Post image
Endişeli toplum kalp yoruyor

qweq

Sibel BAHÇETEPE

‘İbni Sina’ya borcumuzu ödemek istiyorum’ diyerek “Ben İbni Sina” adlı bir kitap yazan Prof. Dr. Gülümser Heper, bir yandan da modern tıbbın ruhunu nasıl kaybettiğini anlatıyor.

Ünlü Türk doktoru İbni Sina’nın hayatını romanlaştıran ve Sina’nın evrensel bir figür olduğunu vurgulayan Heper, “Bu romanı yazmamın bir diğer nedeni, İslam felsefesinin o dönemde tıbba ve bilime bakışını resmederek, günümüzde modern tıp olarak tanımlanan tıbbın ruhunu nasıl kaybettiğini anlatabilmekti” diyor. Heper, günümüz sağlık sistemini de şöyle değerlendiriyor: “Cumhuriyet döneminin sağlıkta sosyalizasyon dönemi bitti. Sağlıkta Dönüşüm Programı, bizzat kapitalizmin eliyle OECD ülkelerinin ve Dünya Bankası’nın teşvikiyle Türkiye’de yerleşti. Devlet elini sağlık hizmetinden çekerek sağlığı piyasa koşullarına ve değerlerine terk etti. Ancak harcanan para elde edilen sağlık anlamına gelmediği anlaşıldı.”

Korumayı unuttuk

Prof. Dr. Gülümser Heper ile sağlıkta yaşananları da konuştuk. “Sağlıkta sosyalizasyon döneminin bitmesiyle tıp eğitimi, semptomlar üzerine tedaviyi öğreten bir eğitime dönüştü” diyen Heper, “Toplumun gerçek sağlık ihtiyacı ve açığı göz ardı edildi. Örneğin çığ gibi büyüyen ve çağımızın salgını olan kalp hastalıkları, kanser gibi hastalıklarda koruyucu tedavinin yüzde 85 oranında başarılı olduğu bilinmekte. Bizde koruyucu tedavi öğretileceğine hasta tedavisi öğretilerek, kapitalizmin tüm sarf malzemeleri kullanıldı; bu süreçte sağlık personelinin emeği göz ardı edildi, uygunsuz sürelerde, şiddet ve tehdit altında çalıştırıldı” diye konuşuyor.

Prof. Dr. Gülümser Heper “Kalp damar hastalıkları fakir, stres altında çalışan, gelecek endişesi olan toplumların hastalığıdır. Taşeron işçilerde üç kat daha fazla kalp damar hastalığı olduğu çalışmalarla gösterilmiştir. Aslında fakir grup sağlık hizmetine en çok ihtiyaç duyan, ama en az ulaşan gruptur. Kalp damar hastalıklarının olmazsa olmazları, sosyal adalet, eşitlik, özgürlük, sevme, sevilme, ait hissetme, iş güvencesi, hukuk, güvenlik, yeterli ve doğru beslenme, sağlıklı çevre ve elbette eşit ve doğru bir sağlık hizmetidir” diyor.

(Cumhuriyet,27.12.2017)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN