Post image
2019’da 564, 2020’nin ilk 2 ayında 78 kadın cinayeti…

 

 

Kadın cinayetleri yüzde 32 azalmış…

Duyda, inanma!

Nerede, ne zaman, yoksa biz başka bir dünyada, başka bir ülkede mi yaşıyoruz?

İçişleri Bakanlığı, toplumun kanayan yarası haline gelen “kadın cinayetlerinin alınan tedbirler sonucu 2020’nin ilk 2 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 32 azaldığını” bildirmiş… Kadın platformu da, “Şubat’ta 22 kadın öldürüldü” açıklamasını yapmış…

Ne ala…

Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 85’inci yıl dönümü… Ve 8 Mart’ın Birleşmiş Milletler tarafından “Dünya Kadınlar Günü” ilan edilmesinin 43’üncü yılı…

Büyük Önder Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken kadınların gelişimine, cinsiyet ayrımcı politikaların ortadan kaldırılmasına büyük önem vermişti… Ve art arda da bu alanda devrimlerin yapılmasını sağladı, kadının özgürleşmesi, erkeğiyle omuz omuza olabilmesi için çabaladı…

Gelinen aşama?

Araplaşma hayali ve kadının yeniden erkeğin arkasına itilme, çocuk gelinliğe devamını sağlama hayalleri…

Cinsiyet ayrımcılığının ortadan kalkmasına önderlik etmesi gereken Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) onayladığı bir kitaba bakın: “Müzik haram, kadını öne alan filmler tehlikeli…”

Maalesef günümüzde, tarikatlar MEB’i ele geçirmiş, kadının çocuk gelin olup, köle olarak kullanılması için her tür zemini hazırlama çabasında…

Sadece Türkiye’de mi?

Tüm dünyada kadın olmak zor… Hem de çok zor… Kadın evde de, iş yaşamında da şiddetle, tacizle, mobingle karşı karşıya…

Kadına yönelik şiddet her alanda dünya genelinde katlanarak artıyor… Uluslararası verilere göre, 2018 yılında dünya genelinde 379 milyon kadın aile içi şiddete maruz kaldı, binlerce kadın öldürüldü, yaralandı… Keza iş yaşamında da torpilli değilse ne kadar akıllı, ne kadar becerikli, ne kadar okumuş olsa da 1-0 yenik başlıyor karşı cinse göre hayata… Günümüzde gelişmiş olduğu söylenen ülkelerde bile kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddetteki artış dikkat çekici boyutlara varmış bulunuyor…

Ülkemizde de, birçok nedenin yanı sıra son yıllarda yaşanılmasına göz yumulan yoğun yurtdışı göç dalgasıyla toplum yapımızda resmen çöküş yaşanıyor. Ve reyting kaygısı iddiasıyla yapılan televizyon programları da, insan kalitesinin artmasına, insanın gelişmesine değil adeta kalitesizleşmesine hizmet ediyor…

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve cinsel suçlardaki artış her geçen gün daha da artıyor… Aile içi şiddet, ailedeki deformasyon da çağ ilerlerken düzeleceğine televizyon programlarında da gözlemliyorsunuz, daha da kötü hale gelmiş bulunuyor…

Yani aile içi şiddet, erkek şiddeti toplumun temel problemlerinden biri… Kadın cinayetleri dünyada da, ülkemizde de çözülmeyi bekleyen en önemli sorunlardan biri…

Yüzde 27 arttı

Umut Vakfı olarak biliyorsunuz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir önceki yılın “Kadın Cinayetleri” ile ilgili istatistikleri açıklıyoruz… Bu alanda “farkındalık” yaratmak amacıyla ilk olarak 2015 yılında istatistik oluşturmaya başlamıştık… Ve o yıl; 309’u silahlı toplam 414 kadın cinayeti medyaya yansırken, bu cinayetlerde 414 ölüm, 91 de yaralama olmuştu.

Geçen yıl yani 2019 yılında ise Umut Vakfı olarak günü gününe tuttuğumuz istatistiklere göre; 2015 yılına göre yüzde 27 artışla 415’i silahlı toplam 564 kadın cinayeti yaşandı. Bu kadın cinayetlerinde 436 kişi öldü, 279 kişi de yaralandı.

