Post image
‘Uyuşturucu kullanan personeli kim koruyor?’

 

CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kastamonu İl Müdürlüğü’nde görevli bir personelin, şahsi aracında 594 adet uyuşturucu ilaçla yakalandıktan sonra resmi görevine devam ettirildiği yönündeki iddiasını bir kez daha gündeme getirdi. Baltacı, iddiasını 27 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda gündeme getirmesinden hemen sonra şahsın görevden alındığını, 5 gün sonra da tutuklandığını iddia etti. Milletvekili Hasan Baltacı, söz konusu durumla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2022 yılı bütçesinin ele alındığı Plan Bütçe Komisyonu açıklamalarını sürdürdü.

“BU ÇOCUĞU KİMLER KORUYOR, KİMLER KOLLUYOR?”

Emniyet güçlerinin operasyon gerçekleştirerek 24 Mart 2021 tarihinde hakkında tutanak tuttuğu, 25 Mart 2021 tarihinde ise ifadesini aldığı şahsın buna rağmen resmi görevine 7 ay, 7 gün boyunca devam ettirildiğini öne süren Baltacı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a “Eğer bu çocuk suçluysa, neden ben açıklama yapana kadar görevinden alınmadı ve tutuklanmadı? Eğer bu çocuk suçsuzsa ben açıklama yaptıktan sonra neden görevinden alındı ve tutuklandı? Bu çocuğu 7 ay, 7 gün boyunca görevinde tutan, koruyan, kollayanlar hakkında soruşturma açıldı mı? Bu çocuğu kimler koruyor, kimler kolluyor? Bununla ilgili, Bakanlığınızın bir çalışması var mı?” sorularını yöneltti.

“TÜRKİYE’DE UYUŞTURUCU KULLANIM ORANI GİTTİKÇE ARTIYOR”

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı 2022 bütçesinin görüşüldüğü ve Bakan Derya Yanık’ın da katıldığı Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde konuşan CHP Milletvekili Hasan Baltacı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye son on yılda ekonomik, sosyal, kültürel bir çöküş yaşıyor. Özellikle genç işsizlik oranı artmış durumda ve özellikle gençlerimiz Türkiye’de geleceğine güvenle bakamaz durumda. Bir taraftan bu, bir taraftan da basına ve kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, Türkiye’de uyuşturucu kullanım oranı gittikçe artıyor. Son 10 yılda Türkiye’de uyuşturucu kullanım oranı yüzde 189 artmış durumda ve yine, basına yansıyan bilgilere ve iddialara baktığımızda Türkiye, uyuşturucu satış trafiğinin önemli kilit noktalarından birinde yer alıyor. Bu kapsamda, Bakanlığınızı da ilgilendiren bir konudan bahsetmek istiyorum. Kastamonu Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde gazi yakını olduğu gerekçesiyle elektrik teknisyeni olarak göreve başlamış, 22-23 yaşlarındaki bir gençten bahsetmek istiyorum. Bu genç, bir gazi yakını olduğu gerekçesiyle işe başlamış. Elektrik teknisyeni olarak görev yapacakken, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürünün bir süre şoförlüğünü yapmış. Bütün gazilerimiz başımızın tacı, dışarıda milyonlarca insan işsizken bu arkadaşımız iş bulmuş. Yalnız, Mart ayının 24’ünde Emniyet Müdürlüğü’nün yapmış olduğu bir operasyonda kendi özel arabasında tam 594 tane uyuşturucu ilaçla yakalanmış. Valilik tarafından muhakkik atanarak bir soruşturma başlatılmış. Ancak, görevden alınmamış. Bizim, 27 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapmış olduğumuz açıklamadan sonra görevinden alınmış. Bu zaman zarfı içerisinde Kastamonu merkezdeki görevinden İnebolu’daki huzurevine geçici görevle gönderilmiş. Şimdi sorum şu: Eğer bu çocuk suçluysa neden ben açıklama yapana kadar görevinden alınmadı ve tutuklanmadı? Eğer bu çocuk suçsuzsa ben açıklama yaptıktan sonra neden görevinden alındı ve tutuklandı? Bizim derdimiz, 22-23 yaşlarındaki bir genci mahkûm etmek, onunla uğraşmak değil. Ama bildiğiniz gibi, uyuşturucu satışı tek başına yapılan bir iş değil, organize yapılan, şebeke tarafından yapılan bir iş. Bu çocuğu 7 ay, 7 gün boyunca görevinde tutan, koruyan, kollayanlar hakkında soruşturma açıldı mı? Bu çocuğu kimler koruyor, kimler kolluyor? Bununla ilgili, Bakanlığınızın bir çalışması var mı.”

“YAPILMASI GEREKEN GENÇLERİMİZİN GENÇLERİMİZ ELİYLE ZEHİRLENMESİNİN ÖNÜNE GEÇMEKTİR”

Son bir yıl içerisinde Kastamonu’nun “pudra şekeri” olayıyla gündeme geldiğini belirten Baltacı, şunları söyledi:

“Kastamonu’nun Cumhuriyet tarihindeki yerine baktığınızda, uyuşturucu ve pudra şekeriyle gündeme gelmiş olması Kastamonuluları fevkalade üzüyor. Ama şu da bir gerçek ki gençlerimizin yine gençlerimizin eliyle zehirlenmesine asla müsaade etmeyeceğimizi buradan bir kez daha bildirmek istiyorum. Yine bir konuyu daha söylemek istiyorum; Bu şahıs, ben konuşma yaptıktan ve görevinden alındıktan sonra sizin milletvekilinizin yaptığı bir konuşmaya sosyal medyada altına şöyle bir yorum yapmış, arabasında 594 tane uyuşturucu hap bulunan çocuk benimle ilgili demiş ki; ‘Yalan konuşuyorlar, onları Rabb’ime havale ediyorum.’ Bu dil bana tanıdık geliyor; bu dil iktidarın dilidir, bu dil sizin dilinizdir. Bizim, yolsuzluklarla ilgili, kadın cinayetleriyle ilgili, uyuşturucu satışıyla ilgili yapmış olduğunuz tüm açıklamalara iktidarınız aynen böyle cevap veriyor; ‘Vatan bölünmez, ezan dinmez.’ Bu gençleri bilerek ve isteyerek bu yola sizler sürüklüyorsunuz. Şimdi, yapılması gereken, bu gence de el uzatmak kaydıyla, bu şebekeyi ortaya çıkartmak ve dediğim gibi, gençlerimizin gençlerimiz eliyle zehirlenmesinin önüne geçmektir. Bu sorumluluk başta Bakanlığınız olmak üzere iktidarınıza aittir.”  (Bülten)

(Kastamonu Açıksöz, 12.11.2021)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN