Türkiye son yılların en kanlı seçimine şahit oldu… Muhtarlık için çıkan kavgalarda satırlar, bıçaklar, tabancalar, tüfekler konuştu; seçilen adaylar bile masalarına oturamadan öldü… İntihar eden muhtar adayları ve heyecandan kalp krizi geçirip ölenleri de sayarsak seçim sürecinde yaşanan olaylarda ölü sayısı 25’i geçti, yüzlerce insan da yaralandı…
30 Mart yerel seçimlerini geride bıraktık, ama tartışmaları hâlâ sürüyor. Sandıklar yapılan itirazlar üzerine bazı illerde bir değil 15 kez sayılırken bazı illerde itirazlar kabul bile görmüyor… O nedenle böyle giderse seçimleri uzun bir süre daha çok konuşacağız ve tartışacağız gibi gözüküyor.
Özellikle küçük yerlerde bir güç ve iktidar aracı olarak algılanan muhtarlık seçimlerinde bile aileler ve muhtar adayları birbirine girdi…
“Neden bana ya da bize oy vermedin” sorusuyla başlayan tartışmaların ardından katliamlar yaşandı. İstatistiklerde, bireysel silahlı şiddetin yok denilebileceği ender illerden olan Tunceli’de bile muhtarlık seçimi yüzünden adam öldürüldü. Tunceli’nin Pertek İlçesi Bulgurtepe köyünde eski muhtarın yakınları yeni seçilen muhtarın evine baskın düzenleyince kan aktı. Yeni muhtar Hasan Yıldız’ın evine gelenlere silahla ateş açması sonucu bir kişi öldü. Şaşırtan bir olay da yine Tunceli gibi bireysel silahlı şiddetin en az görüldüğü Hatay’da yaşandı…
Şanlıurfa Hilvan’a bağlı Yuvacık köyünde yedi kişi (iki muhtar adayı da dahil), Hatay Kırıkhan’a bağlı Gölbaşı köyünde biri kadın üç, Gaziantep Oğuzeli (muhtar adayı) ve Şahinbey ilçeleri, Diyarbakır Silvan Dağcılar köyü, Karaman Ermenek Kazancı Beldesi’nde, Aksaray Borucu, Sivas Yıldızeli Söğütlüpınar köyü, Şırnak İdil Tekeköy, Erzurum Aşkale ve Hınıs ilçeleri, Siirt Tillo (belediye başkan adayı) ile İzmir Torbalı’da birer kişi çıkan olaylarda öldü…
Mersin Erdemli Koyuncu Mahallesi’nde yeniden seçilen 55 yaşındaki Adnan Gökçen ise mazbatasını alamadan kalp krizi geçirerek öldü. Muhtarlık tartışmaları yaşanan Bartın Karamazak köyünde gözaltına alınan bir kişi de karakolda kalp krizi geçirerek yaşama veda etti. İzmir Tire Dereli köyünde üç muhtar adayından biri olan 49 yaşındaki Mustafa Gacar (49) av tüfeğiyle intihar etti. Trabzon’da da, aranan ve yakalanacağını anlayan bir kişi sandık başında kafasına ateş ederek intihar etti…
Mardin’in merkez Artuklu İlçe Belediye Başkanlığı’nı kazanan ve kendisine bin 200 oy çıkan köye teşekkür ziyaretine giden 55 yaşındaki BDP’li Emin Irmak ağır yaralandı. Köyde muhtarlık yüzünden iki ailenin kavgalı olduğunu öğrenince barıştırmak isteyen Irmak, barışmayan tarafların kavgasında vuruldu…
Seçilir seçilmez içeri
Siirt Tillo’da ise 31 Mart günü kent merkezinde meydana gelen kavgada SP’li Belediye Başkan adayı Behmen Aydın öldü, beş arkadaşı yaralandı. Saldırıyla ilgili gözaltına alınan 15 kişiden, AKP’den Belediye Başkanı seçilen Mehmet Mesut Memduhoğlu Tillo ile dört kişi tutuklandı. Tillo 505 oyla birinci, 382 oy alan Aydın ise ikinci olmuştu… Mazbatasını alıp, koltuğuna oturamadan cezaevine giren AKP’li Memduhoğlu Tillo ile diğer dört kişinin “kasten adam öldürmeye teşebbüs” ve “yaralama” suçundan tutuklu yargılanmasına karar verildi.
Gördüğünüz gibi gerçekten kıran kırana, yani öldüren öldürene bir seçim yarışı yaşadık… Hala da yapılan itirazlar üzerine bazı yerlerde sayımlar sürüyor…
Hürriyet’ten İpek İzci’nin haberine göre, Şanlıurfa Ceylanpınar’da BDP’nin seçim sonuçlarına yaptığı itirazın reddedilmesinin ardından 3 Nisan günü İlçe Seçim Kurulu’na giderek mazbatasını alan AKP’li yeni Belediye Başkanı Menderes Atilla, ellerinde “uzun namlulu silahlar” bulunan adamlarıyla birlikte ilçe içinde tur attı. Çarşı merkezinde bulunan esnafı ziyaret etti.
Uzun namluların gölgesinde esnaf ziyaretine polisten her hangi bir müdahale olmazken AKP İlçe Başkanı’nın yakınları oldukları öğrenilen silahlı bir grup ise 2 Nisan Çarşamba akşamı, seçim sonuçlarını protesto eden kalabalığın üzerine ateş açmış, şans eseri ölen ve yaralanan olmamıştı… Bu saldırıların görüntüleri de medyada yayınlanmıştı…
Türkiye Teksas’a döndü
Seçim süresince bireysel silahlar hep kullanıldı. Bu yorumun yayına girdiği Salı gününden önceki 3 günde de Türkiye’ye tam bir Teksas görünümü hakimdi. Cumartesi-Pazar ve Pazartesi günleri de, üçü intihar (ikisi beylik tabancasıyla) toplam 19 kişi ateşli silahlarla öldü, 10 kişi de yaralandı…
Psikolog Sait Özdemir’in belirttiği gibi “Türkiye’de 17 yaşına kadar çocukların yaklaşık 60 bin cinayet, ölüm ya da yaralanma sahnesi izlediği” düşünüldüğünde neden saldırgan bir toplum olduğumuz şaşmamak gerekiyor sanırım…
Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Dr. Ercan Tatlıdil, hoşgörü kanallarını kapattığımızda şiddetin devreye girdiğine dikkat çekerken Prof. Ferhat Kentel, siyasi kutuplaşmanın ülkeyi ikiye böldüğünü vurguluyor. Kentel’e göre, seçim sürecinde çıkan kavgalar sonucu yaşanan ölüm ve yaralanmaları “Bu kadar gergin ve ölümcül söylemlerin havada uçuştuğu, ‘istiklal savaşları’nın yaşandığı şeklindeki beyanlardan sonra ucuz atlattık”… Kentel, “Savaş dilinin bu kadar bariz bir şekilde kullanıldığı, sembolik şiddetin bu kadar bariz olduğu bir yerde çıkan kavgalar gayet beklenebilir şeyler. Bunca olan bitene rağmen halkın sağduyu sahibi olduğuna inanıyorum. Bu gerilimden sonra burun buruna cephe savaşlarına girişmiyorlar. Bunların yaşanmamasına da yatıp kalkıp dua edelim” diyor…
Tüm bu olaylara bir kez daha dikkat çekerek Umut Vakfı olarak “bireysel silahsızlanma”nın önemini vurguluyoruz. Şiddeti körükleyici, ayrıştırıcı söylemlerde bulunmamalarını tavsiye ettiğimiz yetkililerden, bu konularda daha duyarlı olmalarını, şiddeti önleyici tedbirler almalarını, bireysel silahlanmayla da ilgili gerekli yasaları çıkarmalarını istiyoruz…
İyi haftalar
Umut Vakfı
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN