Post image
İhale pastası büyüyor bölüşenler değişmiyor

ihale

İSA SEZEN

İhale kanunu 11 yılda 32 kez değiştirilerek 135 maddesiyle oynandı. Son dönemde ihalelerin sürekli aynı şirketlere verilmesi, Kamu İhale Kurumu’nun şikâyet yağmuruna tutulmasına sebep oldu. 2010’da 63 milyar liralık pastayı 83 bin şirket paylaşırken, 2014’te 106 milyarlık ihale 48 bin şirkete verildi, bu da hem şikâyetleri haklı çıkardı hem de sistemi tartışmalı hale getirdi.

Yolsuzluk ve usulsüzlüklerin kaynağı olarak gösterilen kamu ihaleleriyle ilgili veriler, sistemdeki çarpıklığı gözler önüne serdi. 11 yılda 32 değişiklik yapılarak Kamu İhale kanunu’nun 135 maddesiyle oynandı. Kamu İhale Kurumu’nun (KİK) resmî verileri, her yıl büyüyen ihale pastasından aynı şirketlerin nemalandığını ortaya çıkardı. 5 yıllık verilere göre, ihale sayısı artarken, ihale alan şirket sayısı azaldı. 2010’daki 156 bin kamu ihalesi sonucu oluşan 63 milyar liralık pastayı 83 bin şirket paylaşırken, 2014’te 180 bin ihale sonucu 106 milyar liralık ihale 48 bin şirkete verildi.

Bu süreçte ihalelere yapılan itirazlarda da patlama yaşandı. İhaleyi kazanamayan şirketler, önce ihale yapan kamu kuruluşuna, sonra da KİK’e şikayet ediyor. Genellikle reddedilen itirazlar idare mahkemesine taşınıyor. Mahkemeler 2010’da KİK’in itirazlarla ilgili verdiği 208 ret kararını bozdu, su sayı 2014’te 596’ya yükseldi. Bu durum kurumun verdiği kararların giderek daha tartışmalı hale geldiğini ortaya koydu.

Bir diğer çarpıcı sonuç, ihalelere yapılan itirazlarla ilgili. İhaleye giren ancak kazanamayan şirketler itiraz etmek istemesi halinde ilk önce ihaleyi yapan kamu kuruluşunun kapısını çalıyor. İhaleyi yapan idareler genelde itirazları reddediyor. Bunun üzerine belli bir ücret yatırılarak Kamu İhale Kurumu’na şikâyet başvurusu yapılıyor. KİK’te de sonuç alınamazsa itiraz idare mahkemelerine taşınıyor. 5 yıllık rakamlar incelendiğinde KİK’in verdiği itirazın reddi kararlarının mahkemeler tarafından bozulma oranının hızla arttığı görülüyor. Mahkemeler 2010 yılında KİK’in itirazlarla ilgili verdiği 208 ret kararını bozarken bu rakam 2014’te 596’ya yükseldi. Bu durum kurumun verdiği kararların giderek daha tartışmalı hale geldiğini ortaya koydu. KİK’in itirazlar sonucu aldığı ihalenin iptaline yönelik kararların oranı da hızla azaldı. 2010’da 4 bin 91 itirazın yüzde 10,7’sinde ihale iptal kararı alan kurum, 2014’te incelediği 4 bin 251 başvurunun yüzde 6,77’si için iptal kararı verdi.

Kamu ihale sisteminde çok tartışılan değişikliklerden birisi de ihaleye itiraz bedelleriyle ilgiliydi. Geçen yıl Meclis’ten geçirilen torba yasayla ihalelere itiraz etmek isteyen şirketlerin Kamu İhale Kurumu’na ödedikleri ücretlerde iki ve üç kata varan oranlarda artış yapıldı. 2014 Mart ayından itibaren uygulanan yeni tarifeye göre yaklaşık maliyeti 500 bin liraya kadar olan ihalelerde itiraz bedeli 3 bin, 500 bin ile 2 milyon lira arasındakiler için 6 bin, 2 milyon ile 15 milyon lira arasındakiler de 9 bin ve 15 milyon lira ve üzerinde olan ihaleler için ise 12 bin liraya çıkarıldı. 2013’te 4 bin 964 olan şikâyet sayısı 2014’te 3 bin 837’ye geriledi. 2013’te toplam ihalelerin yüzde 4,36’sı şikâyete konu edilirken bu oran geçen yıl yüzde 3,92’ye geriledi. Kamu ihale uzmanları zaten yüksek olan itiraz bedellerinin üç kata varan oranlarda artırılmasının hak arama özgürlüğünü ciddi anlamda kısıtladığında hemfikir.

İhale istatistiklerinden çıkan bir diğer çarpıcı sonuç herkese açık ihalelerin oranının gittikçe düşmesi. Her şirketin teklif verebildiği açık ihalelerin sayısı azalıyor, sadece davet edilen şirketlerin girebildiği pazarlık usulü ihale sayısında ise dikkat çekici bir artış yaşanıyor. 2005’te ihalelerin yüzde 13’ü pazarlık usulüyle verilirken bu oran geçen yıl 28,3 ile zirveye çıktı. Yüzde 90’lara kadar yükselen açık ihale oranı ise 2014’te 71’e geriledi. 2002 yılında koalisyon hükümeti tarafından çıkarılan 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda son 11 yılda 32 kez değişiklik yapıldı ve 135 maddesi değiştirildi. Kamu İhale Yasası’nın en çok değiştirilen maddesi 3’üncü madde. Bu madde kamu İhale Kanunu’nun denetimi dışında kalan istisnaları anlatıyor. Bu istisnalar başlangıçta 5 maddeydi. Ancak yapılan değişikliklerle 25 istisnaya kadar çıkıldı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geçen kasımda Meclis’teki bütçe görüşmelerinde istisnai maddelerden rahatsız olduğunu açıkça itiraf etmiş “Elimden gelse Kamu İhale Kanunu’ndaki tüm istisnaları kaldırırım” demişti.

KİK’e şikayet yağmuru

Kamu ihale sistemi, ihaleye giren şirketler tarafından da eleştiri yağmuruna tutuluyor. Şirketlerin ihale sistemiyle ilgili yüzlerce şikâyeti KİK’in internet sitesinde yer alan Serbest Kürsü bölümünde yayınlanıyor. Abdulvahap U. isimli bir kullanıcı hizmet alımı ihalelerinde tekliflerin eşit çıkması halinde mali zararın net satışlara oranına bakıldığını, bu durumun istismarlara da kapı araladığını belirtiyor. Bazı şirketlerin milyonlarca liralık satış yaptığı halde bunu mali tablolarında 0.01 kuruş olarak gösterdiğini ve bu sayede ihaleyi kazandığını belirten Abdulvahap U. “Bu durum ihaleye fesat karıştırma ve resmi belgede sahteciliği özendirmekte ve hızlandırmaktadır. A firması çok daha fazla vergi ödediği halde B firmasının muhasebe hilesine yenik düşmekte ve ihale alamamaktadır. Bu açık haksızlığa lütfen dur deyin..” ifadelerini kullanıyor. İhale itiraz bedellerinin iki üç kat artırılmasına da büyük tepki var. Serbest Kürsü’ye yazan Abdulhalık D., itirazen şikayet başvuru bedellerinin artırılmasının hak arama yollarının kapanması anlamına geldiğini belirterek “Sektör haklı durumda şikayet bedellerinin iadesi beklentisi içindeyken hak arama yollarının tamamen kapanması anlamına gelen ve adil olmayan yeni düzenlemeden vazgeçilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullanıyor.

(Zaman, 13.07.2015)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN