Post image
Tüm partilerden duyarlılık bekliyoruz…

Ne kadar dikkatinizi çekti bilemiyoruz, ama Samsun’da bir tas “çorba” için cinayet işlendi 6 Ekim günü…

samsun çorbaOlay Samsun’un Bafra ilçesi Cumhuriyet Mahallesi Gençlik Caddesi’nde meydana geldi. 51 yaşındaki Murat A., lokanta işleten Şükrü Sırıklı’yı telefonla arayarak evine çorba siparişi verdi. Sipariş gelmeyince tekrar telefon ederek iş yeri sahibiyle tartışan Murat A., daha sonra da lokantayı bastı ve 50 yaşındaki Şükrü Sırıklı’yı kurşun yağmuruna tuttu. Vücudunun çeşitli yerlerine beş kurşun isabet eden lokanta sahibi bir özel hastaneye kaldırıldı. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından ise Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Ancak yoğun bakım servisinde tüm müdahalelere rağmen üç gün sonra yaşam savaşını kaybetti…

Bafra’da çok sevilen bir insan olan Sırıklı’nın bir çorba için öldürülmesi büyük üzüntü yaratırken olay sonrası kaçan saldırgan ise yakalandı ve tutuklandı…

Umut Vakfı olarak tüm uyarılarımıza rağmen maalesef bireysel silahlanma sürüyor ve yine maalesef bir fındık kabuğunu bile doldurmayacak gerekçelerle cinayetler işleniyor…

Geçen hafta Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir, Umut Vakfı’nın bireysel silahlarla işlenen cinayetlerle ilgili istatistiklerine dikkat çekerek ‘Bireysel silahlanma’ uyarısında bulundu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na bir teklif verdi. Ülkemizde “ruhsatlı ve ruhsatsız bireysel silahlanmanın yaratacağı toplumsal tehlikelerin araştırılması ve alınacak tedbirlerin tespiti amacıyla bir Meclis Araştırması yapılmasını” teklif eden Murat Emir, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şeref Malkoç’un ruhsatlı silah alınmasının önünün açılacağı yönündeki açıklamalarını eleştirdi.

murat-emir-tum-parti-a126b781a7498a01cc37

“Devlet eliyle bireysel silahlanmanın artırılması, barışçıl bir toplumun inşasına değil şiddet kültürünün tırmanmasına yol açacaktır. Öncelikle hedeflenen bireysel silahlanmanın kontrol altına alınması değil bireysel silahsızlanma olmalıdır” diyen Emir, önergesinde bazı önerilerde de bulundu:

“Eğer bireysel silahlanmanın önü iktidar tarafından açılırsa, aynı hızla yayılacağı belli olan silahların sadece meşru müdafaa hakkına dayalı olarak kullanılacağının garantisini kim ve nasıl verecektir? Bu durumda kontrolsüz silah kullanımının önü nasıl kesilecektir?

Ülkemizde silah kullanımına bağlı suç ve şiddet olaylarının arttığı bilinmesine karşın yasal mevzuatta önemli eksiklikler bulunduğu görülmektedir. Öncelikle hedeflenen bireysel silahlanmanın kontrol altına alınması değil, bireysel silahsızlanma olmalıdır. Güvenlik elemanları dışında hiçbir birey silah taşımamalı ve bulundurmamalıdır.

Silah ruhsatlandırmasında, ruhsatı almak isteyen kişinin muayenesi ve silah edinme kararı tek hekim sorumluluğuna bırakılmamalıdır. Dünyada birçok gelişmiş ülkede bu görev sadece hekim sorumluluğunda değildir. Sağlık kurulu raporu, doğrudan ruhsat vermeye yetkili kuruma kapalı ve gizli olarak gönderilerek hekimlerin taraf olması ve olası menfi kararlar sebebiyle zarar görmeleri önlenmelidir.

Gelişmiş Avrupa ülkelerinde, kişi evinde silah bulunduracaksa eşine sorulur, işi yüzünden silah alacaksa avukat referansı gerekir. Kişinin başına iflas, şiddet veya ölümcül hastalık gibi olaylar geldiğinde silahına el konulur.”

6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu’nda değişiklik teklifi

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de, özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası bireysel silahlanmanın arttığını öne sürerek 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu’nda değişiklik yapılmasını istedi.

gürsel-tekin-670

Türkiye’nin bir an önce silah kullanmanın neredeyse doğal görüldüğü bir ülke görüntüsünden kurtulması gerektiğini ve bireysel silahlanmanın sonuçlarını ortadan kaldıracak düzenlemeleri ivedilikle gerçekleştirmesi gerektiğini belirten Tekin, kanun değişikliği teklifinde şu görüşlere yer verdi:

“Bireysel silahlanma eğilimi ne yazık ki dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılarak devam etmedir. Ülkemizde her yıl ortalama 5000 kişi bireysel silahlarla ölmektedir. Bu küçük çaplı bir savaş demektir. 

Bireysel silahlanma artıkça, suç sayısı ve insan hakları ihlallerini artmakta, sosyal adalete, gelişmeye ve barışa zarar vermektedir. Umut Vakfı verilerine göre; Türkiye’de 2016’nın ilk 9 ayında, kesici aletler ve ateşli silahların kullanıldığı olaylarda 1549 kişi hayatını kaybetti. Bu olayların yüzde 77’sinde ateşli silah kullanıldı. 

2012 yılında TBMM İçişleri Bakanlığı Silah Kanun Tasarısı Komisyonu’nda gündeme gelen silah sayılarına göre; o dönem Türkiye’de yüzde 15’i ruhsatlı, yüzde 85’i ruhsatsız 17 milyon bireysel silah bulunurken, 2016 itibarı ile bu sayının 25 milyona kadar ulaştığı düşünülüyor.

Veriler bu denli çarpıcı bir noktaya ulaşmışken ve siyasilere önemli görevler düşerken, 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrasında bazı siyasilerin yaptığı açıklamalarda; toplumun büyük bir kısmının silahlanmaya başladığı ve önümüzdeki günlerde ülkemizde bir  iç savaşın çıkabileceğine yönelik beyanları, iç barışımıza tuzak olarak görüyorum.

Bu beyanlar, bireysel silahlanmayı açıkça teşvik etmekte olup, toplumu silah karşıtlığı noktasında bilinçlendirmeye açıkça gölge düşürmektedir.

Ülkemizde zaten yüksek olan suç oranları göz önüne alındığında, öncelikle vatandaşlarımızın can güvenliğinin sağlanması, kanun dışı yaşam ve davranışların önlenmesi, güven ve huzur ortamının sağlanabilmesi için yasadışı ve yasal olarak silahlanmanın önüne geçilmesi zaruriyet oluşturmaktadır.”

Silah Ruhsatından Alınan Vergiler Artırılmalı

“Toplumsal sorunlarımızın çözümünde, barışçı, uzlaştırıcı ve sağduyulu olmalıyız” diyen Tekin’in, TBMM’ne verdiği kanun teklifi şöyle:

“MADDE GEREKÇELERİ

MADDE 1- 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanunun 6. Maddesinde yapılacak değişiklik ile silah taşıma ve bulundurma ruhsatlarında yenileme harcı süresi beş yıldan iki yıla indirilerek caydırıcılık sağlanması amaçlanmıştır.

MADDE 2- Yürürlük maddesidir.

MADDE 3- Yürütme maddesidir.

6136 SAYILI ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER HAKKINDA KANUNUN 6. MADDESİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNE DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1- 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanunun 6. Maddesinin 1.fıkrası aşağıdaki gibi değiştirilmiştir.

‘Bu Kanun kapsamına giren silahlar için verilen taşıma ve bulundurma ruhsatları yenileme harcı alınmak şartı ile iki yıl için geçerlidir. Ruhsatların veriliş sebeplerinin ortadan kalkması halinde ruhsat sahibi durumu ruhsatı veren makama altı ay içinde bildirmekle yükümlüdür. Aksine hareket edenlere bir daha silah ruhsatı verilmez.’

MADDE 2- Bu Kanun; Kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.”

samsun

Her iki milletvekiline de bireysel silahlanma konusundaki duyarlılıkları için Umut Vakfı olarak teşekkür ediyoruz. Başta da verdiğimiz örnek gibi fındık kabuğunu bile doldurmayacak gerekçelerle cinayetlerin işlenmemesi için Umut Vakfı olarak “Uyuşmazlıkların çözümünde hukukun üstünlüğünü sağlamanın ve barışçıl yolların tercih edilmesinin” önemine bir kez daha vurgularken tüm partilerden, milletvekillerinden “bireyse silahsızlanma”nın sağlanması konusunda duyarlılık, bu konudaki kanun çalışmalarında destek bekliyoruz…

İyi haftalar

Umut Vakfı

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN