Post image
Yasak Yayınlara Vâkıf Olanlar ve Olamayanlar (08.01.2013)

Fikret İlkiz

CHP İstanbul Milletvekili Dr. Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanı tarafından yanıtlanması talebiyle soru 20 Eylül 2012 tarihinde ( TBMM 7/10701 esas numaralı) soru sordu. Soru şu:  “Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından, Ankara Mahkemelerinin bu güne kadar 453 kitap, 645 dergi, bildiri, afiş ve gazete için “yasak ve toplatma” kararı verdiği; hangi yayınların yasaklılık halinin sürmesi gerektiğini belirlemek üzere emniyette oluşturulan Güvenlik Şube Müdürlüğü, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü personelinden oluşan komisyonun, bu yayınları piyasadan ve arşivden bulamadığı için görüş oluşturamadığı belirtilmiştir. Aynı yazıda yayınların bulunamaması nedeniyle, emniyet personelinin içeriğine vakıf olduğu 67 kitap, 16 dergi, bildiri, afiş ve gazetenin listesinin savcılığa gönderilen bu yayınların yasaklılık hallerinin sürmesinin talep edildiği açıklanmıştır. Bu bağlamda,

1. Hukuk devleti bağlamında ve 21. yüzyıl Türkiye’sinde bulunamayan kitapların dahi yasaklanmasının hukuki gerekçesi nedir?
2. Yasaklanan kitaplar arasında bulunan “CHP ve Ecevit’i Tanıyalım”, “National Geographic Atlas of The World”, “Azizname”, “Türkiye’de İnsan Hakları Panoraması”, “Nazım Hikmet’in Bütün Eserleri” ve “Komünist Manifesto” gibi yayınların yasaklılığının devam etmesinin hukuki dayanakları ile anılan yayınların hukuk düzeninde oluşturacağı tehlikeler nelerdir”

Sorudan anladığım, Emniyet’de oluşturulan Komisyonun görevi, 1952 yılından itibaren 31.12.2011 tarihine kadar hangi yayınlar hakkında toplatma, yasaklama kararları varsa bunları tespit etmekmiş. bu tespitten sonra da eğer hakkındaki toplatma veya yasaklama kararının devamı istenilen bir “yayın” varsa, Savcılıklara bildirmekmiş. Onlarda mahkemeye başvuracak. Böylece yayınlar hakkında verilmiş önceki “yasaklamanın” devamı veya kaldırılması hakkında mahkeme karar verecek.

Soru önergesine göre, “…Güvenlik Şube Müdürlüğü, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü personelinden oluşan komisyonun, bu yayınları piyasadan ve arşivden bulamadığı için görüş oluşturamadığı belirtilmiştir.”  Eğer yanlışım varsa düzeltin lütfen, şöyle anladım… Komisyon hakkında yasak kararı verilmiş yayınları piyasadan aramış, yok. Arşivden aramış bulamamış, yok. Bu yasak “yayınlar” ve kararları bulunamadığı için “bir görüş” oluşturamamış. Demek ki görüş, yok.  Sorulan soruyu doğru mu okumuşum, vardığım sonuçlar doğru mu?

Soru önergesinde yazılı olana göre; “Aynı yazıda yayınların bulunamaması nedeniyle, emniyet personelinin içeriğine vakıf olduğu 67 kitap, 16 dergi, bildiri, afiş ve gazetenin listesinin savcılığa gönderilen bu yayınların yasaklılık hallerinin sürmesinin talep edildiği açıklanmıştır.” 

Yani, yayınlar ve belki de kararlar yok ama “emniyet personelinin içeriğine vakıf olduğu” 67 kitap, 16 dergi, bildiri ve afiş ve gazete için yasaklılık hallerinin sürmesi istenilmiş. Demek ki bu liste, yayın içeriğine emniyet personelinin  “vâkıf olması” ile oluşturulmuş. Demek ki hangi yayının yasaklılık halinin sürmesi gerektiği, emniyet personelinin yayın içeriği hakkındaki “vukufuna” bağlı. Mahkeme kararına, başka bir idari merci kararına bağlı değil… Bu duruma vukufum doğru mudur bilmiyorum ama yasak yayınlara “vakıf” olanların “listesini” bilmek isterim doğrusu…

Bu sonuçtan başka bir sonuç daha çıkar mı?  Örneğin öğrencilerin evlerinde yapılan aramalarda ele geçen “yasak yayınlara” emniyet personelinin “vâkıf” olması ve “vukufuna” bağlı olarak; bu yayınlar  “silahlı/silahsız/gizli örgüt”  kurmak, yönetmek ve/veya üye olmak suçunun delili sayıldığı için mi toplandı ve iddianamelere delil diye yazıldı? Ya da bu nedenle “tutuklama” kararları verildi mi? Aramalar sırasında, kitapların içeriğine vâkıf olanların vukufundan dolayı mı öğrencilerde bulunan kitaplar “yasak yayın” ve delil sayılıyor?

Soruya İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin imzasıyla verilen yazılı yanıt şöyle: “…Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 78 inci maddesinde yapılan düzenleme 02.07. 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Anılan Kanun çerçevesinde 1952 yılından 31.12.2011 tarihine kadar çeşitli mahkemeler tarafından toplatma, yasaklama ve durdurma kararı verilen yayınlarla ilgili olarak 81 İl Valiliğimiz tarafından gerekli çalışmalar tamamlanarak Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilmiştir. 03.01.2013 tarihine kadar mahkemelerce aksine bir karar alınmadığı takdirde toplatma kararları Kanun gereğince yürürlükten kalkacaktır”

Adı geçen Kanun 2 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmemiştir. 6352 sayılı Kanunun 78 inci maddesi ile yapılan düzenleme, aynı Kanunun 106 ıncı maddesinin (b) bendi gereğince 5 Temmuz 2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. “GEÇİCİ MADDE 3” olarak kabul edilen bu düzenleme 5187 sayılı Basın Kanununa eklenmiştir. 2 Temmuz 2012 Kanunun TBMM’de kabul tarihidir, 5 Temmuz 2012 yürürlülük tarihidir.

5817 sayılı Basın Kanunu Geçici Madde 3’e göre; 31.12.2011 tarihine kadar mahkemeler, yetkili mülki idari amirlikleri ve diğer makamlarca basılı yayınlarla ilgili olarak verilmiş toplatma, yasaklama, dağıtım ve satışın engellenmesi kararları, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde, yetkili ve görevli mahkemeden bu yasaklılığın devamı niteliğinde bir karar alınmamış olması durumunda kendiliğinden hükümsüz hale gelir. Geçici Maddeye göre, bu tür kararlarla ilgili mevcut bilgi ve deliller kolluk tarafından iki ay içinde Cumhuriyet Savcılığına iletilecekti. Yani bu iş zaten 5 Eylül 2012 tarihinde bitmiş olmalıydı. Kanuni görevin nasıl bittiği anlaşıldı.

Bu durumda Bakanlık yanıtında maddi bir hata sonucu olarak yazılan 3 Ocak 2013 tarihinde süre sona ermiyor.  5 Ocak 2013 Cumartesi günü altı aylık süre bitiyor. Yani altı aylık süre, 7 Ocak 2013 tarihinde mesai bitimi ile sona eriyor. Bakalım acaba hangi mahkeme(ler), hangi yargıç(lar), hangi kitap(lar), hangi basılı yayın(lar) hakkında nasıl ve ne şekilde kararlar verecek ve bu kararlar kimlere ve nasıl tebliğ edilecek ve kimler nasıl itiraz edecek? Hangi yayınlar, nasıl yasaklı olmaktan çıkacak?

1952 yılından 31.12.2011 tarihine kadar yasaklama ve durdurma kararı verilen yayınlarla ilgili olarak 81 İl Valiliği tarafından gerekli çalışmalar tamamlanarak Cumhuriyet Başsavcılıklarına yasaklanacak yayınların listelerinin gönderildiğine “vâkıf” olduğumuza göre;

Listesi elinizde olduğundan ve kararları bildiğinizden dolayı, 31.12.2011 tarihine kadar hakkında toplatma, yasaklama ve durdurma kararı verilmiş olan basılı yayınlar hangileridir?

Yayınlar hakkında bu tespiti yapmış olduğunuza göre;  toplatma, yasaklama ve durdurma kararlarından hangilerinin devamı istenilmiştir?

İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı veya Başbakanlık veya kanunu yürütmekle görevli Bakanlar Kurulu veya yargı mensubu basın sözcüleri veya basın savcılıkları bu soruları yanıtlasın ve kamuoyuna açıklansın… Bizi aydınlatın lütfen! Ne yasak, ne yasak değil bilelim.

Madem ki “ileri demokrasi” var… Mahkemeler, mülki idari amirlikler ve diğer makamlarca 1952 yılından 31.12.2011 tarihine kadar verilmiş “yasaklama kararlarını” ve “yasak” yayınların hangileri olduğunu bilmek istiyorum.  Bilgi verebilir misiniz? Acaba gün ışığında yönetim, tarzınız mıdır?

Fena halde merak içindeyim!

07 Ocak 2013

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN