Post image
Sesli kitaplar en iyi arkadaş oldu

 

Işıl ÇALIŞKAN

Sesli kitap uygulamaları revaçta. Elbette göz teması kurarak kitap okumayı tercih edenler de var, dinlemeyi tercih edenler de. Ortak görüş işitsel duyunun ağır bastığı durumda en iyi arkadaşın sesli kitap olduğu.

Uçsuz bucaksız kaynağa sahip bir kütüphane düşünün. Arabada, vapurda, yolda kısacası zaman mekân ayrımı olmaksızın her daim sizinle… Elbette sesli kitap uygulamalarından bahsediyoruz. Aziz Nesin’den Victor Hugo’ya, Sabahattin Ali’den Dostoyevski’ye Türkiye ve dünya edebiyatından binlerce yazarın başka seslerden dinlenebildiği teknoloji son dönemde tartışmaları da beraberinde getirdi.

Kitap, “Elle tutarak, gözle görerek okunur!” diyenler de var. Bunun pratik bir çözüm olduğunu söyleyen de… Ülkemizde de oldukça ilgi gören sesli kitap uygulamaları dünyasına girdik. Hem seslendirenlere hem de yazar/şairlere sorduk. Işıl Yücesoy, Beyti Engin, Buket Uzuner ve Haydar Ergülen’den dinledik.

TÜRKÇENİN DOĞRU KULLANIMI KRİTİK

Işıl Yücesoy Storytel’de Mina Urgan’ın Bir Dinazorun Anıları ve Bir Dinazorun Gezileri kitaplarını seslendirdi. Yücesoy, kitap seslendirme tecrübesini şöyle anlatıyor:

“Dünyanın en keyifli şeylerinden biri ama çok zor bir şeymiş. Teknik olarak sanki bir tiyatro oyunu gibi aldım anı olduğu için. Sanki karşımda Mina Urgan varmış ve seyirciye Mina Urgan varmış gibi…”

Yücesoy, sesli kitaba bakışını ise “Zaman kaybetmiyorsun. Eğer iyi bir Türkçe ve iyi bir vurgu ile sunulursa çok güzel bir tecrübe oluyor. Evet o kokuyu almak, o sayfaları görmek çok güzel bir şey olmakla birlikte zamanınız yoksa sesli kitap sayesinde o kitapla ilgili bir fikriniz oluyor. Okumaya büyük oranda katkısı olacağını düşünüyorum. Ekonomik olarak da daha avantajlı” diye anlatıyor.

SESLİ PERFORMANS BAMBAŞKA DENEYİM

Seslenen Kitap ile başlayıp Storytel’de sesli kitabı okumayı sürdüren Beyti Engin, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Beş Şehir’i, Sabahattin Ali’nin İçimizdeki Şeytan’ı, Zülfü Livaneli’nin Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm’ü gibi eserleri seslendirdi. Engin, seslendirme tecrübesini şöyle anlatıyor:

 

 

“Benim için hikâyeyi anlatmak çok önemli. Oynuyormuş gibi bir yerden okumayı tercih ediyorum. O yüzden yazarın anlatmak istediği rotadan sapmadan dinleyenin de zihninde canlandıracağı şekilde okumaya gayret gösteriyorum, ama zahmetli ve yorucu bir iş. Bir hikâyesi olan kitaplarda ben de daha rahat ediyorum. Sesli olarak performans sergilemek bambaşka bir şey. Çünkü orada sesinizle bir duyguyu hissettirmeye çalışıyorsunuz. Bir kitabı seslendirmeniz 12-13 gün sürebiliyor. Bütünlüklü bir iş çıkarmanız biraz zaman gerektiriyor.”

Engin, kitabı sesli olarak dinleme konusundaki görüşünü, “Görsel, dokunsal ve işitsel anlamda nasıl rahat ettiğinizle alakalı olarak değişiyor. İşitseliniz çok yüksek ise sesli kitaptan daha iyi bir arkadaşınız olamaz” şeklinde ifade ediyor.

 

 

Kitapları seslendirilen yazar Buket Uzuner’e sesli kitap uygulamalarını edebi açıdan nasıl değerlendirdiğini sorduğumuzda, “Sesli Kitap Uygulaması, bizim kuşağımızda 1980’lerin sonunda ‘walkman’ denen kulaklıklı kaset-çalarla başladı. Gezi kitaplarımda anlattığım interrail ve diğer uzun tren yolculuklarımda artık sırt çantamdaki kitap sayısını azaltmış, o zamanlar kasetlere okunmuş roman ve öyküleri dinlemeye başlamıştım. Hatırladığım ilk sesli kitap- yani kasetim bir Shakespeare oyuncusunun okuduğu, Virginia Woolf’un ‘Kendine Ait Bir Oda’sıydı. O kitabı daha önce okumuştum ama dinlemek büyük yenilikti o yıllarda. Benim için sesli kitabın en büyük özelliği seyahatlerde artık çok ağır kitaplar taşımadan kitap okuyabilmekti. Bu pratik bir çözüm. Asıl söylemek istediğim; görmemin ve duymanın iki farklı eylem olduğu. Görerek algılamak bambaşka bir entelektüel algı yaratıyor; o yüzden okumak, dinlemekten her zaman daha bireysel ve özgün” şeklinde yanıtlıyor.

 

 

DİNLEMEK OKURDA ALIŞKANLIK YARATABİLİR

İnce Tren adlı kitabı seslendirilen şair Haydar Ergülen ise sesli kitap için, “Görmeyenler, okuma yazma bilmeyenler, gözleri eskisi kadar seçmeyenler için iyi. Çocukluğumda Radyo Tiyatrosunu çok severek dinlediğim için bir tür okuma tiyatrosu gibi bakıyorum sesli kitaba. Ama henüz dinlemedim” yorumunda bulunuyor. Ergülen, sesli kitabının okuma oranına etkisi konusundaki görüşünü de şöyle ifade ediyor: “Dinlemek alışkanlık yaratır ve okumaktan çok dinlemeyi yeğlerler gibime geliyor. Ama doğrusu bilmiyorum, dünyada bu konuda yapılmış araştırmalar vardır, bizde çok yeni.”

(Birgün Kitap, 05.08.2021)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN