Post image
Artık müteahhitler de silah taşıyabilecek!

 

Gökhan KAM

Ateşli Silahlar Yönetmeliği’nde yapılan son değişiklikle birlikte ruhsatlı silah alabileceklerin sayısı artırıldı.

Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik, geçtiğimiz günlerde 19. kez değişti. Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla yürürlüğe giren yeni yönetmeliğe göre  Cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve kuruluşların en üst yöneticileri de silah ruhsatı alabilecek.

Ayrıca, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Başkanı, üyeleri ve bu görevde bulunmuş olan kişiler ile büyükşehir belediyesi genel sekreteri, il özel idaresi genel sekreteri ve yine bu görevde bulunmuş olanlar da silah taşıyabilecek.

Silah taşıma ruhsatı alacak meslek gruplarına müteahhitlerinde eklenmesi akıllara müteahhitlik tehlikeli meslekler arasına mı girdi sorusunu akıllara getirdi?

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Jandarma Genel Komutanlığı’nın yayınladığı son rapora göre, silah bulundurma ruhsatı için 2019’da 13 bin 206 başvuru yapılırken, 2020’de bu sayı yüzde 34 artarak 17 bin 751 oldu. Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Faaliyet Raporu’na göre, 2019 yılında silah bulundurma ruhsatı için 13 bin 206 başvuru yapılırken 2020 yılında ise bu oran yüzde 34 artarak ve 17 bin 751’e çıktı.

“UZUN ZAMANDIR TARTIŞMA KONUSU”

Uzun süredir bazı meslek gruplarına taşıma ruhsatı verilmesinin tartışma konusu olduğunu söyleyen bireysel silahlanmayla mücadele eden Umut Vakfı’ndan Uzman Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan bazı meslek gruplarının bir süredir devletten silah taşıma ruhsatı talep ettiklerini söylüyor.

Silah edinimini kolaylaştırmak ya da silah taşıma ruhsatı alabilen meslek gruplarını arttırmanın silahla ilgili sosyal yarayı çözmediğini belirten Akcan, “Türkiye’de maalesef her yıl silahlı saldırılarda 10 bin kişi ölüyor. En az 20 bin kişi yaralanıyor. Kadına yönelik şiddetin yüzde 40’nda silah kullanılıyor. Yine Türkiye’de ergenlerin intiharında sıklıkla silah kullanılıyor” ifadelerini kullandı.

“BİREYSEL SİLAHLANMA HER YIL ARTIYOR”

Bireysel silahlanmanın her yıl yüzde 3 ya da yüzde 4 arttığına dikkat çeken Akcan, yönetmelikte bunlarla ilgili hiçbir şeyin olmadığını söylüyor.

Uzman Psikiyatr Akcan erkek silah alırken evdeki kadının da rıza alınması gerektiğini söyleyerek bir referans sistemi öneriyor. Akcan bunun yurt dışında örnekleri olduğunu da vurgulamakta. Akcan ayrıca, “Silah ruhsatı aldıktan sonra evde bulunduruyorsa, evde nerede bulunduruyor buna yönelik denetim sistemi yok” değerlendirmesinde bulundu.

“AĞIR CEZALAR GETİRİLMELİ”

Akcan, ayrıca silah alan bir kişinin depresyona girdiğinde, kadına şiddet uyguladığında veya boşanma aşamasında karakolluk olduğunda silahına el koyma gibi bir yönteminde olmadığını söyledi.

Özellikle pompalı silahlara ağır cezalar getirilmesi gerektiğini anlatan Akcan, “Reklam yasağı veya internetten satış yasağı yok. Toplumu silahla ilgili suçlardan caydırıcı olabilecek, ağırlaştırabilecek hiçbir düzenleme yok maalesef” şeklinde konuştu. Yönetmelikte yapılan değişikliğin bireysel silahlanmanın önüne geçecek bir düzenleme olması gerektiğini vurgulayan Akcan, “Türkiye’de şiddet vakaları her yıl artıyor. Bu nedenle bireysel silahlanmaya ilişkin ciddi tedbirlerin alınması gerekir” dedi.

“KEŞKE KİMSEDE SİLAH OLMASA”

Ateşli silah yönetmeliğinde yapılan düzenlemeden gazete haberleriyle haberdar olduğunu söyleyen Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren, “Keşke dünyada hiç kimsede silah olmasa diye düşünüyorum” diyor.

Son 3 yıldır müteahhitlerin silah bulundurma ruhsatının zaten olduğunu ileri süren İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Başkanı Tahir Tellioğlu da, “Eklenen kısmında nitelik ve şartların değişikliği oldu. Müteahhitliğin tehlikeli bir meslek olduğundan değil” açıklamasını yaptı.

“PARA HAREKETLİLİĞİ FAZLA BİR MESLEK”

Tellioğlu, geçmiş yıllarda silah ruhsatının özellikli bir şey olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Dağda bayırda çalışan, arıcılara, kuyumculara veriliyordu. Müteahhitlikte geçmişte istisna mesleklerdendi.”

Müteahhitliği para hareketliliğinin fazla olduğu bir mesleklerden olduğunu belirten Tellioğlu, “Bir bavul parayı inşaata götürüyorsun. Şantiyelerde gidip dağıtıyorsun taşeron firmalara işçilere. Hep şehir içerisinde değilsin. Buna istinaden verilmiş bir hak” diye konuştu.

(Haber Global, 23.09.2021)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN