“Kadının yazgısı ölüm olmamalı”…

Çorum Barosu Kadın Hakları Komisyonu’ndan Avukat Gülhan Keleş, şubat ayının son günlerinde boşandığı eşi tarafından erkek kardeşiyle birlikte öldürülen Gamze Kuru’nun ardından tepkisini bu sözlerle dile getirmiş…

Avukat Gülhan Keleş, “Yasalara rağmen kadınlar ölüyorsa, sorun yasalarda değil kafalarda” diyor…

Kesinlikle haklı…

Maalesef bugün Suudi Arabistan’da daha yeni kadınlar “kırıntı” halinde bazı haklara kavuşurken Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Türk kadınına seçme seçilmeden, resmi nikaha tüm hakları verilmiş. Yani bağışlanmış… Ancak 90 yıl sonra bakıldığında Türk kadının halinin her geçen gün içler acısı hale geldiğini gözlemliyoruz. Kadının ikinci sınıf vatandaş haline getirilmeye çalışıldığına, kadın cinayetlerinin arttığına, genç kızlara, kadınlara yönelik taciz ve tecavüzlerin arttığını, cinsel istismar davalarının her geçen yıl daha da çoğalıp mahkemelere yansıdığına (ki mahkemelere yansıyanın devede kulak olduğunu hukukçular da söylüyor) tanıklık ediyoruz…

BM Uluslararası Hukuk Komisyonu’ndaki tek Türk kadın üye Dr. Nilüfer Oral, “Hakları zorlukla kazandık. Gençler unutuyor. O zaman hakları kaybetmek kolay hale geliyor” diyor…

Hocam unutmak ne kelime, bugün öylesine cahilleştirilme aşılanıyor ki, pek çok kadın Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte ikinci sınıf vatandaşlıktan kurtulduğunu, laiklik sayesinde medeni bir yaşama kavuştuğunu, erkeklerle eşit hakları elde ettiğinden bile bir haber…

Neyse…

Eğer ki; kadın cinayetlerini önlemek istiyorsa Türkiye, her şeyden önce devletin kadına bakış açısını değiştirmesi gerekiyor. Erkek egemen bakış açısı yok edilmeli, kadına şiddetin bir insan hakları ihlali olduğu kabul edilmeli ve cezasının caydırıcı olması gerekli… Aileden-okula daha çocuk yaşlarda çocuklar cinsiyet eşitliği içerisinde yetiştirilmeli, kız ve erkek çocuğunun eşit olduğu algısı tüm eğitim süreci içerisinde adeta vurgulanarak beyinlere nakşedilmeli… Hatta, kız ve kadınlarla ilgili televizyonlara, basın yayın organlarına çıkıp, sosyal medyayı kullanıp cinsiyet eşitliğine aykırı abuk subuk açıklamalar yapanlar cezalandırılmalı ki, Türkiye nüfusunun yarısını oluşturan kızlar, kadınlar da, evlerinde, okullarında, iş hayatlarında, sokaklarda, kısacası her alanda bir insan olarak rahat, saygın bir şekilde yaşayabilsinler, ikinci sınıf vatandaş olmaktan kurtulabilsin… Sadece 8 Mart Kadınlar Günü’nde yapılan açıklamalarla anılıp, geçiştirilmesinler…

Bir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle pek çok yerde duyarlı kadınlar yine alanlara inip hak mücadelesi, eşitlik mücadelesi veriyor, vermeye çalışıyor… Ancak her gün, her yıl katlanarak artıyor kadın cinayetleri…

Kadınlar, aşağılanıyor, dövülüyor, bıçaklanıyor, kurşunlanıyor, yakılıyor, boğuluyor…

Daha düne kadar üstüne kuma getirilmesin, itilip, kakılmaya, şiddete ses çıkarmayan kadın, tüm bunlara karşı çıkıp ayrılmak isteyince, boşanmak isteyince “çok sevdiğini”, “kıskandığını” söyleyen kocası, eski kocası, sevgilisi ya da ayrıldığı sevgilisi tarafından acımasızca öldürülüyor…

Geçen yıl 472, son 2 ayda 76 cinayet

Bugün çocuklara yönelik tacizi önlemeye yönelik yasalarda ağırlaştırılmış cezalar getirilmesine yönelik çalışmalar sürerken ki, bu çok önemli, 2016 yılında 397 kadın cinayetinin yaşandığı ülkemizde, yüzde 19 artışla 2017 yılında 371’i silahlı toplam 472 kadın cinayeti yaşandı.

Kadınların katili en yakınındaki kişilerdi. Kadınlar, bir kaçı hariç boşanmak, ayrılmak istediği ya da birleşmek istemediği için sevgilileri, kocaları, eski kocaları ve eski sevgilileri, psikopat aşıkları tarafından, yakınları ise onlara sahip çıktıkları için öfkeli ‘damat’larca öldürüldü, yaralandı… Boşanmayı, terkedilmeyi hazmedemeyen öfkeli babalar, eşlerinin canını acıtmak için öz be öz evlatlarını bile acımasızca öldürdüler.

Umut Vakfı olarak gazetelerde günü gününe çıkan haberlerden derleyerek oluşturduğumuz istatistiklere göre, 2017 yılında yaşanan 472 kadın cinayetinde 387 kadın, çocuk ve yakını öldürüldü, bir kısmı ağır 204 kadın ve yakını da yaralandı… Yaralanan ve hastanelerde tedaviye alınanlardan daha sonra ne kadarının öldüğünü maalesef bilemiyoruz…

Kadına, çocuğa yönelik şiddet ve tacizin ürkütücü boyutta olduğunu her gün medyaya yansıyan haberlerden hepimiz tanığız.

Bu yılın ilk 2 ayında yani 59 günde de, 45’i güdük Şubat ayında olmak 79 kadın cinayeti medyaya yansıdı. 53’ünün silahlarla işlendiği bu cinayetlerde; toplam 67 kişi öldü,  25 kişi yaralandı…

 

En çok kadın cinayeti Aralık ve Eylül’de

Geçen yıl en çok kadın cinayeti Aralık ayında işlendi. Aralık ayında kadın cinayetleri tavan yaptı ve işlenen 52 kadın cinayetinde 36 kadın ile aile bireyi onları sevdiğini iddia eden erkekler tarafından öldürüldü, 21 kişi de yaralandı. En çok kadın cinayetinin işlendiği ikinci ay ise Eylül oldu. 48 cinayetin işlendiği Eylül’de ölü ve yaralı sayısının daha çok olması dikkat çekti. 42 kişinin öldürüldüğü bu ayda 31 kişi de yaralandı. Aralık ve Eylül’ü 45 cinayetle Ekim, 44 cinayetle Mayıs, 43 cinayetle Ağustos, 42 cinayetle Mart, 39 cinayetle Şubat, 38 cinayetle Temmuz, 35 cinayetle Kasım, 34 cinayetle Haziran, 29 cinayetle Nisan ve 23 cinayetle Ocak izledi…

Aylara göre kadın cinayetleri şöyle:

Ocak ayında: 17 ilde 20’si silahlı 23 kadın cinayeti,

Şubat ayında: 24 ilde 29’u silahlı toplam 39 kadın cinayeti,

Mart ayında: 23 ilde 35’i silahlı 42 kadın cinayeti,

Nisan ayında: 17 ilde 21’i silahlı 29 kadın cinayeti,

Mayıs ayında:  22 ilde biri dinamitle olmak üzere 33’ü silahlı 44 kadın cinayeti,

Haziran ayında:  23 ilde 27’si silahlı 34 kadın cinayeti,

Temmuz ayında: 24 ilde 32’si silahlı 38 kadın cinayeti,

Ağustos ayında:  25 ilde 29’u silahlı 43 kadın cinayeti,

Eylül ayında: 27 ilde 40’ı silahlı 48 kadın cinayeti,

Ekim ayında: 28 ilde 36’sı silahlı 45 kadın cinayeti,

Kasım ayında: 20 ilde 29’u silahlı 35 kadın cinayeti.

Aralık ayında: 26 ilde 40’ı silahlı 52 olay.”

Evet yine bu aylara bakıldığında; Ocak ayında işlenen kadın cinayetlerinde 23 kadın ve aile bireyi öldü, dört kişi yaralandı. Şubat ayında; 31 kişi öldü, 12 kişi yaralandı. Mart ayında 35’i silahlı 42 kadın cinayetinde 38 kişi öldü, 23 kişi yaralandı. Nisan ayında 24 kişi öldü, sekiz kişi yaralandı. Mayıs ayında 42 kişi öldü, 13 kişi yaralandı. Haziran ayında 26 kişi öldü, 16 kişi yaralandı. Temmuz ayında 34 kişi öldü, 19 kişi yaralandı. Ağustos ayında 26 kişi öldü, 25 kişi yaralandı. Eylül ayında 42 kişi öldü, 31 kişi yaralandı. Ekim ayında 38 kişi öldü, 16 kişi yaralandı. Kasım ayında 27 kişi öldü, 16 kişi yaralandı. Aralık ayında da, 36 kişi öldü 21 kişi yaralandı…

Yaklaşık yüzde 80’i silahlarla

Kadın cinayetlerinin yaklaşık yüzde 80’i silahlarla işlendi. 2017 yılında meydana gelen 371’i silahlı toplam 472 kadın cinayetinin bir kaçı beylik silahı olmak üzere 128’inde tabanca, 96’sında çeşitli tüfek, 146’sında kesici aletler kullanıldı. 101 kadın ise boğularak, dövülerek, arabayla üstünden geçilerek, başına sert cisimle vurularak veya yüksekten atılarak öldürüldü…

En çok kadın cinayeti işlenen iller

Yerel ve ulusal medyada her gün çıkan haberlerden derleyerek oluşturduğumuz istatistiklere göre; 81 ile sahip Türkiye Cumhuriyeti’mizde 62 ilde geçen yıl kadın cinayetleri yaşandı. En çok kadın cinayeti; 60 olayla İstanbul’da yaşandı. İstanbul’u 30 kadın cinayetiyle Adana, 22’şer kadın cinayetiyle Antalya ve Samsun, 21’er kadın cinayetiyle Bursa ve İzmir, 19 kadın cinayetiyle Ankara, 18 kadın cinayetiyle Gaziantep ve 17 kadın cinayetiyle Urfa izledi… En çok kadın cinayetinin işlendiği iller sıralamasında; Konya 15 kadın cinayetiyle onuncu, Kayseri 14 kadın cinayetiyle onbirinci, Kocaeli ise 13 kadın cinayetiyle onikinci sırada…

En çok kadın cinayetinin işlendiği İstanbul’da işlenen 60 cinayetten 10’unun Mayıs ayında işlenmesi dikkat çekiyor.

Hangi ilde ne kadar kadın cinayeti işlendiğine aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

http://umut.org.tr/kadin-cinayetleri-2017/

Bölgeler

Bölgeler bazında bakınca da; Marmara Bölgesi 120 kadın cinayetiyle en çok cinayetin işlendiği bölge olarak dikkat çekiyor. Bölgede; İstanbul 60 cinayetle birinci sırada, Bursa 21 cinayetle ikinci sırada, Kocaeli 13 cinayetle üçüncü sırada, Balıkesir 8 cinayetle dördüncü, Sakarya 7 cinayetle beşinci sırada.

Akdeniz bölgesi 72 kadın cinayetiyle en çok kadın cinayetinin işlendiği ikinci bölge. Bölgede en çok kadın şiddetinin yaşandığı iller Adana ve Antalya… Adana 30 cinayetle hem bölgenin birincisi, hem de Türkiye genelinde ikinci. Antalya 22 kadın cinayetiyle ikinci sırada, Hatay ise 8 cinayetle üçüncü sırada.

En çok cinayetin yaşandığı üçüncü bölge İç Anadolu Bölgesi. Bölgede yaşanan 69 kadın cinayetinin 19’unun Ankara’da, 15’inin Konya’da, 14’ünün Kayseri’de yaşandığı dikkat çekiyor. Nasıl ki; Adana bölgesinde yaşanan olaylar nedeniyle masaya yatırılması gereken bir il ise İç Anadolu Bölgesi’nde de Kayseri ve Konya öyle… Zira Konya’dan ayrılan Aksaray’da 7, Karaman’da da 3 kadın cinayeti dikkat çekiyor…

Ege bu yıl dördüncü sırada. 68 kadın cinayetinin yaşandığı Ege’de bu cinayetlerin 21’inin İzmir, 10’arının Aydın ve Manisa, 9’unun Denizli, 8’inin Muğla, 4’ünün Afyon, 3’erinin de Uşak ve Kütahya’da yaşandığı görülüyor.

Karadeniz ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi 61 er kadın cinayetiyle beşinciliği paylaşıyor. Karadeniz Bölgesi’nde Samsun 22 kadın cinayetiyle birinci gelirken Bolu, Çorum, Tokat, Trabzon’da 5’er, Giresun, Zonguldak’ta 4’er, Sinop’ta 3, Ordu, Kastamonu, Düzce’de 2’şer, Karabük ve Amasya’da da 1’er kadın cinayeti yaşandı geçen yıl.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise bireysel silahlı şiddet olaylarında olduğu gibi kadın cinayetlerinde de Gaziantep birinci sırada. 18 kadın cinayetinin işlendiği Gaziantep’i 17 cinayetle Şanlıurfa en yakından takip ediyor. Diyarbakır’da da, yaşanan 10 kadın cinayeti basında yayımlandı…

Doğu Anadolu Bölgesi kadın cinayetlerinin en az yaşandığı bölge gibi görülüyor… Bölgede yaşanan 21 kadın cinayetinden 6’sının Van’da, 4’ünün Malatya’da, 3’ünün Ağrı’da, 2’şerinin Elazığ ve Kars’ta, 1’erinin de Hakkari, Muş, Bingöl ve Erzurum’da yaşandığı basına yansıdı. Özellikle doğu bölgelerinde kadın cinayetleri son yıllarda “şaibeli intihar” olarak kayıtlara geçiyor… Bu nedenle “intihar” deyip geçmemek, erkek egemen bakış açısıyla bakmamak, söz konusu intiharları araştırmak, engellemek başta da dediğimiz politikaları, eğitim anlayışını, hukuksal anlayışı hayata geçirip engel olmak gerekiyor…

Ki, yıllar sonra da olsa; intihar diye kayıtlara geçen pek çok olayın cinayet olduğu ortaya çıkıyor…

Adıyaman, Artvin, Bitlis, Çanakkale, Çankırı, Erzincan, Gümüşhane, Kırklareli, Kırşehir, Nevşehir, Rize, Tunceli, Bayburt, Kırıkkale, Şırnak, Bartın, Ardahan, Iğdır, Osmaniye geçen yıl kadın cinayeti yaşanmayan 19 kent…

Bölgelere göre artış ve azalış

Bölgeler bazında bakıldığında ayrıca, Ege ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde kadın cinayetlerinin önceki yıla göre azaldığı dikkat çekerken diğer bölgelerde, özellikle de Marmara, İç Anadolu ve Karadeniz bölgesindeki artışlar rakamlara yansıyor…

Marmara Bölgesinde 2016 yılında 77 olay yaşanırken 2017’de 120 yükseldiği, İç Anadolu’da bir önceki yıl 48 olan kadın cinayetleri sayısının 69’a, Karadeniz’de 45 olan cinayet sayısının ise 61’e çıktığı görülüyor…

Bölgelere göre 2016 ve 2017’de işlenen kadın cinayetleri sayısı ve 2 yıl arasındaki artış azalış yüzdesi ise şöyle;

 

Umarız kör olan gözler görür, sağır olan kulaklar duyar, gerekli duyarlılık gösterilir ve gerekli çalışmalar yapılır da, her yıl daha da artan kadın cinayetleri azalır…

İyi haftalar

Umut Vakfı