2015 yılından 2020 yılına kadar 5 yılda ise toplam bin 753’ü silahlı 2 bin 324 kadın cinayeti yaşandı. Toplam bin 995 kadın ve aile bireyi öldürüldü, 915 kişi de yaralandı…

Sonuçta her gün; evde, sokakta, iş yerinde, otomobille seyrederken koca dehşetleri yaşanıyor ve  basına yansıyor… Arkadaşlık ya da evlilik teklifini kabul etmeyen genç kızlar, gördüğü şiddete dayanamayıp boşanmak, ayrılmak isteyen, barışma teklifini reddeden kadınlar geçen yıl da gözü dönmüş erkekler tarafından acımasızca vuruldu, boğuldu, işkence gördü, hatta koyun gibi kesilerek katledildi. Çocuklarının gözü önünde işlenen cinayetlerin kimisinde acımasız erkek kadının başını taşla ezdi, hatta yaktı… Ve de kadın cinayetleri sürüyor…

2020 yılının ilk 2 ayında yüzde 35 azaldığı öne sürülen kadına yönelik şiddetin geldiği boyutu; Meclis’te bütçe görüşmeleri sırasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın, Şiddeti Önleme Merkezleri (ŞÖNİM) ile ilgili yaptığı tek cümlelik açıklama da ortaya koyuyor:

 “81 ilde hizmete açtığımız Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezleri’nden bugüne kadar toplamda 514 bin kişi yararlanmıştır…”

Herkes ŞÖNİM’e mi başvuruyor sanıyorsunuz? Kol kırılır, yen içinde kalır, diyenlerin yanı sıra ŞÖNİM’den haberi olmayan o kadar çok insan var ki…

Gelelim 2019 rakamlarına…

2019 yılında yaşanan 415’i yani yüzde 46’sı silahlı 564 kadın cinayetinin yüzde 18’i tüfeklerle (109 olay), yüzde 28’i tabancalarla (150 olay ki, beylik silahlarıyla işlenenler de azımsanmayacak kadar), yüzde 28’i kesici aletlerle (156 olay) işlenirken yüzde 26’sında (149 olay) kadınlar boğuldu, darp edildi, işkence gördü, başı ezildi, yakılarak öldürüldü. Hem de sevdiğini, kıskandığını söyleyen sevgili, koca, ayrıldığı eş tarafından…

Aylara göre kadın cinayetleri

2019 yılında en çok kadın cinayetinin işlendiği aylar 56 olayla Eylül ve 54 olayla Aralık oldu. Haziran ve Ocak ayları ise olaylarda en çok ölümün yaşandığı aylar oldu… Cinayetlerin en çok silahla işlendiği ay olarak  Temmuz ayı dikkat çekti…

Aylara göre olay, ölü ve yaralı sayısı şöyle:

Ocak: 30 kentte 39’u silahlı 52 olay, 44 ölü, 44 yaralı

Şubat: 23 kentte 27’si silahlı 40 olay, 26 ölü, 18 yaralı

Mart: 26 kentte 29’u silahlı 42 olay, 31 ölü, 15 yaralı

Nisan: 22 kentte 31’i silahlı 39 olay, 39 ölü, 15 yaralı

Mayıs: 29 kentte 39’u silahlı 51 olay, 38 ölü, 21 yaralı

Haziran: 28 kentte 35’i silahlı 50 olay, 45 ölü, 16 yaralı

Temmuz: 31 kentte 42’si silahlı 50 olay, 40 ölü, 22 yaralı

Ağustos: 30 kentte 41’i silahlı 48 olay, 44 ölü, 24 yaralı

Eylül: 26 kentte 34’ü silahlı 56 olay, 41 ölü,25 yaralı

Ekim: 27 kentte 30’u silahlı 43 olay, 30 ölü, 22 yaralı

Kasım: 27 kentte 28’i silahlı 39 olay, 26 ölü, 19 yaralı

Aralık: 26 kentte 30’u silahlı, 54 olay, 32 ölü, 38 yaralı

 

 

Bölgeler bazında bakıldığında geçen yıllardaki sıralamanın değişmediği, ancak oransal anlamda artışlar olduğu görülüyor.

Nüfusun ve sanayinin yoğun olduğu Marmara Bölgesi en çok erkek şiddetinin basına yansıdığı bölge. 2018 yılında 141 kadın cinayetinin basına yansıdığı bölgede, 2019 yılında 159 kadın cinayeti yaşandı. Bu bölgede; 53’ü ölümlü 86 kadın cinayetinin yaşandığı İstanbul en çok kadın cinayetinin yaşandığı il olurken onu 15’i ölümlü 23 olayla Bursa, 12’si ölümlü 16 olayla Kocaeli izledi. Marmara Bölgesi’nde 159 kadın cinayetinde toplamda 108 kişi öldü, 76 kişi de yaralandı.

Akdeniz Bölgesi: Sıralamada 79 kadın ve yakının öldüğü, 37 kadının yaralandığı toplam 94 olayla Akdeniz Bölgesi ikinci en çok kadın cinayetinin yaşandığı bölge. Bölgede bir önceki yıla göre işlenen kadın cinayetlerinde yüzde 8’lik artış görülüyor.

Akdeniz Bölgesi’nde 25 ölüm ve 18 yaralamanın yaşandığı 32 olayla Adana birinci sırada, 22 olayla Antalya ve 13 olayın yaşandığı Mersin onu takip ediyor…

İç Anadolu Bölgesi 82 olayla ve yüzde 15 artışla en çok kadın cinayetinin yaşandığı üçüncü bölge. Dördüncü sıradaki Ege Bölgesi’nde yüzde 22, beşinci sıradaki Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 21, altıncı sıradaki Karadeniz Bölgesi’nde yüzde 27 artış gözlemlenirken yedinci sıradaki Doğu Anadolu Bölgesi’nde kadın cinayetlerinin bazıları şaibeli kadın intiharları olmak üzere bir önceki yıla göre yüzde 63 artması dikkat çekiyor

 

Bölgeler bazında 2019 yılında yaşanan kadın cinayetlerinin olay sayısı, ölüm ve yaralama olarak durumu şöyle:

BÖLGE               OLAY SAYISI    ÖLÜ YARALI
MARMARA 159 108 76
AKDENİZ  94 79 37
İÇ ANADOLU 82 61 36
EGE BÖLGESİ   77 71 22
GÜNEYDOĞU   57 57 56
KARADENİZ     56 28 37
DOĞU ANADOLU 39 32 15
TOPLAM 564 436 279

En çok kadın cinayeti işlenen iller

Türkiye genelinde yayımlanan ulusal ve yerel gazeteleri günü gününe inceleyerek oluşturduğumuz istatistiklere göre; Kadın cinayeti işlenen illerin sayısı bir önceki yıla göre arttı. 2018 yılında 81 ilin 67’sinde kadın cinayet işlenirken 2019 yılında 75 ilde kadın cinayet işlendi. Kadın cinayetinin geçen yıl yaşanmadığı iller Artvin, Gümüşhane, Karabük, Muş, Siirt ve Şırnak oldu…

Basında yayımlanan haberlere göre; 2019’da en çok kadın cinayetinin işlendiği il 86 olayla İstanbul oldu. İstanbul’u 32 olayla Adana, 31 olayla İzmir, 23 olayla Bursa, 22’şer olayla Antalya ve Diyarbakır, 20 olayla Ankara, 18 olayla Konya, 16 olayla Kocaeli, 15 olayla Samsun, 13 olayla Mersin izledi.

Olan olaylarda ölü ve yaralı rakamlarına bakıldığında da sıralamada İstanbul yine birinci olurken, İzmir en çok ölümün yaşandığı ikinci il, 25 ölümlü kadın cinayetiyle Diyarbakır ve Adana üçüncülüğe otururken Diyarbakır’da kadının boşanma davası açmak istemesi, ayrılmaya karar vermesiyle meydan savaşlarının ve de katliamların yaşandığı, olayın kan davasına dönüştüğü görülüyor. Diyarbakır’da 22 olayda yaralananların sayısı da 22…

Keza boşanma davalarının katliamlara, aile çatışmalarına dönüştüğü Doğu ve Güneydoğu illerinin bazılarında da Diyarbakır’da olduğu gibi kadın cinayetlerinde ölen ve yaralananların sayısındaki artışlar dikkat çekiyor.

En çok kadın cinayeti işlenen ve ilk 10’u paylaşan 11 ildeki olay, ölü ve yaralı sayısı şöyle:

İller Olay sayısı Ölü Yaralı
İstanbul 86 53 50
Adana 32 25 18
İzmir      31           29 9
Bursa    23 15 11
Diyarbakır 22           25 24
Antalya  22 13 10
Ankara  21 14 6
Konya    18 13 12
Kocaeli  16 12 7
Samsun 15 5 11
Mersin 13 12 6

Bölgeler ve tüm iller bazında olay, ölü ve yaralı sayısı konusunda detaylara aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

http://www.umut.org.tr/kadin-cinayetleri-2019/

2020’nin ilk 2 ayı

Kadın cinayetlerinin bu yılın ilk 2 ayında yüzde 32 azaldığıyla başlamıştık ya; onunla da bitirelim…

Gerçekten basında çıkan haberleri çok ciddiyetle izliyoruz. Ve günü gününe, il il, isim isim elimizde mevcut… 2020’nin Ocak ayında 22 kentte yaşanan 42 kadın cinayetinde 25 kadın öldü, 24’te yaralandı. Şubat ayında ise 24 kentte yaşanan 36 kadın cinayetinde 31 kadın öldü, 8 de yaralandı. Hep de, kadın cinayetlerinin bazılarını erkekler çocuklarının gözü önünde işledi marifetmiş gibi…

Çocuklarının duygularını hiçe sayarak… Çocuklarının da geleceğini kararttıklarını, yuvalarda sevgisiz yaşayacaklarını düşünmediler bile… Sadece kendi egolarını tatmin ettiler…

İlk 2 ayda yaşanan 78 kadın cinayetinin 34’ü ateşli silahlarla, 19’u kesici aletlerle işlenirken 25’inde kadınlar yakılarak, darp edilerek, boğularak öldürüldü.

Bilginize…

Sonuç olarak;

Yargıtay’a ve yürekten konuya eğilen herkese teşekkür ediyoruz…

Niye derseniz?

Yargıtay Ceza Genel Kurulu; “12 kez bıçaklanarak hayatını kaybeden kadının, cinayetten önce katile hakaretlerde bulunmasının, iteklemesinin ve tokat atmasının ‘haksız tahrik’ olarak kabul edilemeyeceğine hükmetti”

Gazetelerde gördünüz mü bilmiyoruz, ama karar; 17 Mart 2015 tarihinde Erzurum’da yaşanan bir kadın cinayetiyle ilgiliydi…

Evet, umarız kadın cinayetleri azalır ve biz de keyif içinde bu düşüşü yazarız. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu “2020’nin kadını koruma yılı” olacağını söylemiş ve 81 ilin valiliğine sorumluluklarını yerine getirmesi için uyarıcı bir genelge yollamıştı…

Biliyoruz ki, duyarlı olan emniyet yetkilileri gerçekten bu işin üzerine gidiyor. Ama yetmez…

Önümüzdeki yıllarda umarız ki, kadın cinayetlerinin azalmasındaki düşüşü raporlarımızda da yer veririz…

Umut Vakfı olarak; şiddetsiz, kadın cinayetlerinin olmadığı bir Türkiye için Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Adalet Bakanlığı’na, İçişleri Bakanlığı’ndan aileden sorumlu bakanlığa tüm bakanlıkların ve kolluk güçlerinin bu konuda ciddi şiddetin önlenmesine ve çözümler üretilmesine yönelik sürekli çalışmalar yapmasını bekliyoruz. Cinsiyet ayrımcı politikaların terkedilmesini, okullarda kadın erkek eşitlikçi eğitim verilmesini, kitaplara konu edilmesini, kolluk güçlerinin bu konuda görevlerini titizlikle yerine getirmesinin sağlanmasını öneriyor, Yargıtay’ın kararının tüm hukukçulara örnek olmasını diliyoruz…

İyi haftalar

Umut Vakfı

 

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN