izinli olarak salıverilenler”in eylemini gördünüz mü?
Gördünüz ise birkaç gün önce TÜİK’in 2020 yılında “cezaevlerindeki kişi sayısı yüzde 8.5 azaldı” açıklamasının da, suç işleme oranının düşmesinden değil de “pandemi izni”yle geçici tahliyelerden kaynaklandığını anlamışsınızdır…
Her neyse…
Bir gerçek var ki; şiddet söylemleri ülkede, hatta aile içinde bile şiddetin artmasına neden oluyor… Türkiye’nin en ücra sokaklarına kadar uyuşturucu ticaretinin yaygınlaştırılması, aile birliklerini temelden sarsıyor…
Tüm bunlara karşı ne mi yapılıyor?
Bunu devletin yönetim kadrolarını işgal edenlere sormak lazım…
Ama işte gerçek:
“Cezaevinden çıktı babasını katletti…”
Adana’da Sefa Kürce adlı kişi, evine gidip tartıştığı babası Cabbar Kürçe‘nin boğazını kesmiş…
“Genç kadının sır ölümü…”
İstanbul Gaziosmanpaşa’da bir çocuk annesi ve 8.5 aylık hamile Arzu D. (24), evde doğalgaz borusuna asılı halde bulunmuş… Kızlarının eşi ile problemlerle yaşadığını savunan aile, eşi Engin D. tarafından öldürülmüş olabileceğini iddia ediyor… Olay anında evde bulunan ve bütün anlara şahit olan küçük çocuğun kendilerine olayı anlattığını belirten bina sakini Nebahat B. de, “Çocuğa sorduk, annen nasıl öldü diye. Çocuk, babam annemi çok dövdü, ama çok sert vurdu sonra annem öldü. Annem ile babam çok kavga ettiler. Babam salıncağımı kesti, aldı getirdi anneme böyle yaptı” diye anlattığını söyledi.
“Boşanamazsın, dedi. Minibüsüyle çiğnedi…”
Evet, Ordu’da İbrahim Pişkin, kendisinden boşanmak isteyen Selime Pişkin’i çocuklarının gözü önünde minibüsle ezerek katletti…
Çok korkunç ve acımasızca… Bu ahlaksız adamın geride kalan 4 çocuğunu bile düşünmediği bir gerçek…
Ya tüm Türkiye’yi üzüntüye boğan ve evinde 12 kasaturadan 7 döner bıçağına pek çok kesici alet bulunan “Samuray Kılıçlı”, uyuşturucu müptelası caninin sokak ortasında, 28 yaşındaki genç mimar Başak Cengiz’i öldürmesi olayına ne dersiniz…
Hemen her gün yaşadığımız bu ve benzeri olaylar; ülkemizde artan “nefret, eziyet ve şiddetin” kanıtı değil mi?
İnsanlar aile içinde bile güvensiz haldeler…
CHP Bilim Platformu artan şiddet olaylarıyla ilgili “Otoriterlik İklimi” başlıklı bir rapor hazırlamış… “Otoriterlik İklimi, Şiddeti ve Eziyeti Artırıyor; Güven, Hoşgörü ve Dayanışma Aşınıyor” notunun bulunduğu rapora göre; “ayrımcılık” zirvede… Yani Türkiye. 41 OECD (İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) ülkesi arasında ayrımcılığın en yüksek olduğu ülke… Dünya Refah Endeksi sıralamasında ise 167 ülke içinde 33 sıra gerileyerek 154’üncü sıraya yerleşmiş durumda. Şiddet içeren suçlar, iç çatışmalar, mülkiyet suçları, siyasi suçlar açısından da 167 ülke arasında en güvencesiz 147’nci ülke… Dünya Mutluluk Raporu’nda 156 ülke arasında son 2 yılda 25 sıra gerileyerek 104’üncü sıraya düştü… Keza; TÜİK’in Yaşam Memnuniyeti Araştırması’na göre 2020’de her iki yurttaştan biri kendisini mutsuz hissetti…
ANKA’nın haberleştirdiği raporda; 2019 yılında silah bulundurma ruhsatı için 13 bin 206 başvuru yapılırken 2020’de yüzde 34 artışla 17 bin 751 başvuru yapıldı. Raporda; “2011 yılında 9 milyon olduğu düşünülen bireysel silah sayısının 2021 yılı itibariyle yüzde 85’i ruhsatsız olmak üzere 25 milyona ulaştığı iddia edildi. 2014’te basına yansıyan silahlı olayların sayısı bin 499 iken 2021 yılının ilk 9 ayında 2 bin 592 olduğu ve aradaki artışın yüzde 73 olduğuna dikkat çekildi” denildi…
Çocuk istismarında artışa ve son 10 yılda erkeklerin 3 binden fazla kadını öldürdüğü bilgisine de yer verilen raporda ayrıca şu saptamalar yapıldı:
“Türkiye, OECD ülkeleri arasında kadına karşı şiddetin en yaygın olduğu ülke konumunda. 2021 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’nda ise 156 ülke arasında 133. sırada yer aldı. 2016’da kadınların yüzde 53’ü şiddeti en önemli problem olarak görürken 2020’de bu oran yüzde 66’ya yükseldi. 2012’de 139 bin olan koruma talebi sayısı 2020’de yüzde 114 artışla 339 bin 792’ye yükseldi. Türkiye; Sessiz Hayvan Zulmü Endeksi’nde gösterdiği kötü performans nedeniyle 50 ülke arasında 33. sırada yer aldı. Yalnızca 2020 yılında 22 milyon 735 bin 267 hayvan işkenceye maruz bırakıldı.”
Aksini iddia edebilir misiniz?
Ve kadınlar; 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne hazırlanıyorlar… İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmemeye kararlılar…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN