Post image
Akraba cinayetlerindeki artış…

Anne-babasını öldüren çocuklar, yeğenlerini öldüren amcalar, amcalarını, dayılarını öldüren yeğenler, eniştesini öldüren kayınbiraderler, baldızını, kayınpederini, kayınvalidesini öldüren damatlar, birbirini katleden kuzenler…

İşte; her geçen gün akraba cinayetlerinin arttığı Türkiye’nin günümüzdeki “aile anotomisi”… Yoksa aile cinayetleri anotomisi mi demeli?

Son yıllarda sevgisizlik tohumlarının ekildiği, insan ilişkilerinde saygının adeta yok olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde aile ilişkileri de her geçen gün daha da yozlaşmış bulunuyor… Paralelinde ise şiddet olaylarının dozu her geçen gün artıyor…

Malumunuz; en basit trafik kazasının sonu cinayetle bitebilirken köpek için tartıştığı komşularını acımasızca katleden canilerle karşılaşıyoruz artık günlük yaşamımızda…

Keza kadınlar sevdiklerini, mutlu olacaklarını düşündükleri ve evlendikleri adamlar tarafından çocuklarının gözü önünde vahşice öldürülüyor her gün…  İşte en son işlenen kadın cinayetlerinden birisi Rize’deydi. 32 yaşındaki temizlik görevlisi Özlem’i cani kocası, üç çocuğunun gözü önünde otomobil jantıyla başına vurarak dövdü sonra da bıçaklayarak öldürdü…

Cani koca, kayınvalidesi ile eşinin arkadaşlarına; genç kadının yaralı haldeki fotoğrafını whatsapp üzerinden “Kızını yaraladım. Yine ölmedi, başında ölmesini bekliyorum. Gel al” diye yazarak atmıştı… İnsan bir yandan bu olaya inanamazken bir yandan da; bu cani koca da iyi halden yararlanıp kısa sürede çıkar mı acaba, diye düşünmekten alamıyor kendisini…

Bu olaydan bir kaç gün önce de, Denizli’de 1 aylık bebeği olan 18 yaşındaki İrem’i barışmak için gelen kocası beş el ateş ederek öldürmüştü. İrem’in annesinin damadını kışkırtıp, öz kızının öldürülmesine neden olduğunu insan hayretler içerisinde okuyor…

İnsanın ailesi katili olur mu? Maalesef olur, oluyor da… En namussuz, en ahlaksız insanların töre ve namus yaftasının arkasına saklanıp, öz çocuklarını öldürdüklerine, öldürttüklerine şahit oluyoruz bu ülkede…

Ki bu ahlaklı, namuslu geçinen insanlar miras ve hakka, adalete gelince ahlaklı paylaşmayı da inanın yaşamlarında bilmiyorlar…

Bilseler, son günlerde ayyuka çıkan aile içi, akraba cinayetleri böylesine artar mı?

İnanın hemen her gün Türkiye’nin dört bir yanında insanlar ailevi meselelerle, paylaşamadıkları arazi ve miras meselesi nedeniyle kardeşini, ana-babasını, kuzenlerini vs. öldürüyor…

Yani akraba cinayetlerinde önlenemeyen bir artış söz konusu son zamanlarda…

 

 

Bugün Haziran ayının 14’üncü günü olmasına rağmen 30’un üzerinde “aile içi şiddet-akraba cinayeti” basına yansımış bulunuyor…

Bakın en sakin, en hoşgörülü insanların olduğu düşünülen Çanakkale’de bile daha iki gün önce, Gelibolu’ya bağlı Ilgardere Köyü’nde hayvancılık yapan Mustafa K., anne ve babasını bıçaklayarak öldürdü.

Sakarya Hendek’te 11 Haziran’da akraba kavgasına karışan 12 kişi gözaltına alınırken yaralanan iki kişiden birisi öldü… Aynı gün Ardahan’da akrabalar arasında çıkan kavgada bir kişi ölürken üç kişi yaralandı. 12 kişi gözaltına alındı… Adana’da ise 24 yaşındaki Hakan Caymaz, husumetli olduğu akrabası Samet Caymaz‘ı (24) evinde ve babasının gözleri önünde tabancayla başından vurarak öldürdü.

Kütahya, Sakarya, Bursa, Ordu, Çorum, Elazığ, Sinop vs… Akrabalar arasında paylaşılmayan arsalar, meralar, verilmeyen haklar gibi gerekçelerle başlayan tartışmalar, cinayetlerle son buluyor… Kuzenler, amcalar, kardeşler oturup, tartışıp, birbirlerine haklarını adilce teslim etmek yerine birbirlerini katlediyorlar… Birileri ölüyor, birileri cezaevini boyluyor… Sağ kalanlar “Neden, ne kadar hata yaptık” diye düşünüyor mu acaba?

Ne dersiniz; ahlak yapısı aile ilişkilerini katliamlarla sonuçlandırmaya götürecek derece de mi dejenere oldu bu ülkede? Ve bozulan aile ilişkilerini, aile yapısını düzeltmek için ne yapmalı, nasıl bir yol izlenmeli? İlgili ve yetkililer ne yapıyor? Sadece seyretmekle mi kalıyorlar?

İşte size acilen çareler bulunması gereken bir konu daha…

Ki, emin olun ki; aile toplumun temel taşını oluşturmaktadır…

Emin olun, bu alanda sosyolog, psikolog, psikiyatr ve tüm ilgililerle yapılacak çözüm odaklı çalışmalar toplum yapısının düzeltilmesine hizmet edecektir…

İyi haftalar

Umut Vakfı

 

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN