ANKARA (AA) – Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Rıza Tümer, “Cinsel suçlar, şiddetin aile içinden kaldırılmasıyla engellenir. Ailesinde çocuk, eşini döven baba görürse veya ailesinde eşine hakaret eden, eşini küçümseyen bir baba görürse, bu şiddeti dışarıda karşı cinsine uygulayacaktır” dedi.
HÜ Adli Tıp Anabilim Dalınca üniversitenin Kültür Merkezi’nde, “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı İşlenen Denetimli Serbestlik Hükümlerinin Uygulanmasına Yönelik Ortak Dil Belirleme Çalıştayı” düzenlendi.
Tümer, çalıştay ile ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlardan Hükümlü Olanlara Uygulanacak Tedavi ve Diğer Yükümlülükler Hakkında Yönetmeliğin” 2016’da yürürlüğe girmesiyle, toplumda “kastrasyon yasası çıktı” gibi bir söylemin meydana geldiğini, fakat hukuk ve tıp alanında bu söylemin kısa zamanda çöktüğü değerlendirmesinde bulundu.
Son yıllarda Türkiye’de Özgecan Aslan cinayeti ve diğer cinsel istismar suçlarının yaşanmasından dolayı toplumun bu yönetmeliği can simidi gibi gördüğünü, ama gerçeğin böyle olmadığını ileri süren Tümer, şunları kaydetti:
“Yönetmelikte gerçekten tedavi olacak çok az kesim bulunuyor, ama bu suçluları, tutuklular arasından ayırarak doktora yönlendiremiyoruz. Çok az bir kesime mahkumiyeti sırasında parafili teşhisi koyuyoruz ve bu kişiler tıbbi tedaviyle düzelebilirler. Bu kesim, tüm cinsel suçtan mahkum olanların yüzde 1 veya 2’lik bir bölümüdür. Diğerleri bu suçları ağırlıklı olarak şiddet dürtüsüyle yaptığı için bu yönetmelikle kabul edilen tıbbi tedavinin bir faydası bulunmamaktadır.”
Tümer, çalıştayı, kastrasyonun yanlış imajını ortadan kaldıracak adımları atmaya yönelik ve cinsel suçu bulunan tutuklulardan tedaviye uygun olanların seçilebilmesi adına doğru çalışmaları yapmak için düzenlediklerini söyledi.
Türkiye’de son yıllarda artan cinsel suç artışının önlenebileceği en temel yerin aile olduğuna işaret eden Tümer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cinsel suçlar, şiddetin aile içinden kaldırılmasıyla engellenir. Ailesinde çocuk, eşini döven baba görürse veya ailesinde eşine hakaret eden, eşini küçümseyen bir baba görürse, bu şiddeti dışarıda karşı cinsine karşı uygulayacaktır. Cinsel suça karşı eğitimin en temel noktası ailedir. Bu davranışı ne kanunlarla değiştirebiliriz ne de başka bir şeyle. Cerrahi kastrasyon, çeşitli ülkelerde uygulanmaya devam ediyor. Bu uygulamalar kesin çözüm getirmemiştir. En temel çözüm aile içi eğitimdir.”
“Cinsel saldırı yönetmeliği kapsamında 11 bin 413 hükümlü bulunuyor”
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Hakim Burhanettin Eser ise yönetmeliğin “hadım yasası” gibi algılandığını, ama gerçeğin böyle olmadığını söyledi.
Eser, Türkiye’de cinsel suçlarda artış olduğunu ve bunun toplumun genelinde huzursuzluk yarattığını belirtti.
“Cinsel suçlarla mücadele, toplumun tamamını ilgilendiren ve toplumun birlikte mücadele etmesi gereken bir olgudur” ifadesini kullanan Eser, Türkiye’de yönetmelik kapsamında 11 bin 413 hükümlü bulunduğunu aktardı.
Çalıştayda, cinsel suç hükümlülerinin tedavisi ve yargılanma süreçleri, cinsel suçların, hukuki, psikiyatrik, etik ve dünyadaki uygulamaları konuları alanlarında uzman kişilerce ele alındı.
28.04.2017
Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.
SİZ DE YORUM YAZIN